Üzgünüm geç gelen ve biraz kısa bir bölüm oldu bilgisayarımda virüsvardı haftaya telafi edeceğim facebook sayfamız açılmış takip edebilirsinizyazım hataları için üzgünüm iyi okumalar...
Hayat dediğimiz olay aslında rüyalardan farksızmış bunu öğrendimbugün...rüya görüyoruz uyurken aslında bize saatler gibi geliyor ama baksan hepitopu 7 saniye sürüyor James de benim için bir rüyaymış demek...ben onunla bir ömrün hayallerini kurarken o beni bir sürtük için bırakabilecek kadar aptalmış haa...zaten biz de imkansızdık başrolleri imkansızlar olan masallar gibi...
'' daha fazla yersen patlayacaksın'' ''hey!''diyerek önümde duran nutellayı çekti sarah ve bundan önce bitirdiğim altı kavonozun yanına koydu ''o haklı''dedi alexa ''tamam üzgünsün kızgınsın anlıyoruz ama ağlamak ve çikolata krizine girmek hiçbir şeyi çözmez''dediğinde ''böyle yapmak sadece güzelim fiziğine ve psikolojine zarar verir''diyerek onu tamamladı elsa evet onları anlıyordum benim için endişeleniyorlardı ve eminim beni bunca zamandır tanımalarına rağmen ilk kez bu kadar felaket görüyorlardı felaket, berbat görünüyordum kabul, ama benim yerimde kim olsa aynısını yapardı çünkü bizde bu oyun böyle oynanırdı ülkemizde eğer bir kız depresyona girerse hemen nutellalara sarılırdı kutu kutu peçeteler harcardı ve sonunda arkadaşlarının da yardımıyla depresyonu atlatırdı ama ben henüz o aşamaya gelebilmiş değildim keşke hemen o aşamaya geçebilseydim... ''peki''diye devam etti elsa "sormaya korkuyorum ama jamesle ne olacak?'' ''olmayacak!''diyerek sert bir dille onları yanıtladığımda sözleşmiş gibi birbirlerine baktılar bunun ne anlama geldiğini bilmiyordum ama bildiğim tek şey bundan sonra jamesle bizden hiç bişey olmayacağıydı...
---
Damladan
Offf burada otur otur cidden çok sıkılmıştım denizin de bakışlarından sıkıldığı belli oluyordu telefonundan gelen sesten sonra biraz telefonunu kurcaladı ve ''iki saattir bizim ekibi arıyorum ne ablam açıyor ne kızlar bişeymi oldu acaba? Bizi de koydular şu aptalın başına hiç bişey bilmiyoruz''diye söylendi ''en son ablan yakaladı ya jamesle bunları şimdi ayar veriyordur ondan kapalıdır telefonları''diyerek bir tahmin yürüttüm ''en üzüldüğüm tarafı da o ya''dedi sinirli bir ses tonuyla ''ablam jamese uzun zamandan beri ilk kez trip atacak ve biz bunu kaçırıyoruz'' evet o haklıydı ve ben hiç bu açıdan düşünmemiştim biz şu an burada durarak jamesi azarlama şansını kaçırıyorduk ve bu gerçekten nadir görebileceğimiz bir olaydı çükü o ikisi pek kavga etmezdi deniz ''kesin bilerek yaptı bunu'' diye yeniden hışımla söylendiğinde ona onu onayladığımı gösteren bakışlarımı yolladım gerçekten tepkimizi çekmek istemediği için bizi buraya hapsetmiş olma ihtimali büyüktü ama şunu biliyordum ki denizde bende eve gidince ona bunun hesabını soracaktık ''aklı sıra jamesi tepkimizden korumaya çalışıyor''dediğimde deniz kafasını sallayarak beni onayladı bu sırada denizin telefonundanyükselen melodi ikimizin de dikkatini oraya çekti deniz telefonu açtığı anda söylememi beklemeden hoporlore aldı akıllım benim
Oğuzhan ''alo bilim ineği bakdinle beni sana şimdi bir şey söyleyeceğim ama sakin olacaksın''dediğinde''bana inek diyemezsin ben ineksem sende ayısın ayrıca ben senden emir almıyorum''diyetaaruza geçti deniz hemen ''bak bana nazik olmazsan seni bu önemli haberden mahrum bırakırım''dedi oğuz vakit kaybetmeden bunların atışmalarının melike ya da zeynep onları susturmadan kesilmeyeceğini hatırlayınca''yalvarttırma da söyle şu haberi''diyerek lafa atladım yoksa bunlar sabaha kadar birbirlerine laf sokup dururlardı karşı taraf bıkkınlıkla nefes verdiğinde oğuz un beni dinleyip bizi yalvartmadan bu haberi vereceğini anladım ''ablanla James çok fena tartıştılar o jamese tokat attı ve sanırım ayrılacaklar''dediğinde ikimizin de çığlık atmamız bir oldu ev bizim seslerimizle yankılanırken sarılmayı da ihmal etmedik ben müzik açmak için telefonu elime aldığımda yine zeki kankam benden önce davranıp bangır bangır ı açmıştı bile... ve sevinç dansımıza başlamıştık şu an ferhatla sultanın düğünlerini milyonuncu kez basıp heveslerini kursağında bırakan pembe gibi hissediyordum denizin de öylehissettiğine tüm kalbimle emindim tamam dışarıdan bakıldığında deli veya haingibi görünebilirdik ama biz sadece zeynebin mutlu olmasını istiyorduk ve o sünepeyle bunun pek mümkün olabileceğini düşünmüyorduk yani sonuçta onlar gerçekten çok farklıydı davul bile dengi dengine demiş atalarımız ve bizim için James bu dünyada onun dengi olabilecek son kişiydi bu yüzden de ikisi tanışıp birbirlerine aşık olduklarından beri denizle birlikte oğuzhanı da yanımıza alarak gücümüzün yettiği her türlü şeyi yapmıştık ama hiçbir şekilde onları ayıramamıştık şimdi ise o bizim aylardır uğraşıp ayıramadığımız uyumsuzluk harikalarını içerideki şıllık iki günde ayırmıştı valla zeynebin ikimizi de keseceğini bilmesem içeri gidip alnından öpmek isterdim şu yılışığı ama neyse biz onun yerine de göbek atacağız artık...
Logandan
Oğuzhan ''hiç öyle bişeysöylenir mi oğlum tamam haklısın belki ama o kadar olmadık bir zamanda söylemişsin ki olmamış''dediğinde ilk defa jamesin tarafında olmasına mı yoksa ona ilişki hakkında tavsiye vermesine mi şaşıralım bilememiştik biz oğuzhana şaşkın bakışlarımızı gönderirken''doğru olduğunu düşündüğüm şeyi söyledim sadece''diyerek kendini savundu James ardından devam etti ''onun kalbini kırmak istememiştim''
''ya biliyoruz biliyoruz da bu kırılan kalbi nasıl tamir edeceğiz onu bilmiyoruz''dedi kendall gerçekten de bu kez işimiz zordu çünkü zeyna tanıdığımız kızlara hiç benzemiyordu gerçi tanıdığımız kızlardan bile olsa işimiz zor olurdu çünkü elimizde bilgi yoktu ve kesinlikle içerden bilgialmalıydık ''aslında onun gibi düşünebilen birini bulursak işimiz kolaylaşır''diyerek bir fikir sundum ama bende bu birinin kim olduğunu bilmiyordum biraz sonra ''buldum buldum o birini buldum''dedi ve ekledi Carlos''daha doğrusu birini değil birilerini''dedikten sonra birini aradı ve bizim deduymamız için hoporlore aldı
''alo aşkım''diye neşeyle konuştuğunda''alo Carlos o jamese söyle gözümüze gözükmesin''diye trip atarak cevap veren alexa nın sesinden zeynanın jamese ne kadar kızgın olduğunu anlayabiliyorduk Oğuzhan kapat şu telefonu der gibi hareketler yapsa da Carlos korktuğunu belli etmeden konuşmaya devam etti.''çok mu kötü?''dediğinde kötü mü kötü mü! Sabahtan beri altı kavanoz çikolata yedi ve hala ağlamaya devam ediyor sence yeterince kötü müymüş?diye sesinin en sinirli tonuyla onu yanıtladı biz carlosun cevap vermesini beklerken ''ben gerçekten onun kalbini kırmak istememiştim sadece doğru olduğunu düşündüğüm şeyi yapmıştım''diyerek atladı lafa james karşı taraftan elsa ''doğru olduğunu düşündüğün şey yeni sevgiline karşı eski sevgilini savunmaksa başka bir şey demiyorum az bile yapmış zeyna''diyerek sinirle yanıt verince ben de dayanamayıp ''ama hayatım niye öyle diyorsun belki de kızın üstüne çok gitmişsinizdir o yüzden savunmuştur James''deyiverdim uzun süre ses gelmeyince Oğuzhan''ooo bu kızlar iyice atar moduna geçmiş bence işler daha da karışmadan kapatın siz''dedi fısıldayarak Carlos onun tavsiyesini dinleyip tam kapatacakken sarah ''tamam ekibi toplayın yarın her zamanki cafede buluşalım jamese yardım edeceğiz" artık geriye bir tek bizim deli kızın gönlünü almak
Helenden
Odamda makyaj yaparken aptal müzik sesleri duyduğum için işimi yarım bırakmak zorunda kaldım ne karıştırıyordu ki bu aptallar salona gittiğimde zeyna denen pisliğin sözde güvende olmam bana bıraktığı kızlar çok güzel bir şeyi kutluyor gibi şarkı söylüyor ve dans ediyorlardı aslında normalde olsa onların aptal sevinçlerinin nedenini merak etmezdim ama bu aptal şey benim işimi bölüyorsa bunu öğrenmem gerekiyordu masadaki kulaklıkları alıp taktıktan sonra "neler oluyor burada?"diye seslendim ama müzik sesinden beni duymuyorlardı bu kez daha yüksek sesle"neler oluyor burada?"dedim.ikisinin de bakışları beni bulduğunda kahverengi saçları ve aynı renkte gözleri olan kız müziği durdurdu ardından bir süre birbirlerine baktılar sonunda soruma"hiiiç"diyerek cevap verdi zeynanın kardeşi olduğunu bildiğim kız "pekala"diyerek yanlarındanayrıldım sanırım inandığıma ikna olmuşlardı ama inanmamıştım bu ezikler benden bişeyler saklıyorlardı ve bu sakladıklarını bilebilecek tek bir kişi tanıyordum
---
"işte sonra hiiiç dedi o zeynanın kardeşi dediğin kız ben de hemen olanları anlayabilmek için seni aradım"diyerek anlatmayı bitirdikten kısa birsüre sonra gülmeye başladı kedi kız hem de kahkahalarla ama ben hala neler olduğunu anlayamamıştım gülmeyi kestiğinde"onlar kutlama yapıyorsa planımız işe yarıyor demektir"dedi ve ekledi
"onları çok zor günler bekliyor"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SAVAŞÇILAR
Fanfictioniyilik ile kötülük ezelden beri bir savaş halindedir hiç bitmeyen bir savaş aslında iyi olmak da kötü olmak da insana kalmıştır... bir kız iyilerle kötülerin savaşından insanları korumak zorunda olan fedakar cesur bir o kadar da duygusal her ne kad...