O küçük odadan nasıl çıktığımızı merak ediyor musunuz?
Anlatıyorum sabah saat 6 gibi şirkete gelen birisi kapıyı açmıştı ve bizi böyle görünce küçük çaplı bir çığlık atmıştı. Aslinda hakli bende olsam bende atardim sonuçta Joon ve ben bütün gece o odada kalmiştık...
Joon sabah uyandigimizda hiçbir şey olmamiş gibi davranmisti bu nedeninu bilmesemde beni üzmuştü.
Bana kliple ilgili gelen belgeleri okurken klip cekimlerinin yarin başladigini farkettim. Klip şöyleydi:
Eger başrol degisirseki joon buyuk ihtimalle degistirecektir yinede ben soyle anlatayim.
Önce ben çıkıyorum. Büyük bir labirentte koşarak birisinden kaçiyorum(kim oldugunu bende bilmiyorum.) Yanlis anlamadiysam gece oluyor bu olaylar. Benim ustumde guzel bir elbise var ama yirtilmis ve saclarim bozulmus cunku o adam beni kacirmis sonra joon geliyor ve benim. Ismimi bagiriyor beni bulabilmek icin labirentin icinde kosuyor. Bu arada joon ve ben sevgiliyiz... bende ona bagiriyorum neyse klibin en sonunda joon beni buluyor ama o adam benim kafama silah tutup joou tehtit ediyor. Joon adama benim yerime onu oldurmesini soyliyor-klasik senaryo -.- - adam beni birakip tam joona yaklasirken ben yerden bir tahta parcasi aliyorum ve arkadan adama vuruyorum adam kanlar icinde yere dusuyor ve ben ona oylece bakarken joon bilegimden tutup kosmaya basliyor biraz kostuktan sonra labirentten cikip cok muhtesem bir yere giriyoruz(senaryoda oyle yaziyor) ama benim kiyafetlerim ve saclarim duzelmis joonunda ustunde cok guzel bir gomlek oluyor sanki büyülu bir kapidan gecmis gibi. Bulundugumuz yerde ay isiginin denizle bulustugu cicekler ve cok guzel isiklarla suslenmis bir bahceydi. Joonla once dans ediyoruz sonra beni opuyordu ve klip orada bitiyordu.
aslinda joonla ilgili dusuncelerim dun baya degismisti artik ondan nefret etmiyordum en azindan.
Bugun bir isim olmadigi icin eve erken gidecektim tam kapidan cikarken seungho arkadan bana seslendi
"Sarang!"
aslinda elimde olsa duymamis gibi yapardim cunku dunku sozleri beni cok kirmisti. Ama dondum ve
"Efendim?" Dedim
"Zamanin var mi?"
"Tabi neden?"
"Bir seyler icmek ister misin? Sana soylemem gereken bir seyler var"
"Tamam, bir kafede oturabiliriz"
Seung ho yla sirkete yakin ve cok guzel bir kafeye gitmistik.
Garson gelip ne istedigimizi sordugunda sicak cikolata istedigimi soyledim sonra o da aynisindan istiyorum dedi.
Normalde olsa bu hosuma giderdi yani seunghoyla bir kafede sicak cikolata icmek muhtesem bir sey ama benden hoslanmadigini duydugum icin icten ice cok uzuluyordum. Tabiki ben hep hayal kurardim ama davranislari en azindan biraz da olsa bana umut vermisti...
"Soylemek istedigin sey nedir?" Dedim
"Ee.. sey sanirim dun joon la konusmalarimizi duydun ama yanlis duymus olabilecegini dusunuyorum yani aslinda sen dogru duydun ama benim asil soylemek istedigim sey o degildi.dediklerimden bir sey anladin mi?"
Dedi endiseli bir suratla
Cok kucuk bir gulumsemeyle cevap verdim
"Evet anladim. SeungHo benden hoslanmaman sorun degil. Yani aramizda boyle bir iliski olamaz ve zaten yokta. O yuzden kafana takma"
"Hayir hayir anlatamiyorum... ben ... sen-"
"Sicak cikolatalarinizin yaninda yiyecek bir sey ister miydiniz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
♡My Life After MBLAQ♡
FanfictionYetimhanede büyümüş, çatı katında bir dairede yaşayan ve geçimini sağlamak için her türlü işe başvuran, arada bir umutsuzluğa düşse de her zaman mutlu olmanın bir yolunu bulmayı başarabilen, gerçek aşka inanmayan Han Sarang'ın JTune'da işe başlaması...
