Günlük

13.Bölüm

Vialand günü sonunda gelmişti!Nerdeyse koşarak servislere bindik.Herkes yer kapmak için birbiriyle âdeta yarışa girmişti.Vialand'e girer girmez dosdoğru Viking'e koştuk.Her ne kadar hızlı koştuysak da sanırım bunun bir faydası olmamıştı çünkü sıranın en sonuna kalmıştık.Sıra beklemek her zaman bana sıkıcı gelir.Etrafıma baktığımda bir sürü insanın yağmurluğa benzeyen şeylerden aldığını gördüm."Islanmazsan bunun eğlencesi nerede?"diye mırıldandım."Bir şey mi dedin?"diye sordu Elâ.Aklıma filmlerdeki ya da kitaplardaki klasik sahne geldi ve dudaklarımı bastırarak güldüm.Genelde o klasik sahnelerde "Bir şey demedim."gibi ufak yalanlar söylerlerdi.Tabii ki böyle bir şey söylemeyecektim."Evet,dedim ama önemli değil."Cümlemi bitirdikten sonra bir "zafer gülümsemesi" yaptım.Elâ yüzünü buruşturarak,"Niye kendi kendine güldüğünü sorabilir miyim?"dediğinde ufak bir kahkaha atarak "Sormuş bulundun zaten."dedim.Gerçekten bu saçma ve gereksiz sohbetimizden sıkılmıştım.Bu sırada sıranın bize gelmesine çok az kalmıştı.Ben Senanur'la,Elâ da Hilâl'le oturacaktı.Can sıkıntısından açık kahverengi saçlarımı ellerimle karıştırdıktan sonra basit bir topuz yaptım.Sıra bize gelmişti.Elâ,Hilâl,Senanur bindi ve ben de binmek için bota atladım.Ama geç kaldığım için Senanur'un yanına oturamamıştım ve en kötüsü de yanıma Erden'in oturmasıydı."Off ya oooof!Yine mi sen?"diye bağımaya başladım yukarı çıkarken."Evet yine ben."dedi ve ardından kahkaha attı.Gözlerimi devirdim ve yukarıya baktım.Dik bir şekilde yukarıya çıkmak gerçekten çok korkunçtu.Hafifçe suya düşerken Erden hepimize bakarak "Hazır mıyııız?"dedi.Biz de hep bir ağızdan "Eveeeeeeeeet!"dedik ve 1 saniye sonra aşağı kaydık.Mükemmel bir duyguydu.İkinci kez yukarı çıkışımızda bir an Erden'le göz göze geldik.Yüzümdeki gülümseme anında soldu."Neden?"diye mırıldandığını duydum.İkinci kayışımızda bu sefer aynı anda "Biiiiiir,İkiiiiiii,Üüüüüç!"diye bağırdık.Sanırım adrenalin hormonu salgılamaktan böbreküstü bezlerim iflas edecekti.