Bu gün kamerle buluşcaktık. Annemin tastatlı öpücüğüyle uyandım. Yüzümü yıkadım. Aşşağıda annem bana sesleniyodu. "Fridevs hadi kızım kahvaltı hazır." Her sabah bunu erinmeden söylüyordu. Onu seviyordum. "Tamam meleğim geliyorum" dün gece geç yatmıştım. Nede olsa teog bitmişti ve artık 3.sınavlara kadar okula gitmeme gerek yoktu. Annem bana ayla demezdi . yani kolay kolay. Fridevs cennetle ilgili bişeydi. Hatırlamıyorum. Bu yüzden bana fridevs der. Neyse kamerde okula gitmiycekti. Aynurun teyzesinin bujuterisinin önünde buluşacaktık. Neyse aşşağıya indim.
-günaydın benim ailem.
Babam bana sık sık meleğim derdi
-benim meleğim kalkmış. Hadi bakalım annen çok güzel bi sofra hazırladı.
-babacım hayırdır pek bi mutlusun.
-bu gün teog açıklanıyo kızım.
-a ben onu unuttum ama saat kaçta babacım.
Babam anneme saati sordu.
-hayatım saat kaç?
-8:30 canım
Sonra bana geri döndü.
-yarım saat sonra meleğim.
-aylin uyanmadı mı annecim
Annem mutfaktan seslendi.
-biraz ateşi vardı kardeşinin gece çok ağladı.
Babam lafa daldı
-bu gün çocuk doktorundan randevu aldık saat 15:30 da çıkarız yarım saate döneriz diye düşünüyorum.
-bende geliyim o zaman.
-kamerle buluşmuycakmıydınız.
-kamerle sabah buluşcaz babacım önemli değil.
-tamam o zaman.
Kahvaltımı bitirince yarım saat geçmişti. Telefondan internete girdim. Sınav notlarım harikaydı. Harika bişey. Annem ve babam çok sevinmişti. Aylin daha 1 yaşındaydı. Ama gidip onla konuşuyodum. O da anlıyo gibi beni dinliyodu. Neyse işte istediğim lise tutuyodu sanırım. Neyse üstümü giydim. Mavi bi bluz ve beyaz bi tayt. Krem rengi kol çantamı aldım. Telefonumu içine attım. Bujuterinin önüne vardığımda kamer ordaydı. Ve sanki biraz huysuzdu.
-meraba sevgilim. Ne oldu sıkkın gibisin.
-ayla her şey bitti. Seni istemiyorum.
-s... s... Sen ne diyosun kamer!!!
-seni istemiyorum ayla bay bay hayatımda başkası var.
Hiç sıkılmadan utanmadan ve en önemliside kekelemeden zorlanmadan bunu diyebiliyodu.
-ya kimmiş o
-birce
-cüce bircemi lakabıyla kaşar birce
-sanane hadi ikile Güzelim
-peki budala pezevenk kötü şanslar.
Arkamı döndüm ve eve ilerledim. Girdiğimde annemler evde yoktu. Aylini almışlarıdı. Telefonla aradım.
-meleğim nerdesiniz
-ayla kardeşinin ateşi yükseldi. Hastahaneye giydiyoruz.
-tamam anne geliyorum.
Bi taksiye atladım. Benimle aynı anda bi şapşi bindi
-beyfendi ilk ben bindim inermisiniz hastahaneye gidicem kardeşim hasta
-bende hastahaneye gidicem hanımefendi asıl siz inin .
Şöför aramızı bulmak için hangi hastahaneye gidiceğimizi sordu.
-hangi hastahaneye gençler?
İkimizde aynı anda kartal yüksek ihtisas dedik.
-tamam gençler aynı yermiş atlayın hadi bendensiniz.
Yanımdaki egoiste öyle kızıyodumki. Kendini beğenmiş. Aynı hastahaneye geldik yolda giderken resmen bana çerme taktı. Düştüm. Bi de başıma geldi ve eğildi.
-iyimisin ?
-sen çerme takmasaydın daha iyiydim.
-tamam o zaman .
Kafamı kaldırdım. Burun buruna geldik. Simsiyah gözleri vardı. Tamam o zaman dedikten sonra ayağa kalktı ve gitti. Egoist!!! Bende ayağa kalktım. Ve kardeşimin yattığım odaya girdim. Annem geldi ve boynuma sarıldı. Yan taraftaki hastaya hemşire iğne yaptığı için perde örtüktü. Babamın yanına geldim. Saçlarımı okşadı. Aylinin elinde bi serum iğnesi vardı. Neyse işte hemşire çıktı ve biri perdeyi açtı. Kafamı kaldırıp baktığımda o egoisti gördüm.
-bay egoist vay vay vay
-senle uğraşamam .
-hadi canım.
-bak kızım dön önüne bak.
Babam ayağa kalktı.
-delikanlı bi sorunmu var.
-hayır aslında evet kızınız onu ortadan kaldırırmısınız?
Sanırım büyük bü hata yapmıştı babam kızmıştı ve her an patlayabilirdi...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UZAKTAKİ SEVGİLİ
RomanceUlaşılmaza ulaşmak meziyettir. onu ulaşamıyacağını bile bile arzulamak. istemek. herşeye rağmen sevmek. aşk uzaktakini istemektir...