Bölüm 6~İntikam Ateşi

35 5 6
                                    

Bölüm Tarihi: 25.10.2024

Instagram Hesabı: Kalemimdenhayaller

*****

Bazen öyle gerçekler vardır ki ne sen eskisi gibi kalabilirsin ne de hayatın eskisi gibi kalabilir. Belki de bir intikam, her şeyin çözümü olabilir.

********






******

Bana, bu hayatta bir aile olmak ne demek diye sorsalar, bocalar kalırdım. Net bir cevabım olmazdı. Bunun sebebi de açıkça belliydi. Bu hayatta hep bir aile eksikliği çekmemdi. Hem de annem babam olmasına rağmen... Aile nedir? Nasıl bir şeydir? Çözememiştim. Ya da çözmek istememiştim. Çünkü küçüklükten beri gördüğüm şey hep aynıydı. Sürekli bağırıp çağıran ve hatta zevkine adam döven bir baba ve ona boyun eğen kul köle bir anne... Ne sevgi var ne de saygı... Küçücük şefkat kırıntısı bile yok. Yalnızca dayak ve acı var. Benim görüp görebileceğim şeyler bunlardı. Bunların sonucu da hayatıma etki eden bir travmaydı. Karşımdaki görüntü de cabasıydı. Gece, başını Ferda Hanım'ın omzuna yaslamış, Ferda Hanım da şefkatle onu sarıp sarmalamıştı. İşte gerçek sevgi, gerçek şefkat buydu. Benim asla göremediğim şeydi. Bu gerçek, bir anne sevgisiydi. Baba olayına değinmiyordum bile. Bu hissettiğim şey bir imrenme miydi? Yoksa bir kıskanma mıydı? Kararsızdım. Tek isteğim, beni mahvedecek duygulara kapılmamamdı. Gece, inadına yaparmış gibi iyice annesine sokuldu. Telefonundan bir şeyler gösterip gülerek konuştu.

"Olaya bak anne! Mesaj geldi."

"Hayırdır? Ne oldu kızım? Ne mesajı?"

"Yarın geceki etkinlik için beni de davet ediyorlar."

"Zaten her zaman davetli oluyoruz. Neden bu kadar şaşırdın ki?"

"Öyle değil anne, podyuma çıkmamı istiyorlar." dediğinde Ferda Hanım, önce bir şaşırdı. Sonra hemen heyecanlandı. Gözleri neşeyle parladı. Anın mutluluğunu, sesine yansıttı.

"Süper bir şey bu! Tebrik ederim canım."

"Teşekkür ederim anne. Tabii senin de eski manken olman bunda etkili. Bunu es geçemem." dedi. Ayla, gülerek konuşmalarına girdi.

"Yalnızca manken dersek ayıp olur. Annemiz zamanında Türkiye güzeli de seçildi. O ayrıntıyı unutma." dedi.

Bunu gururla değil de alayla söylüyor gibiydi. Sanki Tuna'nın görevini, o üstlenmişti. Gizliden bir dokundurma yapıyordu. Ama görünen o ki bunu benden başka kimse anlamıyordu. Ferda Hanım, utanırmışçasına gülümsedi.

"Konu ben değilim çocuklar. Lütfen beni şımartmayın." dedi. Ama tavrıyla, tam tersini gösterdi. Bal gibi belliydi. Hoşuna gidiyordu. Her kadın gibi güzelliğiyle, zarafetiyle övülmek istiyordu. Tuna, burada olsa o da muhakkak güzel bir laf yapıştırırdı. Tam öyle bir andı. Maalesef ki yokluğu benim için büyük bir kayıptı. Ben bunu düşünürken Ateş telaşla konuştu.

"Podyum derken hayırdır ? Ne podyumu?"

"Sence oğlum?"

"Mankenlik falan mı yapacaksın? Doğru mu anlıyorum?"

Bu sözlere karşı, Gece gözlerini devirdi.

"Sen podyum deyince ne anlıyorsun Ateş? Yoksa anlamazlıktan mı geliyorsun?"

"Doğru! Anlamak istemiyorum kardeşim."

"Değerli bir parçayı giyip üzerimde taşıyacağım. Tüm mesele bu!"

"Gören de ufacık bir meseleden bahsettiğini sanır. Öyle ballı anlatıyorsun ki... Sanki kırk yıllık mankensin." dedi. Zengin de olsa klasik Türk ağabeyi damarını gösterdi. Ferda Hanım, hemen onları yatıştırmaya çalıştı.

HAYATINI ÇALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin