Selin'den..
Daha fazla olay yaşamamak için sıradan çantamı alıp omzuma taktım. Biraz daha durursam kesin gene kavga çıkacaktı en iyisi eve gidip uyumak.Sınıftan çıkıp bahçeye indim.Tam kapıdan çıkarken "daha okul bitmedi dışarı çıkamazsınız küçük hanım"diyen Bekçiye ters bir bakış atıp "çıkabilirmiyim diye sormadım zaten şimdi çekil önünden"diyerek onu ittirdim.
Arkamdan bağırmasını duymayarak eve doğru ilerlemeye başladım.16 dk yolun sonunda eve vardım.Her zamanki gibi botlarımı bir köşeye bırakıp üzerimi değiştirmeden yatağa atladım.
Sırt üstü yatarak gözlerimi kapadım.Akşam bara gideceğim için biraz uyumaktan bişey olmazdı.Telefonumun çalmasıyla uykumun içine olması bir oldu. Telefonu alıp arayana bakmadan "ne var lan" diye bağırdım."nerdesin sen saat 21:00 oldu hanfendimiz hala uyusun hemen buraya gel" ve dıd dıd sesi. Oha ben o kadar saat nasıl uyumuşum.Yataktan kalkıp üstümü silkeledim.Üzerimi değiştirmeden salona fırlattığım çizmelerin alıp ayağıma geçirdim.
Uyuduğum için yemek yemeye vaktim kalmamıştı bu yüzden cebimdeki sigarayı çıkartıp yaktım.Kapıyı kitleyip bara doğru yol aldım.Barın kapısını gelince elimdeki sigarayı atıp izmaritini ayağımla söndürdüm.Bar tezgahına ulaştığım zaman Ahmet ağabey yanıma gelip "sonunda teşrif ebildiniz" dedi.omuz silkip "uyuyakalmışım" dedim. "Neyse tamam şimdi işinin başına" deyip bar taburesindeki önlüğü bana fırlattı.Attığı önlüğü yakalayıp üstüme geçirdim.Her zamanki gibi siparişleri götürdükten sonra mola vermek için bar taburesine oturdum.Olmazsa olmaz sigaramı çıkarıp içinden bir dal alıp yaktım.Sigaram bitince tekrar işe koyuldum.Saat 01:00 gelince üstümdeki önlüğü çıkarıp bar taburesi ne koydum.masaları da düzelttikten sonra ceketimi giyip dışarı çıktım.
10 15 dakikalık yolun ardından evime vardım.Anahtarı çıkarıp kapıyı açtıktan sonra koltukta uzanan bir adet Alp gördüm.
Kapı sesi ile uyanmış olacak ki gözlerini açıp "selam fıstık"dedi.Alp yerinde başka bir erkek olsaydı fıstık dediği için yumruğu suratına yemişti ama Alp olduğu için bir şey demedim. "yorgunum yatıp zıbarıcam o yüzden sessiz ol" deyip odama girdim ardından da Alp girdi. "Zaten ben de gideceğim yarın okula gelmeyeceğim haber vermek için gelmiştim" "arayıp söyleseydin ya akıllı". "yürüyüş oldu işte neyse ben gidiyorum". "iyi siktirgit" deyip kafamı yastığa gömdüm. Daha sonra kapının açılıp kapanma sesi geldi.Böylece Alp in gittiğini anladım.Telefonumu elime alıp sabah için alarm kurdum daha sonra da uykuya daldım.°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°°
Alarmın boktan sesinin odayı doldurmasıyla uyandım.
Tuvalete gidip işlerimi hallettikten sonra dolabımı açıp değişiklik yaparak askılı çiçekli şort tulumu mu çıkardım. Şimdi diyeceksiniz psikopat kız sadece siyah renkli kıyafet giyer bence çok saçma gerçekten psikopat,sadist,kötü biriysen illada siyah giymek zorunda değilsin.Kıyafetlerden değil davranışlardan nasıl biri olduğunu gösterirsin.Herneyse kahverengi botlarımıda giyip ruj ve eyeliner çektikten sonra gözlüklerimi takıp dışarı çıktım.
Okula girdiğimde gene bütün bakışlar bana dönmüştü.
Ama benim dikkatimi çeken 5 kişilik gruptaki siyah gözlerdi.Birkaç saniye bakıştıktan sonra güldümsedi. Daha dün benden dayak yiyen kendisi değilmiş gibi gülümsiyo. Kafamı önüme çevirip okul kapısına ilerledim.
Sınıfa girip dün oturduğum sıraya geçip oturdum. Sınıftakileri incelerken zil çaldı.Yavaş yavaş herkez sınıfa girdi daha sonrada hoca sandığım kadın.Herkez salak gibi ayağa kalktı tabi ben hariç.Hoca bana tip tip baksada birşey demeden yerine oturdu "oturabilirsiniz çocuklar " dedi ve bana dönerek "yeni öğrencisin galiba kendini tanıtır mısın?"dedi
Ayaklarımı sıraya uzatıp hocaya bakarak "hayır" dedim ve gözlerimi kapattım.
45-50- yaşlarındaki hoca daha anca kendine geldiğinde "bu ne saygısızlık indir çabuk ayaklarını terbiyesiz"diyince "sen bu yaşında götünü zor kapatan etek giyince terbiyesizlik olmuyoda ben ayağımı koyuncamı batıyo" hoca renkten renge girerken "çabuk müdür beyin odasına yürü" deyip kolumdan tutup kaldırmaya çalıştı.Dediğim gibi çalıştı sonuç sıfır.
"Bence müdür beycik beni görmek istemez şimdi çek o elini yoksa çekeceğin elin olur mu bilmem".
Hoca korkudan elini hızla çekip masasına oturup ders anlatmaya başladı.Bende eski pozisyonuma döndüm.
5-10 dk sonra kapı tıklatılmadan açıldı.İçeriye Bora denilen çocuk girdi. Hoca hiçbirşey demeden dersini anlatmaya devam etti.Demek ki bu çocuktanda korkuyorlar................................................................
Bora'danBizimkilerle bahçede oturup konuşurken bahçedeki herkes birden susup kapıya bakmaya başladıkları zaman bende kimin geldiğini görmek için arkamı döndüğümde tanıdık mavi gözlerle karşılaştım.Birkaç saniye bakıştıktan sonra gülümsedim.
Kız beni takmayıp okula doğru yürüyüp içeri girdi.
Bu kızı tavlamam biraz zor olucaktı ama ben her kızın bakıpta bıkmadığı herkesin hayali olan çocuktum o yüzden sadece birkaç güzel lafla tavlava bilirdim.
Zaten bu kız bana bakmazsa öyle birşey yok tabide bir ihtimal bakmazsa Ege malına hiç bakmazdı.
Düşünceleri bi yana bırakıpBabamın teslim edilmesi gereken malların adreslerini attığı mesaja bakıp okuldan çıktım. Siyah porsche me atlayıp adrese doğru sürdüm.
Malları teslim ettikten sonra tekrar okula döndüm.
Sınıfın kapısına gelince tıklamadan içeri girdim hoca bile bakmadan yerime yani Selin'in yanına oturdum.Bana 'hayırdır sen' bakışı atarken "burası benim yerim sıkıntı varsa başka yere geç"dedim.
Bana alayla bakıp "hadii ya sanki dünkü dayak yiyen sen değilsin "dedi.
"Herneyse dünü unutup herşeyi baştan alalım ben Bora merak etme senin yemem "dedim sırıtarak.
"Hem ukalâ hem salak te allahım ya"dedi.
"İnsan gibi konuşuyoruz şurda düzgün cevap versen olmuyo mu"dedim. İddaa işi almasa dalmıştım da neyse.
"Oo sen insandamı olabiliyosun" dedi dalga geçerek.
Sinirden kaslarımdaki damarlar çıkmaya başlayın "hophop sakin ol sadece eğleniyodum herneyse bende selin "gülerek.
Altımda inlerkende ben senle eğleneceğim. "Birşeymi dedin duyamadım " "yoo tanıştığıma sevindim"dedim. "Keşke bende sevinseydim" dedi ve başını sıraya koydu.