Bıyıklı Oppaaaaa

200 11 29
                                    

"O seni operken boyle demiyorsun ama! Bir kere olsun seni opmek istiyorum yakınımda oldugunu hissetmek istiyorum kokunu icime cekip nefesimi sonsuza kadar tutmak istiyorum Sarang. ben seni cok seviyorum neden anlamıyorsun?"

"ONDAN UZAKLAŞ, ŞİMDİ!"

ikimiz de sesle irkildik, aynı anda sesin geldiği yere doğru baktık ve karanlığın içinde duran G.O yu gördük. Sinirli gözüküyordu, G.O yu ilk kez böyle görmüştüm.

Seung Ho'nun hala omuzlarımda olan ellerine bakarak

"Seung Ho çabuk ellerini indir. Tanrı aşkına rahatsız olduğunu görmüyor musun?"

Seung ho önce bana sonra da ellerine baktı. Elleri yavaşça kaydı ve beni bıraktı.

"Şimdi derhal odana gidiyorsun." dedi ve bana doğru yürüdü.

Seung Ho itaatkar bir köpek gibi G.O'nun her dediğini yapıyordu. Sanki lider o değilmişte G.O'ymuş gibi.

Yavaşça otele doğru yürüdü ve bir süre sonra gözden kayboldu.

Ben olayın şokuyla hala olduğum yerde duruyordum. G.O geldi ve beni yavaşça banka oturtturdu sonra kendisi de yanıma oturdu.

"Onun yaptıkları için üzgünüm, normalde pek içmez, sadece özel günlerde ve unutmak istediği bir şey olduğu zaman. Sarhoş olması pek alışılmış bir durum değil bu yüzden üyeler dışında kimse huyunu bilmez. Sarhoş olduğu zaman bize karşı kedi gibi oluyor, az önce gördüğün gibi her dediğimizi yapıyor ama başkasına karşı böyle değil. Her neyse, hiçbir şeye karışmıyorum ama bu hiçbir şeyi bilmediğim anlamına gelmez. Joon ve Seung Ho arasındaki olaylar fazla büyüdü, daha önce buna benzer bir şey daha olmuştu ve basına yansımamasına rağmen grup dağılmanın eşiğine gelmişti. Asıl korktuğum şey de bu. Ilerisini düşünmeden hareket etmelerinden nefret ediyorum. Işte böyle Sarang."

bir süre duraksadıktan sonra

"Duygularımı biliyorsun değil mi?" diye sordum. Kısa bir kahkahadan sonra
"Evet ama seni suçlamıyorum Yani bugüne kadar cazibeme karşı gelebilen bir kadın bile tanımadım. lanet olsun çok karizmayım. ahh neden küçük kardeşimmişsin gibi hissediyorum ki hahahah"
hahahahah buna gerçekten gülmüştüm.

"Kesinlikle! oppaaaaa seni seviyorumm. En iyisisinn"
"ahh napsak sarang... sen benim kuçuk kardesimsin."

bunu söyledikten sonra ikimizde gülme krizine girmiştik. sonunda durduğumuzda

"Joon iyi bir çocuk." dedi

"Biliyorum... ilk başlarda bunu göstermese bile artık bundan eminim."
dedim ve gülümsedim.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~

Sabah alarmımın sesiyle uyandım.
elimi yüzümü yıkayıp üstümü giyindim ve kahvaltıya indim.

Hala 2 günümüz vardı ve klip çekimleri de bittiğine göre party hard yapabilirdikkk!!!!

kahvaltiya indiğimde bizim gruptan bir kaç kişinin buyuk bir masada oturduğunu gördüm. Daha G.O Seung Ho ve Joon gelmemişti.

"Good morning noonaaaa~" dedi mir beni görünce. gidip mirin yanına oturdum.
"Gunaydın Mir. Iyi uyudun mu?"
"ımm tabiki hahah"
"Ah bu arada geri dönüşünüz ne zaman?"
"5 gün sonra!" dedi cheondung
"Evet 5 gün sonra Music Bankte olacağiz!"
"Çok heyecanlıyım hahah daha önce hayranınız olduğumu söylemiş miydim?"
"woahh noona hayranımız mısın?"
"evet, sanırım en şanslı A+ benim hahahah"
"O konuda şüphe yok." dedi G.O masaya otururken.

"ohh gunaydın oppa!!"

"Peki favori üyen kim?" diye sordu cheondung.

"aishh ne salaksınız bunu bile bilmiyor musunuz?!"diye kızdı g.o

"ahh evet.. nasıl bilmezsiniz?... Degilmi oppaaa♡♡ en sevdigim oppa bıyıklı oppaaaa ♡"

G.o Bıyıklarına şekil veriyormuş gibi yaptı ve herkesi gülmekten yerlere yatırdı.

"bir de noona şunu biliyorsun değil mi? Sen promosyon dönemi boyunca bizim dansçımızsın, yani tüm şovlara çıkacaksın."

hı?
ben?
dansçı?
tüm programlar?

"S..Sen ciddi misin?"
"tabikii klipte oynamakla bitiyor mu sandın he?!"
o kadar mutlu olmuştum ki çığlık atarak ayağa fırladım

"AAAAAAAAAA OLEEEEEYYYY!!!!+"

herkes gülüyordu. tam bu sırada joon içeri girdi. yanımdaki boş sandalyeye oturdu ve
"Günaydın Sarang" dedi.
herkesin agzı açık kalmiştı çünkü hepsi-G.O hariç- Joonun bana nasil davrandigini biliyordu.

"Gunaydin joon" dedim ve sonra kaldıgım yerden kahvaltıma devam ettim. Seung Ho kahvaltıya inmemişti. hala ayılamamış olsa gerek.
"Bence akşama parti yapmalıyız!" dedi Joon.
herkes olur anlaminda basini salladi
"partnerimiz olmalı mı?" dedi mir.
"hmm olabilir." dedi G.o
"Bilmiyorum farkettiniz mi ama buradaki tek bayan Sarang ve senarist noona..."
"iste daha güzel aramizda kapisma olur." dedi joon.
herkes kabul etti. Ne yani simdi benim ustume kapisacaklar mi? tanrim hala buyumediler...
"o zaman havuz partisi yapalim. Menajer hyung otel yonetimiyle konusur ve aksam havuza girebiliriz." dedi cheondung.
"anlastik." dedi mir.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Kahvaltıdan sonra dışarı çıktım ve bahçede yürümeye başladım arkamdan birinin geldigini duydum.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~
-Sarang dışarı çıktıktan sonra mblaw uyeleri-
mir g.o ve cheondung bir araya toplanıp sarangi partiye goturmesi gereken kisinin joon oldugu hakkinda konusuyorlardi sonra hepsi birden joonu sarangin arkasindan iterek disari cikartti.
Joon Sarangi takip ediyordu taaaaki sarang durup arkasini donene kadar.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~

"Yaa arkamda ne yapiyorsun?!"
"hava alıyorum tabiki, hatta senin orda olduğunu bile farketmedim;;; sen ne zamandır ordasın? yoksa beni mi takip ediyordun he?;;;"
gözlerimin icine bile bakmiyordu.
sonra yuruyerek yanima geldi.
"şey eger sen de buradaysan birlikte yürüyebiliriz o zaman." diyip yürümeye başladı.

Bahçeyi neredeyse boydan boya dolaşmıstık ama bir kelime bile etmemişti en sonunda konuştu.

"Şey sarang, hani parti olacak ya."
"eveet?" gülmeme engel oluyordum.
"heh işte binimli gilmiyi ni dirsin?" dedi geveleyerek.
"Ne dedin? anlamadım"
"pırtıyi diyim binimli gilsini"
"Yaaah agzinda gevelemeyi kesecek misin? hic birsey anlamiyorum!!!"
"off tamam bee partiye benimle gelir misin diyorum."
"hee anladım.. ılır." ben de ağzımda geveledim.
"Ney?"
"ulur"
"ne ulur?"
"Olur olurrr!!"
"Heee tamam o zaman saat 7 de seni alırım odandan." dedi ve koşarak uzaklaşmaya başladı.
tanımasam ne tatlı çocuk derim de iste taniyorum...
neyse ben de mutlu olmuştum.

Odama gittim oturup saat 6 ya kadar dizi izledim sonra kalkıp valizimden bikinimi buldum(medyadaki :)) . Güzel bir bikiniydi. geçen sene semi almıştı bana ama pek kullanmamıstım. yani bilirsiniz nerede kullanabilirim ki?!
havuza gittiğim mi var?
Her neyse bikinimi giyindim ve üstüme de güzel bir plaj elbisesi giyindim. (bunlari nerden bulduuuu o kısım kısmet :D)
işim bittikten 10 dakika sonra kapı çalındı. kapıyı açtım ve karşımda bir adet joon buldum.
"hazir misin?"
"evet ama iki dakika bekle makyajımı yapıyim."
içeri girip yatağıma oturdu.
ben de banyoya girip, ruj ve maskara sürdüm.
"Şimdi hazırım!!" dedim sonra yerinden kalktı ve bana yaklaştı. yüzümü ellerinin içine aldı
"çok güzelsin. Makyaj olmadan da, makyaj olunca da, pijamanla da, tuvaletle de sen her halinle güzelsin. bunu anlamam bu kadar uzun sürdüğü için özür dilerim. Ilk baştan beri, seni ilk gördüğüm andan beri senden hoşlanacağımı anlamiştım hatta. Sana kötü davranmamın sebebi birisine baģlanmaktan korkmamdı. ama artık bu umrumda bile değil çünkü zaten sana eski halime geri dönemeyecek kadar bağlandım. Belki bunlar sana sacma geliyodur ama gerçrk hislerim bu. Senden hoşlanıyorum sarang. Kalbimi kabul edebilecek misin?"

bu sözlerle ruhumu okşamıştı. bunları duyduktan sonra asıl duymaya ihtiyacım olan şeyler olduğunu farkettim. gözlerinin içinde kaybolmuş gibiydim. Gözümden bir damla yaş aktı. Parmağıyla yaşı sildi
"Neden ağlıyorsun?"
"çok mutlu olduğum için."
gözlerinin içi parladı.
"Bu.. evet mi demek?"
basımı salladım.
birden salak salak gülmeye başladı sonra beni belimden tutup havaya kaldirdi etrafinda döndürdü ve sonunda dudaklarıma bir öpücük kondurdu. mutluluktan ölebilirdim, ben de onu seviyordum. Sımsıkı sarıldım ve "beni hic birakma" dedim. "asla" dedi
"bu aksamki sürprizime hazir ol." dedi.

♡My Life After MBLAQ♡Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin