Emi'nin ağızı ile...
Tahminime dayalı olarak 2 saattir yolda idik. Hava her geçen saatte daha çok şiddetleniyor,vücudumda ki enerjiyi azaltmak için çaba sarf ediyordu. Normal de Kara bayılırdım ancak bu o kadar kuvvetli bir kardı ki,adeta ağızı taşmış bir gölün içinde boğulma hissiyatı veriyordu. Her ikimizin kıyafetleride pek koruyucu değildi. Leut Avcılık Lisesinin Yazlık üniformaları vardı üzerimde. Ve en kötüsü ise benim üniformamın bazı yerleri,Dilsiz Prens ile savaşır iken yırtılmış ve kirlenmişti.
"Yougi!" dedim şiddetli yağan karda sesimi duyabilmesi için. Mavi bakışları beni buldu ve, "Efendim?"
Diye sordu. Elim ile şiddetli kardan kendimi koruyarak Yougi'nin yanına gelmeyi başardım."Herhangi bir yerde durmamız ve dinlenmemiz lazım."diyerek açıkladım, bana yan bir şekilde bakıp kıkırdadı. "Yanlış hatırlamıyor isem bana dayanıklı bir kadın olduğunu söyleyen sendin." dediğinde 1 kaşımı kaldırdım ve, "Evet,ama kar gittikçe artıyor." dediğimde başını onaylarca salladı. "Buralarda tanıdıklarım var."
Dediğinde, "Nasıl bir tanıdık?" dedim.
Bakışlarını bana çevirerek kıkırdadı.
"Az sonra anlarsın..." dedi üstü kapalı bir şekilde.Ne diyor bu?
💀💀💀
'Az sonra anlarsın' dediği yere geldiğimizde ona bir aptalmış gibi bakıverdim. Bana sertçe bakarak,
"Sakin durmayı bil,ve bana o gözlere bakma." dediğinde gözlerimi devirip elimi yüzüme çaktım.Neden mi? Çünkü bizi buz tutmuş denize getirdi...
Can sıkıntısından Dayanamayıp yere oturdum,bana bakıp başını iki yana salladı. "Bir çocuk gibisin." dediğinde ona öldürücü bakışlarımı sundum.
"Evet ve bundan pişman değilim."
Diyerek yanıtladım onu.Nasıl bir evrene düştüm ben?
Bakışlarını buz tutmuş denize çevirdi.
Dudakları ister istemez kıvrıldı.
Bana bakıp, "Buradan ayrılma." diye uyardığında yüzümü buruşturdum.
"Bunu evet olarak kabul ediyorum."
Dedi ve göle doğru yürüdü.Onu izlemeye başladım. Gölün tam
Karşısına geldiğinde ellerini kaldırıp ağızına bağırma işareti yaparak,
"Danesia!" diye bağırdı, "Danesia de bulaoua!" diye son kez büyülü cümleleri bağırarak. İlk başlarda pek bir şey olmadığı için, "Hayali arkadaşlarını mı çağırıyorsun!? Salak! Eğer korunmalık bir yer bulamaz isek hem yakalanacağız hem de Öleceğiz!"
Diye tısladım. Omuzunun üzerinden bana bakarak kıkırdadı. "Benim olduğum yerde asla..." diye fısıldadı.Geri çekilerek yanıma gelmeye başladı. Yanıma gelince bana ciddi ifadesini yollayarak, "Ayağa kalk." dediğinde "Bana emir verme,İblis bozuntusu." diyerek ona karşılık verdim. Ayağa kalktığımda karlar yüzünden heryerim ıpıslak ve sopsoğuktu. Kollarımı göğüslerimin altında birleştirdim. O ise bir ağaca yaslanmış,Göle bakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ya ÖL, Yada YAŞA (1.KİTAP)
FantasiaKarşına çıkacak yaratıklara karşı daima güçlü ol, Yaşamak uğruna dostunu sırtından bıçaklama, Güçlü kalmaya çalış ve bu ıssız İblis ormanında kimseye güvenme. ÇÜNKÜ HENÜZ İBLİS EVRENİNİ TANIMIYORSUN. Zaman kavramı Emi Cheko ve Yougi oan için durmuşt...