Herkese meraba . Yeni bölümü inşallah seversiniz . Yine uzun bir bölüm yazdım . İlham perilerim beni yalnız bırakmıyor :) Multimedya Ayzanın ve giydikleri var .
&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Hayat size beklemediğiniz anlarda sürprizler yapabilir . Mesele hayatın size sürprizler yapması değil ; bu sürprizlerin iyi ya da kötü olmasıdır . Beklemediğiniz anda iyi bir sürprizle karşılaşırsanız mutlu hissedersiniz . Beklemediğiniz anda bir kötü sürprizle karşılaşırsanız kendinizi kötü hissedersiniz . Peki ya hayatın size beklemediğiniz anda hazırladığı ve karşılaştırmak için önünüze sunduğu sürprizin sizin için iyi mi yoksa kötü mü olduğunu bilmezseniz nasıl hissedersiniz ?
Şu anda nasıl hissettiğimi düşünmeden ona doğru yürüdüm . Yaklaştım ve tam önünde durdum . Bu gerçekten o muydu ? Onca sene sonra nasıl gelmiş olabilirdi ki ? Ama gelmişti işte bunca seneye rağmen karşımda duruyordu . Tam gözlerinin içine bakarken gözlerimin dolduğunu hissettim . Ama ağlayamazdım onun ve bunca insanın önünde . Olmazdı . Sare Duru yine içinde ağlayacaktı , içine akıtacaktı gözyaşlarını . Hiç kimsenin önünde ağlamayacak güçlü , yenilmez , sert kız profili çizecekti yine . Ama öyle değilmiydi gerçekten niye profil çizsinki ? Evet bir yanı öyleydi ama bir yanıda vardı ki . Sırf harabelerden oluşan bir kalp . Karanlığın simsiyah ettiği bir ruh . Birden belimden tutup beni kendine çekti . Sıkıca sarılıyordu . Bende ellerimi sırtında birleştirdim . Sol gözümden bir damla yaşın süzüldüğünü hissettim . Beni geri bıraktığında yüzünü inceledim . Aynı duruyordu . Sarı bukleleri hala duruyordu . Mavi gözlerinin altı uyuşturucan morlaşmıştı ama o bunu gizliyordu . İstemsizce elim yüzüne gitti . Elmacık kemiklerine dokundum . Çenesine ve sonra saçlarına gitti elim .
" Sen ... " diyebildim fısıltıyla .
" Evet burdayım Sare . Onca yıldan sonra buradayım . "
" O mesajları sen .... " gücüm yoktu konuşmaya göz yaşlarımın akmaması için mücadele ediyordum .
" Evet ben attım . "
Beni bıraktığı gün geldi aklıma . Bir mesajla gitmişti . Elimi hemen çektim yüzünden . Başımı iki yana salladım . Birden koşmaya başladım . Kalabalığı yararak insanları ittirerek koştum . Kaç dakika ayağımdaki topuklularla koştuğumu bilmiyorum ama sahile gelmiştim . Kumsala girerken yere oturup ayakkabılarımı çıkardım . Denizin tuzlu kokusunu içime çekerek gözlerime dolan göz yaşlarını serbest bıraktım . Dizlerimi kendime çekerek kollarımla sardım ve kıyıya vuran dalgalara karşı ağladım . Arkamdan adım sesleri duydum . Biri yanıma gelip oturdu . Göz yaşlarımı silip yanıma oturana baktım . Gelenin Poyraz olduğunu görmemle şaşırdım .
" Niye geldin ? "
" Merak ettim . "
" Git . Bana değer vermeyen birinin yanımda durmasını istemiyorum . "
" Öyle demek istemedim tamam mı ? Lanet olsun Sare ağlama . "
" Git Poyraz . Bu savunmasız halimi görmeni istemiyorum . Git .
" Bu daha savunmasız halin değil sarı saçlı kız . "
Başımı önüme çevirdim ve daha çok ağlamaya başladım . Bir kişi daha beni savunmasız görmüştü . Bunca yıldır içime ağlardım ben . Artık içim bir denizden farksızdı . Tuzlu gözyaşlarım bugün içime akmayı reddetmişti . İçim öyle dolmuştuki içimde yer açılsın diye göz yaşlarım yanaklarımdan süzülüyordu . Poyraz yanıma yaklaşıp beni kollarıyla sardı . Bende kollarımı sırtında birleştirdim . Omzunda ağlamaya devam ettim .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK RUHLARIN KURTULUŞU
ChickLitRuhunun puslu karanlık odalarında dolanan katil hergün içindeki bir ben'i öldürüyordu . Katilin ruhunu kestiği bıçağın kanları karanlık odalarda sıkışıp kalmış daha ölmemiş olan ben' lere damlıyor acıyı üstlerine salıyordu . Ve gümüş bıçağın kestiği...