6

202 22 2
                                    

Devran'dan

Kapıyı açtığımda odamın ortasında duran korkmuş bir şekilde bana bakan o kızı gördüm.Son bir kaç gündür sinirlerimi bozan kızdı.Bu sefer gerçekten haddini aşmıştı.Benim evimde benim odamda ve benim eşyalarımı karıştırıyordu.Buda benim canımı oldukça sıkmaya başlamıştı.

Gözlerinin içine baktığım da ne kadar korktuğunu görebiliyordum.Bencede korkmalıydı çünkü bana bulaşmakla hiç akıllıca davranmamıştı.Belkide ona kendimi daha açık bir dille anlatmalıydım.

Odaya girdiğimde geri adım attığını gördüm.Biraz daha hızlanıp yanına geldiğimde kolundan tuttum.Kolunu çekiştirmeye başladığında kolunu daha da çok sıktım.Yardım ister gibi bir şeyler zırvaladığında kolunu ittirip onu odadan çıkardım.Ağlama sesini duyduğumda biraz daha hızlı hareket edip sendelemesine rağmen onu sürüklemeye devam ettim.Kardeşimin bağırmalarını duyduğumda kapının önüne gelmiştik.Kapıyı açıp onu dışarı fırlattığım da kapıyı da suratına kapattım.

Ne olduğu ve ne yapacağı umrumda bile değildi odama gelip eşyalarımı karıştıramazdı.Onu bir kere uyarmıştım ve ben sadece bir kere uyarırdım.Bunu o bilmiyor olabilirdi ama şimdi nasıl olsa öğrenmişti.Sadece ona değil Bahar'ada kızgındım yabancı birini nasıl evimize sokardı.

Arkamı dönüp Bahara baktığım da şaşkın gözüküyordu.Belki de hala neler olduğunu anlamaya çalışıyordu.Kızgınca ona bakmaya devam ettiğim de "O kızın benim odam da ne işi var!"dedim.

"Ben senin odanda olduğunu bilmiyordum.Benden lavaboya gitmek için izin istedi sonrada senin odana gitmiş.Gerçekten bilmiyordum."dediğinde inandırı olmaya çalışıyordu.

"O kız bir daha bu evden içeri girmeyecek Bahar anladın mı?"dediğimde gözleri dolu bir şekilde kafasını salladı.

Onun bu haline dayanamıyordum.O benim hayatta tek güvendiğim insandı ve en değerli varlığımdı.

"Şşt!Gel buraya."deyip onu kollarımın arasına aldım.Ağzından bir hıçkırık kaçtığında gülümsedim.

"Yapma çünkü senin tek gözyaşının akmasına bile dayanamam."

"Özür dilerim"dediğinde yüzüme bakmak için kafasını kaldırdı.Gözlerinin içine baktığım da bu hayatta ondan başka kimsem olmadığını anladım.

"Boşver takma kafana."deyip alnını öptüm.

Kollarımı çözdüğümde odama doğru yöneldim.
Kapıyı açıp içeri girdiğimde herşey yerli yerinde mi kontrol ettim.Gözüme çarpan bir değişikli olmadığında kendimi yatağa attım.Gözlerimi kapatıp nefesimi bıkmış bir şekilde dışarı bıraktım.

Gerçekten bu kızda deli cesareti vardı.Benimle daha fazla uğraşırsa haddini bildirecektim.Bunları sonra düşünmeye karar verip yataktan kalktım.Biraz soğuk duş almak kafamın dağılmasını yardımcı olurdu.Üstümü çıkarıp suyu açtığımda soğuk suyun vücuduma vurmasına izin verdim.Su bütün gerginliğimi alırken başımı geriye atıp elimi yüzüme kapattım.Banyodan çıktığımda yine eski düşüncelerime döneceğimi bildiğim için suyun keyfini çıkardım.

Duru'dan

Gözyaşlarımın tamamen kuruduğuna emin olduğumda kapıyı çaldım.Yüzümde sahte bir gülümse oluşurken kapıyı annem açtı.Meraklı gözlerle bana bakarken "Noldu kız beğendi mi tatlıları?"dedi.

"Beğendi,hem çok beğendi."dediğim de tatmin olmuş bir şekilde mutfağa geçti.Bende hızlı adımlarla odama giderken gözyaşlarımı engellemeye çalıştım.Odama girip bir an önce akmalarını istiyordum.Odanın kapısını açtığımda kendimi yatağa attım.Kafamı kollarımın üstüne koyduğumda gözyaşlarımın akmasına izin verdim.

On dakika boyunca ağladıktan sonra biraz rahatlamıştım.O çocuktan nefret ediyordum.Beni hayvan gibi çekiştirip dışarı atmıştı.Bu yaptığı aklıma gelince koluma baktım.Biraz kızarmış ve morarmıştı.Canımın ne kadar yandığını hatırlayınca elimin tersiyle gözümü sildim.Hayvan!göstericem sana gününü bu iş burada bitmiyecek.

Odasından aldığım bileklik aklıma geldiğinde elimi cebime attım.Bilekliği cebimden çıkardığım da incelemeye başladım.Gümüş bir bileklikti.Üstündeki Deniz yazısında elimi gezdirdiğimde kim olduğunu merak ettim.İlk gördüğümde aklıma sevgilisi olabileceği gelmişti ama belkide kendi ismiydi, bilemiyorum.Yataktan kalkıp bileklığı çalışma masamın üstüne koydum.Masamın üstünde kitaplarımı gördüğüm de aklıma ders çalışmam gerektiği geldi.Son zamanlarda biraz boşlamıştım.Hem Erdem'le de aram bozuk gibiydi yani ders çalışma işi bana kalmıştı.Hangi dersleri çalışacağımı ayarlayıp masama oturdum.

Bir iki saat ders çalıştıktan sonra -tabi yemek molası vermiştim-kendimi yatağıma tekrar attım.O kadar yorgundum ki hemen kendimi uykuya bıraktım.

~

Hayır uyanmak istemiyorum.Lütfen bana seslenmeyi kes!Kulağımı kemiren ses tekrar duyulduğunda istemeye istemeye gözlerimi açtım.

"Abla okula geç kalıyorsun ?"yine mi Ece bir sabah beni rahat bırak ya!

"Ya benim alarmım var.Bırakta beni uyandırma işini o yapsın!"dedim anlaşılmaz bir sesle,umarım beni anlamıştır.

"Alarm çaldı bile ama sen yine uyanmadın."

"Ne!"deyip hemen yatakta doğruldum.Uzanıp telefonu mu elime aldığımda alarmın on dakika önce çaldığını gördüm.Ha bir de iki cevapsız arama vardı.Tabiki Defne aramıştı.Zaten beni arayan kısıtlı kişiler vardı.Defne ve Erdem.

Telefonu tekrar yere attığım da üstümü giymek için yataktan kalktım.Bu arada Ece'de odamdan çıkmıştı.Hemen dolabı açıp okul kıyafetlerimi giydim.Masanın üstündeki bilekliği aldıktan sonra saçımı yapıp evden çıktım.Asansöre ilerlediğimde karşılaşmamamız için dua ettim.Asönser geldiğinde açıp içine bindim.Dualarım kabul olmuştu ve karşılaşmamıştık.Dış kapıyıda açtığım da okul servisinin beni beklediğini gördüm.Neyse ki servisi beklemek zorunda kalmamıştım yoksa soğuktan donardım.Atkımı biraz daha kendimi sardıktan sonra servise ilerledim.Servise bindiğimde boş bir koltuğa oturup kulaklıklarımı çıkardım.Yaklaşık beş müzik dinlediğim de okula gelmiştik.Okul bizim evden çok uzak değildi.Hatta evimize yakın tek liseydi.

Servisten indiğim de bana doğru gelen Defneyi gördüm.Nefesimi dışarı üflerken yanıma gelmişti.

"Günaydın senin ki yukarı da seni bekliyor ?"

"Benim ki ?"diye sorduğum da aklıma Batuhan'ın gelmesi uzun sürmemişti.

Defne bana gözlerini devirirken "Tamam."deyip merdivenlerden yukarı çıkmaya başladım.Defne'nin de peşimden geldiğini tahmin edebiliyordum.Okulun içine girdiğim de kantinden bana doğru gelen Batuhan'ı gördüm.Yanıma geldiğinde"Günaydın canım."deyip yanağımı öptü.Bu hareketine karşı kafamı geriye atmak istedim ama yapmadım.Ben de ona günaydın dediğim de elimi tutup beni kantine götürdü.Elimi çektiğim de bahçeye çıkmak istediğimi söyledim.Kantinde oturup herkesin bizi izlemesini istemiyordum.Gerçi bahçede de izlenicektik ama daha az dikkat çekerdik.

Bahçeye çıktığımız da Defne bizden biraz uzakta bizi bakıyordu.Erdem ortalarda yoktu. Galiba gerçekten bana küsmüştü.

"Çıkışta bir yerlere gidelim mi ?"Batuhan'a döndüğümde "Bilmiyorum bakarız."dedim.

"İyi peki sen bilirsin."dediğinde Defne'nin kenarda bana kaş göz işareti yaptığını gördüm.Ne var der gibi kafamı salladığım da kapıyı işaret etti.Dönüp kapıya baktım da bize doğru gelen o çocuğu gördüm.Gözlerimi büyüttüğüm de kalp atışlarım da hızlanmıştı.Yüz ifadesine baktığım da hiç de iyi bir şey için gelmediği belliydi.

Devran&Duru

Benim Rolüm SensinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin