Ölüerle Dans Bölüm 1

506 47 84
                                    



Kumlar şehrinin asaletinde, sivri yontulmuş kara taşlardan kubbeleri olan kuleler karanlık gök yüzüne doğru yükselen sessiz yapıtların avlusuna toplanmış çürük bedenli boynuzlu yaratıklar Shai-ya'a için secde ediyordu. Shai-ya, her zaman olduğu gibi halkını selamlamak için taş balkona süzüldü. Hiç bir zaman güneş doğmayan bu gezegende daima parlayan tek yaratıktı. Tüm shynetahlar çirkin lanete bürünmüşken, tek güzel kalan bu yaratıktı. Böylece halk onu kutsal sayıp efendileri seçti. Soğuk bir süt gibi neredeyse şeffaf, bembeyaz teni taş zeminden dört metre kadar yukarı uzanan ince bedeniyle göz zevki sergiliyordu. Kıyafet giymedikleri için her daim bedenindeki güzellikleri sergileyen bu enfes varlığın, nefes aldıkça kabaran dolgun göğüsleri dikkat çekiyordu. Boynuzları yoktu fakat birer diken gibi iki yana fışkıran simsiyah kanatları güzelliğine hırçınlık katıyordu. Bir anime karakteri kadar yapısal, kocaman gözleri gök kuşağının tüm reklerini taşıyordu. Simsiyah uzun saçları denizde dalgalanan yosunlar gibi daima dalgalanırdı. Yüzüyle orantılı dudakları küçük kalkık burnu ile aydınlığa çıkmış çilek gibi parlıyordu. Pembe yanakları masumluk katarken, renkli gözleri yakınlık sergilerken, ince narin parmakları okşayıcıyken, bembeyaz ufacık göğüs kafesinin altındaki kalbi simsiyahtı. Derisinin altından bu belli oluyordu. Kalp şeklinde olan kadınsı yüzü kim görse aklına kazınıyordu. Ona tapıyorlardı. Mükemmel güzellikte olan bu dişil, halkına güzel haberi verdi. Düşüncesini fısıldadı sessizce. Rüzgar alıp götürdü her bir shynetahın kulağına. Sesi her zaman hayranlık uyandırırdı. O kadar yumuşak bir tonu vardı ki, sanki elle tutulurken her an kırılabilecek hissi veriyordu. Can kulağı ile dinlenmek istenilecek, daha fazla duymak için peşinden gidilecek türdendi.

Ay ışığı altında karınca gibi sürü; her birinin kap kara gözlerinde parlamaya başlayan umut, bir güzelliği yalakama tutkusu ateşlenmişti. Shai-ya'nın mesajı şöyleydi.

"Vampirlerden güzelliklerini alabiliriz sevgili halkım. Hepiniz yeniden bu gezegenin en güzelleri olacaksınız. Yeni doğanlarımız ölümsüzlüğü tadıp, aynı bedende kalacak, çocuklarımızın çocuklarını göreceksiniz! Bundan sonra doğanlar olarak eşsiz güzellikte olacaksınız!"

Shynetahların ruh döngüsü üzerine, ölen bedenini bırakıp, yeniden başka bir bedende doğan, reenkarnasyonun dibini yaşayan ay gezegeni, sadece ayın etrafında dönen küçük bir gezegen olarak tüm gezegenlere hükmetmeye hazırlanıyordu. Etrafındaki kara delikler, solucan delikleri onların koruyucusuydu. Gelecekteki diğer varlıklar için de daima koruyucu olarak kalacaklardı.

Ve tüm shynetahlar boynuzlu başlarını havaya kaldırıp karanlık göz yüzüne uğultulu, hayvansı sevinç çığlıklarını yönelttiler. Dünya'ya geri dönüş vakti gelmişti. Geçitler açmak için kısa boylu çaylaklar yerlerini aldı.

***********

Göller cennetinin yemyeşil güzellikleri arasında açan kır çiçekleri ilk baharın habercisiydi. Finlandiya'nın gölleri... Ana karadan koparak teker teker uzaklaşır gibi görünen minik karaların etrafı gök yüzünü yansıtan bulutlu göllerle süslüydü. Bu göllerin tüm manzarasını gösteren Alpina tepesi bir çok ziyaretçiye kucak açardı. Özellikle gece yarısı güneşi bitimlerinde karanlığın kayboluşunda göllere yansıyan parlak güneş eşsiz bir muhteşemlik sergiliyordu ve şimdi bu güneşli parlak göllerin muhteşemliğini izleyen bir çift yeşil göz vardı. Güzel biçimli kedi gibi bu gözler parıltıları içinde barındırıyor, göllerin mavi yansımalarına meydan okurcasına derin bir yeşillikte parlıyordu. Hafif bir rüzgar esince yeşil gözlerin önüne bal-kahve yumuşacık saçlar savruldu. Narin beyaz bir el çekti saçları önünden ve o yeşil gözler ilk pınarlarını saldılar taze beyaz yanakların yüzeyine. Soluk pembe dudaklar aralandı; bir hıçkırık taştı havanın esintisine doğru.

Ölülerle Dans - III -Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin