Hafif bir kahkaha atarak yukarı çıktım.Neyse.Yukarıya çıktığımda yabancı birini gördüm.Bizim sınıfın kapısında duruyordu.Sınıfa girerken yanlışlıkla çarpıştık."Özür,yanlışlıkla oldu."dedi."Bir de bilerek olsaydı!"dedim."Atarlı!"diye mırıldanarak en arkadaki boş sıraya oturdu.Derste öğrendim ki bu şahıs sınıfımıza yeni gelmiş.İsmi de Erden'miş.Bu arada gözleri yeşil yeşil.Tenefüste yakından inceleme fırsatım oldu.Hemen anlatayım.Yine sığınma katım olan alt kata indim.Ama bu sefer de yalnız değilmişim meğer.Merdivenin kapısından çıkarken karşımda Erden'i gördüm."Yine mi sen?"dedim bıkkınlıkla."Bir adım var." "Biliyorum,Erden."dedim Erden'e vurgu yaparak."İyi o zaman,Selin."dedi o da Selin'e vurgu yaparak.Arkamı dönerek hızla merdivenleri tırmandım.Sanırım o da diğer merdivendeydi.Sınıfa girdim.Dolaba uğramayı unuttuğumu fark edip,sınıfın kapısına geldim ki,karşımda yine Erden'i gördüm."Oha!"dedim."Yuh!"dedi o da."Beni takip etmekten vazgeç."dedim."Çok iddialısın küçük hanım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Günlük
Teen FictionSelin'in hikayesini keşfetmeye ne dersiniz? * ......"Bir an hiç düşünmeden yanında olduğum masanın üzerindeki dibinde azıcık su kalmış olan sürahiyi elime aldım. Tam yukarıya kaldırdığım anda Erden bileğimden kavradı."Ne yapıyorum ben? "diye düşündü...
