"ne için ağladığımı bilmiyorum, seni daha fazla sevebileceğimi sanmıyorum uzun sürmeyebilir ama bebeğim, ben öldüğüm güne dek seni seveceğim."
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Hangisini istiyorsun?"
Gaon, camın ardındaki pastalara bakan genç kızın yanına doğru eğildi ve onunla beraber pastalara bakmaya başladı. Raflarda bir sürü pasta çeşiti bulunuyordu. Çikolatalısından tutun, hindistan cevizlisine kadar bir sürü seçenek vardı. Ve hepsi de oldukça lezzetli görünüyordu.
Gözlerini pastaların üzerinde gezdiren Elijah'ın yan profilini izledi, dudaklarında ufak bir gülümseme vardı. Elijah tıpkı amcası gibi çok tatlıya düşkün birisi değildi fakat bir pasta gördüğünde kimin canı çekmezdi ki?
Genç kızın gözlerinde aç bir ifade vardı, kararını vermekte zorlanırken dudaklarını ıslatıp duruyordu. "Bilemiyorum. Hepsi oldukça leziz duruyor."
Gaon'un tebessümü genişledi ve doğruldu, kollarını göğüs hizasında birleştirdi. "İstediğin kadar zaman ayır. Seni bekliyorum."
Elijah iç çekti ve tekerlekli sandalyesini bir ileri, bir geri oynatarak raf boyunca yan yana dizilmiş pastalara yakından baktı. Gaon onu izledi, arada sipariş vermelerini bekleyen kasiyere nezaketen gülümsüyordu.
"Amcanın seveceği bir pasta seçmeyi unutma."
"Pasta sevmiyor."
"Sen yine de seç. Biliyorsun, bazen seninle inatlaşası tutuyor."
Elijah güldü, omzunun gerisinden kısa bir an Gaon'a baktı ve ardından tekrar pastalara döndü. "Haklısın. O zaman... iki tane seçiyorum. Biri şu orman meyveli olsun, bir tanesi de çikolatalı."
Gaon başını sallayarak güldü ve kasiyer, Elijah'ın işaret ettiği pastaları raftan alıp arka tezgaha koydu. Gaon siyah paltosunun cebinden cüzdanını çıkardığı esnada Elijah elini 'dur' dercesine kaldırdı ve kendi adına çıkarttığı fakat amcasının ödediği kredi kartını gösterdi. "Ben ödüyorum."
"Bir yetişkin olarak benim ödemem daha doğru olmaz mı?" diye sordu Gaon eğlenerek.
Elijah onu yargılıyormuşçasına baştan aşağı süzdü ve şımarık bir kız gibi konuştu. "Siz yardımcı hakimler pek bir maaş almıyorsunuz."
Bunun üzerine Gaon bir kahkaha patlattı ve kızın saçlarına uzandı fakat evdeyken yaptığı gibi dağıtmak yerine hafifçe okşadı. "İki tane pasta alamayacak kadar fakir değilim, Elijah."
Elijah, Gaon'un dokunuşuna doğru eğilir gibi oldu ve sonra boğazını temizleyerek kasaya doğru ilerledi. "Neyse, bırak bugün senin için ben alayım. Hem yılbaşı ile birlikte senin iyileşmeni de kutlayalım, her ne kadar üzerinden epey zaman geçmiş olsa da."