Nilay Doruk

111 26 0
                                    

Heeyy! Bugün Çilek Mevsimi'nin yıldönümüymüş. Bende koştum geldim, içimdeki çilek duygularımı dökmeye.

Benim Çilek Mevsimi'yle tanışmam sadece bir tesadüftü. Wattpad'de okumamıştım ama kitap olacağını öğrendiğimde, yazarını takip etmeye başlamıştım ve Wattpad gibi bir sanal ortamdan çıkan ilk kitap olduğunu bildiğim için çok heyecanlıydım.

Kitabın kapağının açıklandığı zaman kalbim küt küt atıyordu, çok iyi hatırlıyorum. Kapak tam temasına uygundu. Ve çilek kokacağını söylediler, ilk başta inanmamıştım. Kitap çıktığında, herkes fotoğraflarını falan atıyordu tabii. Tabi ben bir kıskandım, bir kıskandım anlatamam. :/ İşte alan kişilere falan hep sordum, 'Gerçekten çilek kokuyor mu?' diye. Kokuyor dediler. Bende alacağım zamana kadar gün saymaya başladım.

Daha sonra, annemi ikna ettim. Anneannemle dışarı çıkacaklardı, ama ben evde kalacaktım. İşte bana kitapçıdan almışlar kitabı. Kitap elime geldiğinde, hemen burnuma dayadım kitabı. Buram buram çilek kokuyordu. (Şimdi kitap yanımda, ara sıra kokluyorum. *- *) Hatta annemle anneannem tüm kitapları koklamışlar, içinde en kokanı seçmişler. Bunu bana söylediklerinde çok gülmüştüm ve çok teşekkür etmiştim. Aklıma geldiğinde, hep gülerim.

O anki duygumu inanın ki, hiçbir şeyle anlatamam. Sanki bebeğine kavuşmuş bir anne gibi, sanki bir ressama boya kalemi almışsınız gibi... Bunun için bir kelime bulunamadı daha.

Hemen okumaya başladım. Mira'nın anneliği, Tombik Prens'in tatlılığı ve Yağız'ın Mira'yı sevişi... Hala gözümün önüne gelir... Kitabı okumayı bırakıp, sadece kitabı kokladığım 10 dakikayı bilirim ben...

Kitabın sonunda ise, başımı tavana kaldırıp derin nefes aldıktan sonra hafifçe güldüğümü çok iyi hatırlıyorum... 'Acaba bundan sonra ne olacak, ne olabilir?' gibisinden sorular sormuştum kendime.

Çilek Mevsimi, hepimiz için ilk göz ağrısı... İlk başlarda Yağız'a gıcık olduk, ama sonra hepimizin içinden Mardin'e gidip bir 'Yağız Ağa' bulmak istediği çıktı. Mira'ya acıdık ama sonra Yağız onun gönlünü tekrar fethetti ve ona acımaktan çok onu kıskanmaya başladık. *-* Erim Paşa'ya tombik dedik, sonra ilk ağzında kelime 'Ma-ma' oldu. Bizim Tombik Paşa'mız. <3 Sidar'dan nefret ettik, ama daha sonra peşinden koşmaya pek hevesli olduk. :D

Burcu Büyükyıldız'a çok teşekkür ederim. Bu güzel kitabı, karakterleri bizlere tanıttığı için. Ve Çilek Mevsimi'ne teşekkür ederim, beni Burcu Büyükyıldız'la tanıştırdığı için.

ÇİLEK MEVSİMİ 1 YAŞINDA!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin