Sabah sessiz odanın içinde bangır bangır çalan alarm ile gözlerimi yavaşça açtım. Nerede olduğumla ilgili bi an karışıklık yaşasamda hatırladım. Üzerimdeki pikeyi kaldırdım ve üzerime çarpan soğuk havayla bi an irkildim hâlâ yaz ayındaydık zaten okul başlayalı çok az olmuştu. Ağır adımlarla odamdaki banyoya doğru ilerledim.
Suyu açıp sıcak ayara gelmesini beklerken telefonu elime aldım ve şarkılarıma bakarak rastgele bir tanesini açıp üzerimdekileri çıkararak banyo yaptım.
Banyom bittiğinde bornozuma sıkıca sarılarak odamın kapısını açtım. Valizimi açarak bir iç çamaşırı alıp giyindim. Dolabımdan okul kiyafetlerimi de alarak üzerime geçirince saçıma sarılı havluyu çıkardım. Makyaj masamın üzerinde benim için alınmış düzleştirici, maşa, kurutma makinası, tarak ve bir kaç parça makyaj malzemesine baktım. Bazı şeyleri düşünebiliyordu demek ki. Uzanarak tarağı elime alıp masaya oturdum.
Saçımı yavaşça taradıktan sonra kurutma makinasını elime alıp kurutmaya başladım.
Bu süre zarfında hiç aynaya bakmadım çünkü yeterince fazla ağlamıştım ve göz altlarımın şiştiğine emindin. Saçım tamamen kuruduktan sonra bir kez daha saçımı taradım ve yavaşça başımı kaldırıp aynaya baktım.
Cidden çökmüş gibi gözüküyordum. Mavinin en parlak rengi olan gözlerim solmuştu göz altlarım şişmiş ve zaten beyaz olan tenim iyice kireç gibi olmuştu. Sarı saçlarım onlara zıtlıkla hâlâ capcanlı ve parlaktı.
Hemen kapatıcıyı gözlerime yedirdim. Ardından fondotenide yavaşça uyguladım. Göz kaleminide sürdükten sonra dudak balımını sürerek dudaklarımı canlandırdım.
İşte hazırdım. Boy aynasının karşısına geçip kendime bir kez daha bakıp annemin bana her zaman söylediği kelimeyi gözlerime bakarak tekrarladım.
"Bu hayatta ne olursa olsun dik dur. Kimsenin seni ezmesine izin verme ve o güzel gülüşünden kimseyi mahrum bırakma."
Mavi vanslarımıda ayağıma geçirerek aşağıya inip kahvaltılık bişeyler atıştırdım. Babam bana dönerek,
"Hadi ilk gün seni okula ben bırakayım."
Diyince başımla onaylayıp kapıyı açtım askıdan bana hazırlanan çantayı alıp koşarak arabaya bindim.
15 dakika sonra yeni hayatımın yeni okulundaydım. Bahçe kapısından meraklı gözler eşliğinde girerek müdürün odasına bulup kapıyı tıklattım.
"Gir."
"Merhaba hocam ben Kumsal KAYA yeni öğrenci..."
"Aa evet buyur Kumsalcım haberim var."
"Hocam ben hangi sınıfta okuduğumu öğrenmek için geldim ama ??"
"Evet kumsalcım senin sınıfıınn.. heh 11/e birazdan zil çalar iyi dersler."
"Saolun hocam iyi günler."
Diyip odadan çıktım. Hadi bakalımm kaçıncı kat?? Tam önümden geçen oldukça sempatik çocuğu durdurdum.
"Aa şey merhaba ben yeni öğrenciyimde 11/e nerde??"
"Aa demek o şanslı yeni kız sensin 10/e bizim sınıf bi üst katta istersen götüreyim ??"
Yüzünde kocaman bi gülümsemeyle konuşunca yavaşça başımla onayladım. Ve yürümeye başladık. Sınıfa yaklaştığımızda yani 11/E yazısını gördüğümde zilde çalmaya başladı. Bana dönerek,
"Hadi gelsene hoca gelicek sana bi yer ayarlayalım."
"Peki ama boş yer var dimi ??"
"Var bi kaç tane hoca nereyi soylerse artık"
Diyince zorla gülümsedim ve sınıfa girdim. Arkamdan bayan bi hocada girdi ve bana bakarak,
"Merhaba canım galiba yeni öğrencisin bak en arkada yer var oraya geç ve bize kendini tanıt bakalım."
Diyip kocaman gülümseyince en arka sıraya baktım. Turuncuyu andıran sarı saçları vardı, onlara zıtlıkla yeşil gözleri bir çok şey anlatıyordu. Çantamı yanına koydum ve,
"Ben Kumsal KAYA annemin ölümünden dolayı buraya.."
Hafifçe yutkundum gelen gözyaşlarımı geri yollayarak devam ettim.
"Babamın yanına yerleştim derslerim yeterince iyi ve edebiyat dersini seviyorum."
Diyerek yerime oturdum. Yanına oturduğum çocuğa baktım o kadar büyük bi gülümseme vardı ki yüzünde bi an kıskandım o kadar gerçek gülemediğim için birşey söyliyceğini anladığımda çoktan ağzını açmıştı.
"Kumsaldı galiba bende Doruk eminim çok iyi anlaşıcaz."
***********************************
Merhabaa güzel olmuş mu?? tabi yeniyim çok bi beklentim yok ama bi amatöre göre güzel olduğunu düşünmenizi çok isterim umarım beğenmişsinizdir.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACI GERÇEK
Teen Fiction"Annem ve babam ben çok küçükken geçinemedikleri için ayrılmışlar. 16 yaşıma kadar annemin yanında büyüdüm ama bir kaç gün önce annem vefat etti çok akrabamız da olmadığı için babamın yanına taşınmak zorunda kaldım. Babam beni pek sevmez. Bende onu...