GİZLİ MAFYA

5.Bölüm "Mafya bozuntusu"

Multimedya da arabada çalan şarkı...

İyi okumalar...

Tokat atacağım kişi ünlü iş adamı ve mafya olan Adnan Karayel'in tek veliahtı Anıl Karayel idi.

Şimdi sıçtın kızım Sanem...

"Sanem Ateş. Söyle bakalım o kızı niye dövdün?"

"Seni ilgilendirseydi bilirdin Anıl Karayel!!"
İçime bir Demir Kara kaçmıştı.

"Sanem sana bir soru sordum adam akıllı cevapla!!"

"Tamam söyleyeceğim ama sen de sabah için özür dileyeceksin. Ayrıca bana sesini de yükseltmeyeceksin!!"

"Ben özür dilemem. Ayrıca ister sesimi yükseltirim ister yükseltmem!!"

"Sen bana bağıramazsın!!"

"Sende bana emir veremezsin küçük hanım!!"

"Küçük hanım senin... Neyse!"

"Sabah da aynı şeyi söylemiştin ve devamını getirmemiştin. Cidden merak ediyorum cümlenin sonunu."

Sanem ölmek istemiyorsan sus ve cevap verme.

"Cevap verirdim ama ölmek istemiyorum. Dua et yaşayacak çok ömrüm var. Yoksa söylerdim."

"Hahahaha öldürmek mi? Nereden çıktı bu ölme işi?" diye kahkaha atmaya başladı.

Madem ölmüyorsun say ağzına geleni Sanem hadi göreyim seni.

"Senin gibi bir mafya bozuntusunun ne bok yiyeceği belli olmuyor kusura bakma." dedim ve arkamı dönüp yürümeye başladım. O sırada mafya bozuntusu beni kolumdan çekerek arabayla kendi arasına aldı.

"Dediklerine dikkat etmelisin bence. Bir mafyayla nasıl konuşulması gerektiğini de öğrenmen lazım." diyip üstüme doğru eğilmeye başladı. O eğildikçe ben geriye kaçmaya çalışıyordum. Sadece çalışıyordum. Eğer biraz daha gelirse ikimizde arabanın içine düşecektik ve hiç hoş bir durumda olmayacaktık. Bir de şu kısa okul eteğiyle daha da zor oluyordu kaçmak. Niye üstü açık arabayla gelirsin ki? Ben cevap vermeyince daha fazla yaklaştı. Ben kafamı çekiyordum o daha fazla yanaşıyordu. Çok fazla yakınlaşmıştık. Sıcaktan kuruyan dudaklarımı dilimin ucuyla ıslattım. Upss!! Sanırım bu hareket çok yanlış bir hareketti. Çünkü gözlerini dudaklarıma kitlemişti. Onun dudakları da çok çekici görünüyordu.

Sanem annem sen ne diyon kızım farkında değil misin çocuk öpcek resmen seni. İlk öpücük de gitcek elden kendine gel.

Doğru ilk öpücüğüm Ege'de değildi. 2 sene çıkmamıza rağmen öpüşmemiştik. Öyle bir düşüncem de yoktu. Tiksindirici geliyordu. Ama şu anda karşımda gördüğüm dudaklar karşısında resmen eriyordum. Kuruyan dudaklarımı fark ettirmeden ıslattım. O nasıl oluyorsa artık. Gözlerini dudaklarımla gözlerim arasında gezdiriyordu. Ellerimi göğüsüne koyup iteklemeye çalıştım ama o ısrarla bana yaklaşıyordu.

"O kızı neden dövdüğünü daha söylemedin." dedi sesi boğuk çıkıyordu. Ben ise sesimi normal çıkarmak için uğraşıyordum.

"S-sen de daha özür dilemedin." Ahh lanet olsun kombo yapmıştım hem sesim boğuk çıkmıştı hem de kekelemiştim.

"Ben özür dilemem." sesi yine aynı çıkıyordu.

"Beni deli ediyor bu tavırların Anıl Karayel!" Bu sefer sesim sinirli çıkmıştı ve kaşlarımı çatmıştım.

"Emin ol ki sen beni daha deli ediyorsun Sanem Ateş."

Şeytan diyo git yapış dudaklarına. Sonra iç sesim engelleyip 'ilk öpücük' diyo. Sonra şeytan yine dürtüyo 'tokat at' diye. İç sesim yine engelleyip 'ölüm' diyor. Düşüncelerimi kesen Anıl'ın telefonuydu. Bir eliyle telefonu çıkartmaya çalışıyordu diğer eli hâlâ daha yanımda duruyordu. Aynı pozisyonda duruyorduk. Gözleri bir türlü dudaklarımdan ayırmıyordu. Sabahki çarpışmada nasıl bir etki yarattıysam artık...