Sevme beni hande

141 22 6
                                    

Zehradan

    Bu aşk denilen şey insanı öldürüyormuş. Bunu çok net anlattı baladın bana. Sevmemek lazım. İnsan kendine bunu yapmamalı. İşkence bu.

     Salihayla konuşmamızın üzerinden 2 ay geçti. Milli takım sezonu bitti. Handeyle tek bir kelime bile konuşmadan geçmişti o süre. Ebrarla konuştuğumuzda bana handenin salihaya aşık olduğunu söylemişti. İtiraf etmiş. Ona aşık olmuş. Salihaya aşık olmuş. Başında inanmamıştım ben. Bana öfkesinden yapıyo diyodum. Hala beni seviyodur diyodum. Yanılmışım. Sevgilisini seviyormuş. Ona aşıkmış.

    Evimde her gün düşünüp ağladığım şeyi bugünde düşündüm. Bugünde ağladım. Bugünde parçalandı bu kalbim. Teşekkürler baladın.

Handeden

    Düşünme. Düşünme hande düşünme. Yapma bunu. Ne kendine nede salihaya yapma bunu. Olmaz hande kendine gel.

    Evimdeydim. Balkonumda oturuyordum. Yine güneş aklımdaydı. Canımı yakıyo. Bağrımak istiyorum. Kendimi mahvetmek istiyorum. Gitmek istiyorum burdan. Sonsuza kadar gitmek istiyorum.

Hande : YETER LAN. YETER. ÇIK KALBİMDEN ARTIK. DEFOL GÜNEŞ DEFOL GİT. NOLUR BIRAK ARTIK.

     Kendi kendime bağırıyordum. Sanki karşımda o varmış gibi. Göz yaşlarım benden izinsiz akıyordu. Zehradan ayrıldığımdan bedenim benim kontrolümde değildi.

     Simge arıyordu. Yarı sarhoş halimle titreyen sesimle açtım o telefonu.

Hande : Efendim simge.

Simge : Evde misin.

Hande : Evet. Ne yapacaksın beni.

Simge : Yanına geliyorum.

     Cevap vermeme izin vermeden kapattı telefonu. Ondan gizleyemiyordum bu acıyı. Anlıyordu gözlerimden. Ah be simgem.

     Çok geçmeden simge eve gelmişti. Ben farkına bile varmamıştım. Elimdeki yedinci birayı kafama dikmekle uğraşıyordum.

Simge : BIRAK ONU BALADIN.

    Başımda dikilen simgeye baktım. Acı bir tebessümle ona bakıp tekrar yudumladım biramı. Dibini görmüştüm.

Simge : Ne yapıyorsun sen hande. Neden bu haldesin. Kim yüzünden hande.

Hande : Kimse için değilim simge.

Simge : Niye o zaman be kızım. Neden.

Hande : Ben malım simge. Yanlış yapmayı ezberledim ben.

Simge : Sen saliha için bu halde değilsin. Senin kalbin onun yüzünden acımıyo. Güneş

Hande : Güneş simge. Güneş. Ben herkesi üzdüm simge. Herkese yanlış yaptım. Suçluyum ben. Aptalım.

Simge : Handem. Salihayla konuştun. Seni anladı. Onu isteyerek üzmedin sen. Yapma böyle nolur.

Hande : Hayır simge. BEN HERKESİ ÜZDÜM. SALİHAYI BENİ KENDİNDEN BİLE ÇOK SEVEN KADINI ÜZDÜM. Aşkımı üzdüm ben. Canımı üzdüm. Simge ben güneşimi söndürdüm.

Simge : Handem çok sarhoşsun. Hadi bak böyle olmaz. Şimdi uyu sabah konuşalım. Nolur. Hadi.

Hande : Özür dileyeceğim ben. Affetmeyecek ama özür dileyeceğim.

Simge : Ne   Zehradan mı.

Hande : Evet. Ben gidiyorum.

      Beni affetmesini beklemiyorum. Ondan böyle bişey istemeye hakkım yok. Ama o özrü dileyeceğim.

      Kalktım hızla. Ayakkabılarımı giyip çıktım evden. Simge hemen arkamdan beni takip ediyordu.

Simge : Yapma hande. Olmaz. Ona daha fazla üzmekten başka hiç bir şey olmaz. Nolur dönelim.

Hande : Hayır simge. Hayır.  Bu gece onun kapısında olmam lazım.

Simge : Bak yapma. Sen dedin. Bitti o defter. Saliha 

Hande : YAPMA ŞUNU ARTIK. Herşeyi biliyorsun. Konuştuk onunla. Ayrılmak istediğimi söylediğimde anladı beni. Nolur canım bu kadar yanarken bunu yapma bana.

     Sustu. Sustum. Yağmur konuştu bizim yerimize. Dolu yağıyordu. Simge tuttu kolumdan bindirdi arabaya beni. Şöför koltuğuna oturdu bana baktı.

Simge : Sadece özür dileyeceksin. Onu üzmeyeceksin.

Hande : Üzmeyeceğim.

     Telefonunu alıp bir şeyler yaptı. Başım dönüyordu. Ölücek gibiydim.

     Arabayı çalıştırıp çok geçmeden gelmiştik zehranın evine. Arabadan inip simgeye baktım.

Simge : Burda bekliyorum.

    Başımla onayladım. Binaya girdim evinin önüne geldiğimde bayılacak gibi hissettim. Kapıyı çaldım. Çok geçemeden açtı.
 
    Gözlerinden yaşlar akıyordu. Kıpkırmızı olmuştu o yeşil gözler. Yanakları kıpkırmızıydı.

Hande : Özür dilerim. Çok özür dilerim herşey için özür dilerim. Bütün aptallıklarım için özür dilerim.

     Yüzüme baktı. Kaşlarını çatmıştı. Elini kalbine götürdü. Derin bir nefes aldı.

Zehra : Git.

     Canım yanıyordu. Kalbim sıkışmıştı. Elimi onun gibi kalbime götürmüştüm. Acıyordu. İkimizde acı içinde kıvranıyorduk. Ne ben gidiyordum. Nede o yüzüme çarpıyordu o kapıyı. Bana bakıyordu. Yaşlar akıyordu gözlerinden.

Zehra : Beni biraz sevdiysen. Gelmezsin bir daha buraya. Biraz seviyorsan izin verirsin senden kurtulmama.

Hande : Yapma.

Zehra : Sevme beni hande. Nolur sevme. Git hande. Yalvarırım sana git. 

     Özür dilerim. Güneş.

                                              ...

Ah be baladın. Kolay olamayacak hiç bir şey.

Sizce salihayla ne oldu ?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 01 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Garip HislerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin