6.BÖLÜM

44 8 5
                                    

Selam.

Geç geldim biliyorum, umarım hâlâ okuyan birkaç kişi vardır :(

İyi okumalar ❤️

**********************************

"Onur, geri mi dönsek. Okulu bırakıp çalışmayı falan düşünüyorum."

Arabayı okulun bahçesine park edip havalı bir şekilde indim. Gittikçe bu duruma alışıyordum, resmen burada milyarlarım vardı. Kim böyle bir hayat yaşamak istemez ki?

Geri dönene kadar tadını çıkartmam gerekiyordu. Kesinlikle!

Arabanın etrafında dönüp hâlâ inmeyen Efe'ye baktım. Kapıyı açıp ona doğru eğildim. Yorgun gözlerle bana bakıyordu. Onu çok fazla yormuştum, sanırsam.

"Efe, sırf şu okula havalı havalı girelim diye haftalardır çabalıyoruz. Şu an bile bütün bakışlar bizim üstümüzde ve sen gitmek mi istiyorsun? Pardon ama nah gidersin! İn şu arabadan."

Kocaman gülümseyip kafa salladı. Kendimi geri çekip okula bakmaya başladım. Tam anlamıyla kitapta yazdığım gibiydi.

Sahi, ben buradan ne zaman çıkacaktım?

"Keşke kız olsaydım, el ele tutuşarak okula girerdik. İşte o zaman tam bi skandal olurdu!"

Efe'nin söylediği şey ile güldüm. "Çok istiyorsan el ele girebiliriz. Ama hakkımızda çıkacak olan dedikodularla sen ilgilenirsin, kılımı bile kıpırdatmam ona göre."

Kahkaha atmaya başladığı zaman okula doğru yürümeye başladım. Peşimden gelirken gülümsedim.

"Bana ne yaptın bilmiyorum ama artık eskisi gibi değilim onu biliyorum. Resmen o günden sonra içimden çok farklı bir insan çıktı. Kendimi çok daha iyi ve güçlü hissediyorum. Bunların hepsi senin sayende oldu."

Dedikleriyle dudaklarımı ısırdım. Sana o acıları ben yaşattım. Senin ölmeni ben istedim. Senin yapacağın her hareketi ben yazdım. Şu an seni ben yönetmediğim için de içindeki kendi benliğini ortaya çıkardın. Bunları sana nasıl anlatacağımı bilmiyorum.

"Efe." geçtiğimiz okul koridorundan sanki defalarca kez geçmişim gibi hiç yabancılık hissetmemiştim.

"Efendim Onur?"

Sınıfın kapısını açmadan önce kolundan tutup durdurdum onu.

"Eğer bir gün pat diye hayatından çıkarsam benim için endişelenme olur mu?" dedim.

Kaşlarını çatıp sorar gözlerle bakmaya başladı. "Hayatımdan çıkacak mısın? Bir yere mi gideceksin?"

Kafamı olumlu anlamda salladım. Her an kendi dünyama geri dönecekmişim gibi hissediyordum.

"Nereye gidersen git peşinden gelirim. Çünkü sana çok alıştım."

Pat diye söyledikleriyle şaşırdım. O gerçekten çok değişmişti.

"İstesen de peşimden gelemeyeceksin. Zaten emin değilim, bunu sadece bilmen için söylüyorum."

Kafasını olumlu anlamda sağladığında şaşırdım. Kabul etmesi şaşırtmıştı. "Hiçbir yere gitmeyeceğini biliyorum, o yüzden tamam."

Gülümseyip saçlarını karıştırdım. "Hadi sınıfa girelim. İnsanlar bize tuhaf tuhaf bakıyorlar." dediğimde omuz silkti. "İnsanlar umurumda bile değil."

Sınıfın kapısını açıp beni beklemeden havalı bir şekilde sınıfa girdi. Gerçekten içindeki ikinci kişiyi ortaya çıkarmıştı.

Ve ben ikinci kişiyi çok sevmiştim.

*

Elimdeki market poşetlerini tezgaha bırakıp mutfağa giren çocuğa baktım. Duştan çıktığı için saçları ıslaktı ve saç havlusunu omzuna koymuştu. Şampuan kokusu burnuma kadar geliyordu.

"Neden beni beklemedin, markete beraber giderdik." dediğinde omuz silktim.

"Sen duşa girince ben de hızlıca alışveriş yapıp geldim. Ayrıca saçlarını neden kurutmadın?" dedim saçlarına dokunurken.

"Saçlarımın kendi kendine kurumasını seviyorum." dediğinde kolundan tutup sandalyeye oturttum onu. "Havalar soğumaya başladı, evin içi sıcak olsa bile üşütüp hasta olabilirsin." deyip omzundaki saç havlusunu alıp saçlarını kurulamaya başladım.

"Neden bana bebekmişim gibi davranıyorsun? Benim değiştiğimi söyledin ama aslında değişen sensin. Aylar öncesine kadar ruh gibi geziyordun ama birdenbire bu hâle geldik. Neden?"

İşte şimdi ne diyeceksiniz Onur bey?

"Yanlış anlama sakın, bu durum hoşuma gidiyor. Yalan söylemeyeceğim. Ama sebebini çok merak ediyorum."

Saçlarını kurulamayı bırakıp yanındaki sandalyeye oturdum. Ne diyeceğimi düşünürken söyledikleri şey ile şaşkına döndüm.

"Gay olduğumu bile bile bana bu kadar yakın davranman ve benimle ilgilenmen gerçekten çok şaşırtıcı."

Gay mi? İyide ben seni asla gay olarak yazmadım ki?

"Sen gay değilsin ki?" dedim. Bana gülerek bakmaya başladı. "Gay olduğumu okuldaki herkes biliyor, bana bu işkenceyi yapmalarının sebeplerinden biri de buydu işte. Yoksa sen bilmiyor muydun?"

Kafam iyice karışmaya başladı. Ben tam olarak okuldakilerin sana neden işkence ettiğini yazmadım ki! Nasıl olur bu?

"Duymuştum da okulda çıkan saçma bir dedikodu sanmıştım." dedim gülmeye çalışarak. İnanmadığına dair bir bakış atınca ayağa kalktım.

"Onur, gay olduğum için benden uzaklaşacak mısın?" kolumu tutup kendine çevirince yüz yüze geldik. Sorar gözlerle bana bakıyordu.

"Elbette ki hayır." dedim içtenlikle. Dudaklarını ısırıp bana baktığında derin bir nefes aldım. "Gerçekten seni bırakacağımı düşünmüyorsundur umarım? İstesemde seni bırakamam Efe."

Söylediklerim karşısında şaşkınca bana baktı. Gülüp arkamı döndüm. "Yemek yapmam gerekiyor artık, acıktım." deyip yürümeye başladığım an hiç beklemediğim bir şey oldu.

Efe, kolumdan tutup beni kendine çekti ve ben daha ne olduğunu bile soramadan dudaklarıma yapıştı. Yumuşak dudaklarını dudaklarımda hissedince şok olmuştum.

Şaşkınlıktan dolayı bir saniyeliğine gözlerimi kapatıp açınca ikinci bir şok ile karşı karşıya kaldım.

Evime dönmüştüm!

*************************************

Geç geldiğim için özür dilerim. Başıma çok kötü şeyler geldi, büyük bir kaza atlattım ve neredeyse ölüyordum. İyileşmem çok uzun sürdüğü için gelmem de uzun sürdü.

Umarım beklediginize değen bir bölüm olmuştur.

Sema.

İKİ KİŞİ  BXBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin