(Medyadaki fotoğrafı çok hoşuma gidiyo Jongin'in 💙)
**Jongin'in bakış açısı**
Bazen hayat ölmenize izin vermez, çünkü ölüm kurtuluştur fakat dünya sizden öcünü almadan bırakmayı kabul etmez....
Yaşamak mı ? Yaşamak gerçekten ilginç, dünya gerçekten ilginç.
Tanrıya şükrettiğim çok zaman oldu, Soo'yu bana verdiği için, yanımda olmasına izin verdiği için ama tanrı beni sevmiyor mu? Beni anlamıyor mu? Bu sefer gerçekten ölmek istiyorum neden hala yaşadığımı hissediyorum? Neden hastane kokusu burnumda? Neden hiçbir yer Soo gibi kokmuyor? (Babam böyle pasta yapmayı nerden öğrendi? Södlşdödpwöf)
**Kyungsoo'nun bakış açısıyla**
Kapının çaldığını duyduğumda ayağa kalktım, Jongin gözleri baygın bir şekilde içeri girdiğinde içtiğini anlamıştım onu bu kadar uzun süre görmemek kötü hissettirmişti yanına gitmek istediğimdeyse Tao beni oturtmuştu.
Tao'ya baktım
-Tao yanına gidemez miyim çok kötü görünüyordu?
-Soo ağlayacak gibi bakmayı kes yanına gidersen yelkenleri indirmiş olursun
Yavaşça kafamı sallayıp önüme döndüm, birkaç dakika sonra bir ses geldi kendime engel olamayıp hızla yukarı çıktım Jongin'in odasına girdiğimde orada yoktu hızla lavaboya koştuğumda kapı kilitli olduğu için açamadım. Kapıya vurdum bağırdım en sonunda tornavidayı alıp kapıyı açtığımda gördüğüm şeyle kalbimin durduğunu hissettim benim Jonginim benim yüzümden kanlar içindeydi ve o lanet olsun intihar mı etmişti ?
-TAO L-LANET OLSUN A-AMBULANS ÇAĞIR O-ONUN ÖLMESİNE İZİN V-VEREMEM TAO LÜTFEN Y-YAŞASIN
Ambulans gelip Jongin'i aldı peşlerinden koşup Jongin'in yanına bindim yatıyordu sedyede kollarındaki kanamayı durdurmaya çalışıyorlardı, çok kan kaybetmişti.
Tanrım sana fazla dua etmem senden fazla bir şey istemem fakat ne olur onu benden alma Jongin'i benden alırsan ben ne yapacağımı bilemem Tanrım lütfen...
Hastaneye geldiğimizde hızla Jongin'e serum takıp kan takviyesi yaptılar. Onu bu hale getirdiğim için tekrar kendimden nefret ettim.
Ellerini ellerimin arasına aldığımda her zaman sıcak olan ellerinin buz gibi olduğunu farkettim gözlerim tekrar dolmuştu işte, daha fazla dayanamayıp ağlamaya başladım
-Jongin-ah lütfen uyan olur mu? Beni bırakma Jongin-ah ellerimi ısıtmana ihtiyacım var. Bugün sana öyle söylediğim için üzgünüm sevgilim sadece uyan olur mu....
Mırıldanmaya devam ederken yavaşça gözlerimi kapattım ona ihtiyacım vardı gitmesine izin veremezdim.
**Jongin'in bakış açısıyla**
Gözlerimi açmakta çok zorlanıyordum göz kapaklarım açılmamak için direniyordu resmen, kendimi biraz daha zorlayıp göz kapaklarımı açmayı başardığımda gözüme çarpan ışıkla yüzümü buruşturdum, gözlerim ışığa alıştığında bakışlarımı etrafta gezdirmeye başladım. Hastanedeydim, elimi kaldırmaya çalıştığımda gözlerim aşağıya kaydı...
Minik Soo'm... Benim bebeğim. Baykuşum. Herşeyim. Uyuyordu küçüğüm çok sevimliydi göz kapakları titriyordu ve burnu kızarıktı ayrıca gözlerinin etrafıda şişikti ağladığı o kadar belliydi ki...
Onu bırakıp gitmeye çalıştığım için kendime tekrar lanet ettim, onu arkamda bırakmaya nasıl cüret etmiştim elimi zorla kaldırdığımda bileğimdeki sargıları gördüm canım acımıyordu, sadece biraz başım dönüyordu. Zorlukla kaldırdığım elimi Soo'mun saçlarına koydum ve okşadım bu yumuşaklık hissi beni huzurlu hissettirmişti.
Birden hıçkırık sesiyle kendime geldim, Soo bana bakarak ağlıyordu, çatallaşmış sesimle konuşmaya başladım
-Bebeğim ağlama gitmedim ben burdayım Soo salağın tekiyim ama burdayım sevgilim
-S-senin öleceğini s-sandım çok korktum J-jongin
-Seni bırakıp gitmeyi düşündüğüm için üzgünüm meleğim çok özür dilerim tamam mı? Sadece ağlama bebeğim bana sarılmak ister misin ?
-E-evet
-Gel buraya ama koluma dikkat et tamam ??
Yavaşça yanıma gelip başucuma oturdu, bana sarılmak için eğildi gözlerini gözlerimden ayırmıyordu
-Bir daha gözlerini göremiyceğimi düşünmek ne kadar korkuttu biliyor musun? Sen beni bırakıp gitseydin, emin ol bende gelirdim Jongin. Bunu sakın bir daha bana yapma tamam mı
-Yapmıycam Soo'm yapmıycam
Bana sıkıca sarıldığında huzura erdiğimi hissettim burukça gülümseyip ona daha çok sokuldum bu küçük kollar beni öyle mutlu ediyordu ki onları bırakma düşüncesi nasıl aklıma geldi hala bilmiyorum. Pişmanım evet ama belkide böyle olmasaydı Soo'mu daha çok üzecektim, daha çok ayrı kalacaktık kim bilir? Sadece Soo'ya gerçekten aşıktım ve korkuyordum onun elimden gitmesinden çok korkuyordum. Sessizce mırıldanmaya başladım
-And baby, you're all that I want
Ve bebeğim tüm istediğim sensin
When you're lyin' here in my arms
Sen kollarımda uzanıyorken
I'm findin' it hard to believe
İnanmakta zorlanıyorum
We're in heaven
Cennetteyiz
And love is all that I need
Ve tüm istediğim aşktır
And I found it there in your heart
Ve onu senin kalbinde buldum
It isn't too hard to see
Görmek çok zor değil
We're in heaven
Cennetteyiz
Cennetteyiz Soo cennetim sensin meleğim.**Jongin'in bir şey yapıp Soo'yu kırmaması dileğiyle sizi seviyorum cennetim sizsiniz 💙 (şarkı bryan adams-heaven güzel bir şarkı dinlemenizi tavsiye ederim) görüşürüüz ^.^**

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Forever You
RomansaKyungsoo kendisini kardeşi olarak gören aile dostlarının oğlu Kim Jongin'e aşıktı. ................................................................................. Jongin kendisini abisi olarak gören aile dostlarının oğlu D.O Kyungsoo'ya aşıktı.