Telefonumu duvara FIRLATTTI! Peki ben ne yaptım?
A) Sessizce oturdum.
B) " Ölmek mi istiyorsun? " dedim.
C) Yumruk attım.
Cevap veriyorum. Tabiki C! Ama ondan sonra B şıkkını da uyguladım. Sonuç mu? Beni tutup,duvara yasladı.
Yüzünü yüzümle aynı hizaya getirdi. İfadesizce, "Evet ölmek istiyorum" dedi. Küçük bir kahkaha attım ve ifadesizleşip, Gözlerimi gözlerine sabitleyerek, "Neden daha önce söylemedin? Bunu zevkle yapabilirim?" Dedim. "Malesef biliyorum" gibi birşeyler mırıldandı. Sonrada gitti. Bu kadar mı yani? Ceza verir sanmıştım. Sonuçta şuan tutsağım ama yumruk attım ona. Ceza vermeliydi. Hem neden telefonumu kıracak kadar sinirlendi ki? Sonuçta sadece EXO videosu izliyordum. Onu niye sinirlendirsin bu? Yoksa...Benden... Hoşlanıyor mu? Yok canimmmm. Düşüncesi bile komik. Sonuçta beni zerre kadar umursamıyor? Kafam karıştı! Hiç anlamam ki aşktan falan. Sadece filmler ve kitaplar okuduğum dışında... Ben kaç dakikadır mal gibi duvarda bekliyorum ki? Harekete geçip telefonuma baktim, yaşıyor mu diye... Ama sonuç hayal kırıklığı... Açılmadı bile. Umutsuzca uyudum....~~~~~
Sabah uyandığımda her yer sessizdi. Ben uyurken mi gittiler diye düşünmedim değil. Sonra dışarı baktığımda, güneşin yeni doğduğunu gördüm. Yerimden kalktım. Dışarı çıkıp izleyecektim ama dün Zelo nun kapıyı kitlediği gerçeği aklıma geldi. Bende yukarı çıkmaya karar verdim. Giyindiğim odanın önüne geldim. Zelo nun odası olduğunu düşünüyordum. Kapıyı sessizce açıp içeriye girdim. Evet yanılmadım. Yatağında uyuyan masum bir Zelo var. Kendimi engelleyemeden onun yanında buldum. Gidip, yanına oturdum. Elimle Saçlarıyla oynamaya başladım. Hep bunu yapmak istemiştim... Gurumu hiçe saydığım nadir anlardandı. Mesela şuan uyansa ne yapacağıma dair bir fikrim yoktu... Saçlarıyla oynadıkça uykum geliyordu. Ama benim uykum gelmez ki kolay kolay? Sonra beni daha şok edici bir şey oldu. Uyuya kalmışım. Zelonun yanında. Hayatımda ilk kez uyuyakaldım ve o da Zelo nun yanında! Bunu nasıl mı fark ettim? Zelo uyanınca beni fark etmiş, ve kız gibi çığlık attı. Dibimde olduğu için uyandım tabikide. Neyse asıl olay bu değil. Ben uyku sersemi ona bakarken, o da şok içinde bana bakıyordu. Kızmadı bile. Bağırmadı. Tek kelime etmedi. Sıkılmaya başlayınca, "Günaydın" dedim ifadesizce. Kendine geldi. İfadesizleşip, "Burada ne işin var? " dedi. İşte şimdi rezil oldum. Yalan mı söylesem? Aman be ne gerek var yalana. O film karakterleri gibi olmayacaktım ben! Sonunda söylüyorlar gerçeği zaten. Yalan söylemek sadece sana olan güvenini zedeler ki! Sanki sana çok güveniyor dedi iç sesim. Takmadım. "Uyandım. Daha yeni Güneş doğuyordu. Yapacak bişi bulamadım. Burada gıyınmıstım o yüzden geldim. Geldiğimde seni fark ettim. Kim olduğuna bakmak için yanına geldim. Çok güzel uyuyordun benimde uykum gelmiş herhalde uyuyakalmışım... Ve bu uyuyakalma olayı ilk kez başıma geliyor özür dilerim" dedim. Sözümü kesmeden beni dinledi. Daha