17- Sabah öpücüğü

81 17 12
                                    

Bu sabah kahveyi yine ben açmıştım. Artık alışmıştım zaten kahve işine. Erken kalkmak da eskisi gibi zorlamıyordu. Kalkar kalkmaz aklıma gelen tek kişi sevdiğim bey olduğu için, güne başlamak zor olmuyordu.

Yerleri süpürüp tozunu aldıktan sonra, çayı demleme işini hallettim. Daha sonra da gelen gazeteleri masalara dağıttım. Televizyondan da internete bağlanarak müzik açtım ses olsun diye.

Geriye kalan işleri de yaptıktan sonra, her zaman oturduğum yere oturdum yorgunlukla. Saat yediye geliyordu. Yaman bu saatlerde geçiyordu buradan. Şarjdan telefonumu alıp baktığımda, mesaj olduğunu gördüm.

Heyecanla kilidi açıp, mesaja girdim ve Nida'nın günaydın mesajı atmış olduğunu gördüm. Hevesim kursağımda kalsa da, cevap yazıp, Yaman'la sohbetimize girdim.

Dün gece eve geldikten bir süre sonra iyi geceler mesajı atmıştı. Ben de karşılık vermiştim. En son o mesajlaşma duruyordu ve son görülmesi de o saatti. 'Her zaman ilk o yazacak diye bir şey yok' diye düşünerek, günaydın mesajı gönderdim ve telefonu masaya koyup, beklemeye başladım.

Çok geçmeden telefondan mesaj sesi geldi. Elime aldım ve bildirime baktım. Yaman "Günaydınn" yazmıştı. Gülümsedim ve sohbete girdim. Tam nasıl olduğunu soracaktım ki, duyduğum sesle mesajım yarım kaldı.

Başımı kaldırıp baktığımda, Yaman'ı gördüm kahvenin kapısında.

"Taze çay var mı?" diye sordu gülümseyerek. Ben de gülümsedim ve başımla onayladım.

"Var. Az önce demledim." dedim ve çay doldurmak için tezgahın olduğu kısıma geçtim. Kalbim ağzıma atıyordu resmen. Ama artık alışmıştım bu duruma.

Çayı doldurdum ve dikkatli bir şekilde götürüp, oturduğu masaya bıraktım. Ben de onun oturduğu masadan bir sandalye çekip oturdum.

"Afiyet olsun." dedim karşısına yerleşirken.

"Eyvallah." dedi ve şekerleri atıp, çayını karıştırmasını izledim. Bir yudum aldıktan sonra bana baktı. "Her zamanki gibi çok güzel olmuş."

"Eyvallah." dedim ona atıfta bulunarak. Anlayınca gülümsedi ve etrafına bakındı. Ben kapıyı gören kısımda oturduğum için, gözüm de kapıdaydı sürekli orayı yokluyordum.

Elini uzatıp elimi tuttu ve üstüne öpücük kondurdu. Zaten ağzımda atan kalbim, şimdi yerinden çıkacaktı. Daha ne kadar hızlı atabilirdi ki?

"Daha dün gece görüştük biliyorum ama özledim." dedi Yaman. "Biliyorum henüz sevgili bile değiliz. Ama yine de özlüyorum seni. Belki de bir süredir sana hasret kaldığım içindir, bilemiyorum." dedi. Bunları derken de, elimi okşuyordu.

"Yaman..." dediğimde, bakışlarını yüzüme çıkardı. Ayağa kalktım ve elimi yakasına atıp, kendime çektim. "Seni seviyorum." dedim ve dudaklarına yapıştım. Şoktan olsa gerek, başta karşılık veremese de, sonrasında karşılık vermeye başladı.

Tabii o sırada bizi bekleyen şeyin henüz farkında değildik.

Kaos is coming...

Yorumlarda buluşalım 🌸

GAY MİSİN? *bxb*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin