- Bölüm 1 'Tanışma' -

5.5K 372 69
                                    

Yüzüme vuran güneş, sesi her saniye yükselen alarm ve yol çalışması yapan iş aletlerinin sesi ile uyandım. Yorgun adımlarla yatağımdan kalktım. Yine bir sürü suçlu beni bekliyordu.

Bu insanların derdi neydi bilmiyorum ama her gün akıl almaz suçlarla karşılaşıyordum. İnsanlar ne yapıyordu? İnsanlık nereye gidiyordu hiçbir fikrim yok açıkçası. 

Bu gün beni bekleyen suçların yanı sıra bir de yeni iş ortağım ile tanışacaktım.

Oh Sehun.

Emniyet amirinin yeğeni... Onu tanımadan geldiği mertebeyi eleştirmek istemiyorum. Umarım her şey yolunda gider ve karşıma sırf torpil ile komiser olmuş biri gelmezdi. Çünkü iş ortağım demem diğer yarım dememdi. SonuçtaVaktimin çoğunu hatta nerede ise hepsini onunla geçirecektim. Önceki iş ortağım Bayan Minhee aklıma geldiğin de ve salonda ki masamda duran fotoğrafımız gözüme çarptığın da kendimi üzülmekten başka bir şey yapamazken bulamadım.

Bayan Min Hee... 

İş ortağım, hayatımın yarısı, dostum ve benden hoşlanan saygı değer komiser. Benim için ölmesini asla istemedim. O gün yaptığım hata asla affedilmezdi ama o beni affetmişti. O kollarım da... 

Nefesim kesildiğin de banyoya yönelip üstümdekileri yavaşça çıkarttım. Ilık bir duş aldıktan sonra bütün yorgunluğumun gittiğini hissetmiştim. Vaktimin azaldığını görünce hızlı adımlarla aşağıya mutfağıma ilerledim ve dolaptan aldığım süt ve mısır gevreği ile kısa bir kahvaltı yaptım. Son olarak etrafı hızlıca topladıktan sonra evden ayrıldım. Arabama binip ezberlediğim yolda yavaşça ilerledim çünkü sayın iş ortağımı görmek istemiyordum.

Minhee'nin yerini doldurmasını istemiyordum. Ne kadar yavaş olsam da sonunda o büyük binaya ulaşmıştım. İstemeyerek arabadan indim ve girişe doğru ilerledim. Bana selam veren polis memurlarına gülümseyerek odama ilerledim. Her gün 3 kat merdiven çıkmak zordu fakat o asansöre asla binmezdim. Kendi odama geçtiğim de bir polis görevlinin beni müdürümüz Joonmyeon'un çağırdığını söyleyerek odamdan ayrıldı.

Yes! Dakika bir gol bir!

Tanrım sabah sabah bu adamın ne işi var benimle?!Ağır adımlarla müdürümüzün ofisine doğru ilerledim ve önüne geldiğim de yavaşça kapıyı tıklatıp içeri girdim. Müdürümüze ekip olarak Suho derdik.

Bay Suho beni görünce yüzüne kocaman bir gülümseme ekledi ve beni yanına davet etti. İleri doğru adım attığım da krişin gizlediği koltukta kül rengi saçlı birinin oturduğunu gördüm. 

"Ah Luhan "

"Buyrun Müdürüm. Neden çağırdınız beni"

" Seni yeni ortağın Sehun ile tanıştırmak istesim. Oh Sehun" 

dediğin de kül rengi saçlı adam ayağa kalktı ve bana döndü....

"Merhaba Bay Lu."

He's MineHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin