Selin'den
Yemek yerken birinin "aşkım" diye cırlamasıyla başımı o yöne çevirmemle çakma sarıyı görmem bir oldu ve hemen arkasından Ege'yi . Bunların ne işi vardı burda şimdi.Bora tam birşey demeye hazırlanıyordu ki Alev gelip Bora'nın kucağına oturdu ve " bu sürtükle ne yapıyorsun" dedi. "Sen kime sürtük diyosun lan kevaşe " diyerek Alev e doğru yeltendim ama Ege gelerek beni tuttu "kızlar sakin olun ' bana dönerek " sevgilileri yalnız bırakalım istersen bizde başka yerde yemeğe devam ederiz " tam cevap vericektim ki Bora kucağındaki Alevi itip ayağa kalktı " Alevle ne bok yiyorsan ye Selin benimle" dedi ve kolumdan tutarak restorandan çıkardı. Arabaya bindirdi ve kendide bindi. Ona dönerek "ne yaptığını sanıyorsun sen sevgilinin yanına gitsene" dedim sevgiline vurgu yaparak.
"Sevgilim olarak görseydim şuan yanımda sen değil o olurdu" dedi.
Bu alttan alttan banamı yürüyo ? "Ne demek istiyorsun " dedim. "Ne anlıyorsan bence gayet açık bir şekilde söyledim " dedi. "Dediğin gibi sence fakat benim anladığım şekilse yanlış yoldasın söyleyeyim " dedim. "Yanlış olduğunu bildiğim yolda yürümem zaten bunun için birinden fikir almama gerek yok "dedi. Uzatırsam uzatacağını bildiğim için daha fazla birşey söylemedim ve cama doğru yaslandım. Arabanın durmasıyla etrafa baktım ve evimin önüne geldiğimizi anladım. Tam çıkarken "yemeğe başka bir ara devam ederiz " dedi . Cevap vermeden arabadan indim. Anahtarlarımı bulup kapıyı açtım ve içeriye girdim. Bugün yeterince yorulmuştum. Akşamda çalışacağım için her zaman ki gibi uyumaya karar verdim.Ege'den
Lanet olsun. Nasıl o piçle giders nasıl .
Alev bana dönerek "hep senin yüzünden senin o aklına bakmasaydım bunlar yaşanmayacaktı " dedi. Ahh bu kız susmazsa sinirimi ondan çıkaracaktım. Sinirle Alev'e dönüp "kapat o çenenide Bora'yı elinde tutmaya bak " dedim ve restorandan çıkıp arabama bindim.
Bu kadar kolay olmayacaktı. Selin eninde sonunda benim olcaktı. Ya zorla ya rızasıyla ...