Arabayı otoparka yerleştirdikten sonra arka kapıyı sessizce sürükleyip eve girdim. Etraf fazla karanlık değildi. Üst kattan gelen çalışma odasının ışığı etrafa loş bir hava katmıştı. Çantamı mutfaktaki sandalyeye koyup , buzdolabını açtım. Daha yeni Berkle yemek yemiştik ama üzgün ve kızgın olunca boğazımı bir türlü tutamıyordum. Buna rağmen fazla kilo almıyordum. Buzdolabının raflarına göz gezdirirken , babamın dün aldığı frambuazlı pasta dikkatimi çekti. Uzaktan çok güzel ve masum gözüküyordu ama mideye inince fazla kilo aldırabiliyordu. Bunu umursamayıp pastayı elime aldım ve tezgaha koydum. Köşede duran bıçakla pastayı kesip dilimi tabağa koydum. Diğer boş elimle de çantayı elime alıp odama çıkmaya başladım.Evimizin üst katı merdivenden çıkınca biri sağda biri solda olmak üzere iki koridordan oluşuyordu.Annem ile babamın yatak odası ve benim odam sağ taraftaydı. Babamın çalışma odasıyla kütüphanesi sol koridordaydı. Benim odam koridorun en başındaydı. Emre ise bodrum katında kalmayı tercih etmişti. Babamın çalışma odası ise koridorun en sonundaydı. Odama girip kapıyı kapattım ve elimdeki tabakla çantayı konsoluma bırakıp cebimden telefonumu çıkardım . Saat nerdeyse 12'ye geliyordu. Babam'ın hiçbir zaman bu kadar geç saate kadar çalıştığını görmemiştim. Bir terslik olduğunu düşünüp odada ayakkabılarımı çıkarıp koridora çıktım ve çalışma odasına doğru parmak uçlarımda yürümeye başladım. Kapı açıktı. Kapıyı tıklatarak içeri girip , babamın masasının önündeki koltuğa oturdum ve konuşmaya başladım : "Bir terslik mi var , hiç bu kadar geç saate kadar çalışmamıştın" diyip elimi masaya koydup masumca babama baktım. " Hayır , tatlım . Bir sorun yok sadece yarın çok önemli bir sunumumuz var. Ayrıca yarın bize Savaş'da yardım edecek. Bu işleri artık öğrenmesi lazım."diyip önündeki evraklara tekrar döndü. Kafamı evet derecesinde sallayıp ayağa kalktım ve içten bir sesle " Başarılar " diyip geldiğim gibi parmak uçlarımda tekrar odama yürümeye başladım.
Pijamalarımı giyip kendimi yatağa atıp , kollarımı kafamın altında buluşturdum ve Savaşı düşünmeye başladım. Yarın sunuma gideceğine göre okula gelmeyecekti.Bu olay beni görmemek için iyi bir bahaneydi . Olanları daha ilk günden söylemediğim için pişmandım elbette . Sonunda beni affedecekti ama ne zaman affedeceğine dair henüz bir fikrim yoktu. En uzun küslüğümüz en fazla üç gündü... Birbirimizden ayrı kalamıyorduk içimizden kesin biri özür diliyordu ve barışıyorduk.
Elime telefonumu aldığımda saatin gece 2 olduğunu farkettim. Pasta tabağını yatağımdan aldım ve yere koydum .Tabletimle oyalanırken saatin kaç olduğunu farkedememiştim. Yorganımı katlayıp masama koydum ve ışığımı kapatıp yatağıma yattım. Bugün Berkle çok güzel zaman geçirmiştik. Neşeli ve sevecen biriydi anında beni mutlu edip , güldürebiliyordu. Rüzgar her zaman başka insanlara karşı soğuk davranmıştı. Bende bu olaylardan önce herkesi küçük görüyordum ama Berki tanıdıktan sonra yanlış olduğunu anlayıp , iki günde kendime çekidüzen vermiştim. Bunları düşünürken göz kapağımın ağırlaştığını hissedip kendimi uykuya teslim ettim.
Uyandığımda saat 1'e geliyordu. Pofuduk patiklerimi ayağıma geçirip. Mutfağa doğru merdivenlerden inmeye başladım.
"Bir şeyler hazırlamamı ister misiniz?" Diye seslendi ellerini birbirine birleştiren yeni çalışanımız. İyi birine benziyordu içimden bunları düşünürken bir yandan da cevabımı verdim. " Soğuk sandivç 'e hayır demem doğrusu." diyip güldüm. Benden sadece biraz daha büyüktü hatta aynı yaşta bile olabilirdik." İsmin ne?" dedim , yumuşak bir sesle . Bir yandan da meyve suyumu yavaş yavaş yudumluyordum. " Merve , efendim." dedi elindeki sandivçi bırakarak. " Bana efendim demen gerekmiyor . Sanırım aynı yaştayız..." diyip göz kırptım. Bana doğru gülümseyerek " Evet ama ben lise 2 ye gidiyorum.Boş günlerimde de burada çalışarak para kazanmaya çalışıyorum. Annem 1 yıldır hasta , ona bakmak için çalışıyorum" dedi ve salamları yerleştirmeye başladı. Üzüldüğünü anlayıp kafasını dağıtmak için kendinede bir tane sandivç yapmasını söyledim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEK SEN
Teen FictionEĞER YANLIŞ KAPIYA GİRMİŞ BİR ANAHTARSANIZ ZORLAMAYIN KIRILIRSINIZ.