8 Bölüm-Kadın, Çocuk, Hayvan.

81 7 51
                                    

Bu kitabda geçen bütün kişi ve kurumlar tamamen hayel ürünüdür. Gerçek kişi ve kurumalarla hiç bir ilgisi yokdur.

Bu bölüm, canice öldüren kadınlarımıza, çocuklara ve de hayvanlara özel olsun!🥀

Bölüme başlamadan önce yıldıza basarmısınız?

Keyifli Okumalar!

Şarkı: Ceza-Medcezir.

"Bence bizler ölülerden değil de, zihniyeti kötü olan, içinde küçücük bile olsa vicdan, merahamet duygusu kalmayan insanlardan korkmalıydık. Bir kadını canice öldüren, bir hayvana her türlü işkenceleri yapan, küçücük bir çocuğu hayattan koparan insan bile demeye utandığımız varlıklardan korkmalıydık."

🎭

Kırgınlık çok fena bir şeydi benim için. Üzülmekden falan fenaydı. Karşında ki anlamazdı kırıldığını ama sen içten içe anlamasını isterdin. Anlasın da gönlünü alsın, seni sarıb sarmalasın, kırgınlıklarına çiçekler ektirsin.

Ben bu dünyada her kese kırılmışdım. Her kesin kırdığı parçalar vardı içimde ama kimse kırıldığımı fark etmemişdi. Kimse gönlümü almamış, beni sarıb sarmalamamış, kırgınlıklarıma çiçekler ekib, kanayan yaralarıma merhem olmamışdı.

Taa ki o hayatıma gelene kadar.

"Lan başdan bize söyleseydin ya böyle bir halt edeceğini!" Diye fısıltılı bir şekilde öfkeyle konuşmuşdu Arda. Sesi çok yakınımdan geliyordu ve muhtemelen yanımda bir yerlerdeydi.

"Bu kız bu haldeyse senin yüzünden biliyorsun demi?" Arda'nın aksine sakin konuşuyordu Cenk. Onun ise sesi uzakdan gelecek kadar uğultulu geliyordu kulağıma.

"Ben ne yaptımsa sizin için yaptım!" Kendini anlatmakdan yorulmuş gibi çıkmışdı Rüzgar'ın sesi. "Zaten söyleyecekdim ama vakit olmadı. Benden önce davrandı babam." Konuşduklarını duya biliyor, ama neyden bahs ettiklerini anlamıyordum.

Yüzümü buruşdurduğumda sertçe yutkunarak da gözlerimi kırpışdırarak açmışdım. Gözlerimin içini delen güçlü ışık elimi yüzüme kapatmama neden olduğunda Arda uyandığımı fark edib hızla elimi tutmuşdu.

"Gece!" Diyen sesinde endişe ve neşe vardı. "İyimisin?" Elimi yüzümden indirdiğimde bakışlarım önce Arda'nın merakla yüzüme bakan gözleriyle daha sonra da Cenk ve Rüzgar'la kesişmişdi.

Arda sağ tarafımda oturmuş elimi sıkıca tutarken, Rüzgar ve Cenk'de sol tarafımda ayak üste durmuşdular.

Boğazımı temizleyerek, "İyiyim." Dediğimde kuruyan dudaklarımı da ıslatmışdım. "Nerdeyim ben?"

"Revirdesin." Demişdi Cenk. "Bir an bayılınca korktuk ve hemen seni buraya getirdik. Ama çok şükür ki hiç bir şeyin yokmuş. Stresten bayılmışsın." Diyerek açıklama verdiğinde kafamı sallamışdım.

"Ne olucak şimdi?" Bakışlarım bir noktaya odaklandığında ne olacağına dair tek bir fikrim bile yoktu. "Hapisemi düşücez?" Korkuyordum, ama kendi adıma değil. Hayatını mahf ettiğim üç kişi adına.

Yaramızda KalsınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin