AİLE

16.Bölüm

Gülcihan sabah erkenden uyanmış yanında beline sarılmış bir adet Pusat vardı.
o hızla yataktan nasıl kalktı hatırlamıyordu bile gözleri iri iri açmış pusatın gözlerine bakıyordu sonra aklına bal geldi kızı yoktu yanakları al olmuş bir halde pusata bakıp
"ş..şey ben bala bir bakayım"dedi ve hızlıca çıktı odadan.
pusat ise onun haline gülümsemekle yetindi.
kafasını iki yana sallayıp
"olacak bu iş olacak"dedi.

pusat çoktan kabul etmişti hislerini sadece bunu Gülcihana hissettirmesi lazımdı oda farkındaydı gülcihanın ona çekildiğinin.
pusat yataktan çıkıp banyoya girdi ve hazırlanmaya başladı akşam kız istenilecekti.

o sırada gülcihan terasa çıkmış bal ile oyun oynuyor du.yasmin hanım yanına gelip oturdu.
"Gülcihan kızım kahvaltıdan sonra avm ye gidicez hem akşam için hemde sana ve bala güzel kıyafetler alıcaz"dedi.
gülcihan itiraz edemedi zaten itiraz etsede bir yolunu bulup ikna ediyorlardı oyüzden kafasını salladı.

herkes kahvaltısını yapmış avmye yola çıkmışlardı yasmin hanım yanına sadece Ali yi almıştı zaten oda bal ile ilgileniyordu.

yaklaşık 2 saat sonra alışveriş bitmiş konağa gidiyorlardı tabi Alinin söylenmeleri eşliğinde.
"yani anne o kadar mağazayı neden gezdik yani anlamıyorum ki tek bşr mağazadan da alabilirdik demi Gülcihan kardeşim haklı değilmiyim sende yoruldun o kadar he kardeşim? ayıp yani ayaklarıma karasular indi resmen"dedi
o sıra gülcihan kıkırdamakla meşgüldü yasmşn hanım o kadar komik bir suratla oğluna bakıyordu annesinin gülmesine eşlik eden bal ile dikiz aynasından Gülcihanın gülen yüzüne baktı 'sen gül hep,her zaman gülsün yüzünüz hiç solmasın inşallah'dedi sessizce ama annesi duymuştu o da amin deyip önüne baktı.
yarım saat sonra konağa gelmişlerdi.
Gülcihan elindeki poşetlerle balın odasına geçti hepsini yatağa koyup oturdu çok fazla geliyordu herşey bşr anda hayatı değişmişti kızına tekrar kavuşmuş şimdide evlenmek üzereydi derin bir iç çekip ayaklandı akşam için hazırlanması lazımdı istemeden sonra imam nikahıda kıyılacaktı bunududa tam alışveriş yaparken pusat aramış 'istemeden sonra nikah da kıyılıcak'deyip kapatmıştı telefonu.
poşetlerdeki elbiseleri kızının elbiselerinin yanına yerleştirirken tam ensenin de sıcak bir nefes hissetti.

pusat işlerini halledip konağa gelmişti etrafa bakıp gülcihanı aramıştı ama bulamamıştı sonra terasa çıkıp ev ahalisi ile biraz sohbet etti bal ile ilgilendi öptü kokladı o tombul yanaklarını hafif hafif ısırdı aynı annesinin ki gibi.
Sonra üzerini değiştirmek için odasına girdi ama gözü gülcihanı aradı "çok az kaldı çok bu odada bu yatakta beraber uyucağız" dedi ve gülümsedi.
üzerine bir t-shirt,siyah bir eşofman altı giydi.
ve odadan çıktı tam merdivenlere yönelirken balın odasından tıkırtı sesleri duydu yavaşça odaya girdi gülcihanın dalmış bir şekilde kıyafet yerleştirirken gördü sessizce yaklaştı burnunu saçkarına getirip o eşsiz gül kokusunu çekti.

Gülcihan arkasını dönüp dibinde plan pusata iri iri açmış gözlerle bakıyordu aldığı nefesler sıklaşmış göğsü bir inip kalkıyordu kalbi yerinden çıkıcakmış gibi atıyordu.
pusat ona irice açmış mavi gözlere bakıyordu o gözler çok şey haykırıyordu ama şuan gördüğü şaşkınlık ve heyecandı bir elini kaldırıp önüne gelen bir tutam saçı kulağının arkasına attı sonra parmağının tersi ile yanağını okşadı ve çok naif bir şekilde yanağında öptü geri çekildi geri geri odadan çıkarken nefesini tutmuş gözleri açolacakmış gibi daha da açılmış yanakları kırmızının en güzel tonu olmuş galde olan kadına son kez bakıp odadan çıktı.

onun çıkması ile gülcihan hızla banyoya girdi elini yüzünü soğuk suyla yıkadı kendine azda olsa gelince
"az önce noldu öyle neden bu kadar deli atıyorsun kalbim? off çok garip hissediyorum ne yapacam ben adam resmen beni öptü" dedi ve yatağa oturdu.
yasmin hanım balın odasına gelince yatakta kıpkırmızı yanaklarla oturan kıza baktı zaten anlamıştı ağzı kulaklarında odadan çıkan oğlunu görünce
gülcihanın yanına yaklaşıp oda oturdu ve
"hazırmısın kızım birazdan hoca gelicek bak seni zorlamak istemiyorum ama bu senin ve balın iyiliği için kızım tamammı hadi kalk elbiseni giyin" dedi ve çıktı odadan
gülcihan biraz daha kendine gelip o öpücüğü unutmaya çalışitı.
Gülcihan yasmin hanımın seçtiği elbiseyi alıp giydi.

pusat da hazırlanmış terasta bekliyordu bal hemen onun kucağına çıkmış sol dizinde oturuyordu ve hafif çıkmış sakalları ile oynuyor du.
pusatta onu güldürmek için eğilip sakallarını balın yanağına sürtüyordur.
Tam o sıra terasa giriş yapan Gülcihanı görünce donup kaldı giydiği beyaz dizlerinin biraz üstünde kolları tül olan üzerinde yıldızlar olan v yaka elbise ile prensesler gibi olmuştu hoş o zaten prensesti yüzünde makyajın emaresi bile yoktu saçları salık beline süzülüyordu sonra gözlerine baktı ah o gözler o kadar güzeldiki pusat kendini alamadı karşısındaki güzellikten
o sıra abilerinin haline gülen kardeşleri "abi kendine gel istersen yedin bitirdin kızı gözlerinle" dedi kıkırdayarak
pusat dutduğu kelimeyle kendine gelip öfkeli bakışlarını kardeşine sabitledi.
dişlerinin arasından"kes sesini yoksa kopartırım o dilini"dedi ve babasına baktı
gülcihanda yerine oturunca
herkes sohbet etmeye başladı sonra kahve için mutfağa geçtiler
gülcihan damat kahvesini yapıp tepsiye koydu o sıra yasmin hanım gelip sinsice güldü ve kahvenin içine tuz suyunada bal kattı
o yukarı çıkınca evin hizmetlisi kadınla beraber yukarı çıktı gülcihan elindeki kahve tepsinini pusatın önüne koydu ve yerine oturdu
pusat Gülcihanın gözlerinin içine bakarak iç cebinden beyaz bir gül çıkarıp tepsiye koydu ve kahveyi alıp tek dikişte içti yüzünde hiçbir mimik oynamadı ama suyu içince yüzünü ekşitti tatlı şeyleri hiç sevmediği için
yüzünü ekşiten pusata tüm aile tebessüm etti bal ise kıkır kıkır güldü onun bu haline pusat yüzünü yumuşatıp bala baktı oda güldü
gülcihanı asrından istiyeceklerdi o yüzden asrın alelacel gelmişti işleri yarım bırakmıltı ama bu anı kaçıramazdı
hakan bey söze girdi
"sebebi ziyaretimiz belli
Allahın emri peygamberin kavli ile kızımız gülcihanı oğlum pusata istiyorum"dedi ve Asrına baktı
Asrın hiç istifini bozmadan
"vermiyorum" dedi
o an herkes bir öfkeyle asrına baktı asrın hemen
"tamam bakmayın şöyle ya verdim gitti hayırlı olsun" dedi.
pusat derin bir nefes aldı almasına da yanında oturan kadının kokusu doldu burnuna.
ayağaı kalkıp eller öpüldü yüzükler takıldı o sıra hoca da gelmişti Gülcihan tekrar odaya geçip üzerini değiştirdi başınada beyaz bir şal taktı ve tekrar terasa geldi pusat yine hayran ve mest olmuş şekilde gülcihana baktı yanına oturunca derince soludu kokusunu zaten ilk kokusuna vuruldu sonra o mavi boncuk gözlere.
hoca gülcihana mihir için ne istersin diye sordu gülcihan tam ben bir ley istemiyorum diyecektiki pusat
"otellerin %25 hissesi
10 trabzon burması 150 altın bilezik 50 altın kolye
4 pırlanta set 1000 dönüm tarla bir çiftlik evi aylık olarakta hesabına 200.000 tl" dedi hoca hepsini yazdı ama asrın söze atlayıp
"ayrıyetten kızkardeşim için ağırlığınca altın ve 50 tane şu boyda bilezik istiyorum(paş parmağı ve işaret parmağı ile gösterdi)"
hoca onun dediklerinide yazdı.
nikah kıyılmış pusat gülcihana dönüp alnın kokulu bir öpücük kondurdu pusat gülcihana bakınca yine yanakları al olmuş halde gördü.
odadakilere bir bakış atıp dışarı çıkmalarını istedi
onlar çıkınca gülcihanın eğik başını çenesinden tutuo kaldırdı
"utanma benden Allah katında eşimsin benim gülcihan,ben sana fena vuruldum be kadın bu kabim senin için atıyor artık sadece sana seni seviyorum sen benimsin bende seninim" diyip alnını alnına yasladı
gülcihan duydukları ile şaşırdı 'nasıl yani pusat bana aşık mı'dedi içinden
sonra gözlerini pusatın gözlerine değdirdi "b..ben bilmiyorum ama benimde seni görünce kalbimde tuhaf bir sızı oluşuyor böyle çok hızlı atıyor bu aşk mı?" diye sordu fısıltı ile
pusat derince yutkundu ve kafasını salladı sonra gözleri gülcihanın dolgun dudaklarına kaydı bir gözlerine bir dudaklarına bakıp daha fazla dayanamadı ve öptü o dolgun dudakları sonra hemen geri çekildi.
Gülcihan utanıp başını pusatın göğsüne gömdü ona sığındı pusat beline sarılıp "benimsin" dedi "sadece benim" dedi ve sıkı sıkı sarıldı.

1190 Kelime