sonrada, "Tamam sorun değil" dedi. Ve kalkıp gitti. Çok saçma bi olay yaşadık. Hepsi benim suçum bide ya. Gidip uyuyakaldım yanında. Mal gibi. Utançtan delirmek üzereyim. Bir de utanmazca söyledim. Kıpkırmızı olduğuma bahse girerim. Kafamı yatağa gömüp tepındım. "Yah napıyorsun sen?" dedi Zelo. Ne ara geldi bu ya? Masum bir ifadeyle kafamı kaldırıp, "Hiç" diye mırıldandım. Ve koşarak odadan çıktım. Aşağıya inip koltuğa oturdum. Kafamı dizlerime gömüp oturdum. Bir süre sonra herkes uyandı. Kahvaltı yapmadık. Onlar şirkete gideceklerini(zahmet oldu söylemeleri ama) söyleyip, beni kitleyip gittiler. Bende uzun süre kitli kapılarla uğraşıp sonunda açık olan tek yer olan mutfağı bulup, kendime ramen hazırlayıp yedim. Sonra mı? Sıkıldım. Sadece yaptığım buydu. Yapacak bir şeyler düşünürken televizyonu açmaya karar verdim. Şansıma açtığım an B.A.P WARRIOR vardı. Hemen hırkamı çıkartıp ayağa kalktım. Ve dans etmeye başladım. Tabiki bütün danslarını ezbere biliyorum. Dans yeteneğim olunca 1 kere izlemem bile yeterli. Ama onlarınkini 15278283839 kez izlediğim için onlar kadar iyi biliyorum. Klip bitince kendimi yere attım. Uzandım. One shot in sesini duyuncaya kadar. Sonra onun dansını yaptım. Zelo nun hareketini yaparken Zorlansamda onuda yaptım hatta havada takla attım ek olarak. Alkış sesleri mi duydum? Emin olmak için televizyonun sesini kapattım. Kapıya baktığımda B.A.P mizin lideri duruyordu. "Zelo kadar güzel yaptın" dedi. Kızardım. Bu gerçekten güzel bir iltifattı. "Hah. Tabiki." dedim ve saçımı savurdum. Bang bana şaşkınca bakıyordu. Ego yapmamı tahmin etmemişti galiba. Demek ki kanıtlamam lazım. "Şarkı açarsan kanıtlayabılırım. İstediğin şarkıyı seç. Ama Zelo nun da dansını izlediğin bir şarkı olsun" dedim. Hareketli bi şarkı açtı. Tam istediğim. Klasik bir dansla başladım. Mark ın taklalarını attım. (multimedia) Yorumunu bekliyorum der gibi baktım. Sonra da duvara yaslanıp ellerimi kavuşturup, Havalı bir şekilde baktım. Şaşkındı. "Sen gerçekten iyisin. Kanıtladin." dedi. Gülümsedim. "Teşekkür ederim." dedim. O da bana gülümsedi. Sonra yukarı çıktı. Bende sıkılarak koltuğa oturdum. Bilmediğim bir süre sonra Bang aşağı yanıma geldi. Hatta yanıma oturdu. "Bişi mi oldu?" dedim duraksadı. "Şirkete geri dönmem gerek ama sende çok sıkılmış gözüküyorsun.." Yok sorun değil demem gerek değil mi? Ama hayır. "Gerçekten çoooook sıkıldım" dedim. Üzgün bir bakış attı, "Şirkete gelemezsin, babana teslim etmiş gibi oluruz" dedi. Şaşırdım. Zelo babam için kaçırdığını söylemişti? Peki niye teslim etmiyor babama? Bu işte bir tuhaflık var. Önümde sallanan elle düşüncelerimden uzaklaştım. Bang bana bakıyordu. "Kılık değiştirsem?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I Neej You!
FanfictionHayatın zorluklarından sıkılıp, hayallerinin ülkesine kaçan bir kız... Ünlü ve ünlü olmaktan bıkmış bir erkek.... Saçma bir şekilde kesişen hayatları... Peki sonları nasıl olucak?