Selam.
Hepinize mutlu yıllar dilerim, umarım bu yıl sizlerin yılı olur ❤️
Yorum yapsanıza, yeni yıl hediyesi olarak. Ben de sizi öperim 💋
İyi okumalar ❤️
*************************************
Ellerim titremeye başlamışken son satırları tekrar tekrar okuyordum.
Yerlere saçılmış ilaç kutuları ve Efe'nin yerde cansız bedeninin yattığı yazıyordu.
"Allah'ım delirecem sanırım, neler oluyor böyle?"
Gözlerimi kapatıp yüzümü sıvazlayıp açtım. Bilgisayar ekranında beliren yazı ile heyecanla ayağa kalktım.
Kurtar beni, Onur.
O gün yaptığım gibi gözlerimi kapatıp elimi bilgisayara uzattım. Beliren ışıkla beraber yere düşerken hemen gözlerimi açıp etrafa baktım. Evimin önünde duruyordum!
Hemen hızlıca eve girip koşarak salona geçtim.
İkinci defa Efe'yi yerde baygın şekilde görünce gözlerimden yaşlar akmaya başladı. Hepsi benim yüzümdendi!
Yanına hızla çöküp kafasını kaldırıp sarıldım. "Neden bunu kendine yaptın, neden?!"
Gözlerimden yaşlar hızlı hızlı akarken durduramıyordum kendimi. Ona bir şey olsaydı kendimi asla affetmezdim!
"Efe, ne olur aç gözlerini." dedim ellerimi yanaklarına koyarken.
Yüzü aşırı çökmüştü, çok kilo vermişti. Göz altları morarmıştı. Saçları uzamıştı ve dağınık duruyordu.
İstemsizce eğilip saçlarına öpücük kondurdum.
Sana nasıl anlatabilirdim bilmiyorum, bana inanmayacağını biliyordum.
Hoş, artık anlatmama bile gerek kalmadı ki.
Gözlerimden yaşlar akmaya devam ederken Efe'nin cansız bedenine sımsıkı sarıldım.
"Onur, biraz daha sıkarsan sanırım gerçekten öleceğim."
Duyduğum kelimelerle şaşırıp hızla kendimi geri çekip karşımda sırıtarak bana bakan çocuğa baktım.
Çığlık atıp kendimi ondan uzaklaştırdım.
"Se-sen, sen ya-yaşıyorsun!"
Zar zor konuşup şaşkınca ona bakmaya devam ettiğimde kocaman güldü.
"Onur, ölmedim." dediğinde hızla ayağa kalktım.
"Aptal mısın sen? Nasıl korktum biliyor musun?! Kafayı yiyecektim az kalsın!" dediğimde o da ayağa kalkıp karşıma geçti. "Neden korktun, neden kafayı yiyecektin ki? Onlar bana zorbalık yaparken sen sessizce oturup izledin ve yine eskisi gibi ortalıktan kayboldun. Evine geldim ama evine bile uğramadın hiç. Şimdi neden korktun? Ölseydim senin suçun olmayacaktı, kendini suçlamana gerek bile olmayacaktı."
Dediklerini sindirip koltuğa oturdum ve ona baktım.
"Suçlayacaktım, çünkü her şey benim yüzümden oldu." dedim.
Şaşkınlıkla bana bakıp gülümsedi. "Geleceğini düşünmemiştim." dediğinde kaşlarımı çattım. Yüzümün halini görünce o da kaşlarını çattı. "Mesaj atmıştım sana, gelmedi mi mesajım."
Elimi cebime attıp telefonumu çıkardım. Bu dünyaya her geldiğimde sanki buraya aitmişim ve burada yaşıyormuşum gibi her şey yerli yerinde oluyordu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
İKİ KİŞİ BXB
FantasíaYazdığı kitabın sonunda beklenmedik şekilde gelişen bir olay yüzünden kendini kitabın içinde bulan ünlü yazar, kitabın başrol karakteri olan güçsüz ve çelimsiz çocuk. O iki kişiydi. Bir; onu güçsüz bir karakter olarak yaratan ve hayatını mahveden...