Öncelikle birkaç şey söylemek istiyorum. 1.000 okumaya ulaştık! İnanır mısınız bilmiyorum ama o sayıyı görünce mutluluktan ağladım, çığlıklar attım.. İlk defa bir hikâyem 1000 okumaya ulaştı ve bu sizin sayenizde oldu... Hepinize ne kadar teşekkür etsek az... İyiki varsınız. Daha nice bölümlere İnşallah.
İkinci olarak; dershanem başladı ve hergün altı saat gidiyorum.. Dersler falan bu sene baya yoğun olacağım. Bu sene Teog sınavına gireceğim ve ne kadar önemli bir sınav olduğunu biliyorsunuzdur.. O yüzden çok çalışmam lazım ve artık bölümler geç gelebilir. Ama zaman buldukça yazıyoruz.. Gelebildiğince erken bölüm getirmeye çalışacağız. Umarım affedersiniz...
Üçüncü olarak yarenkilic4 adlı hesabımda yazdığım "SOĞUK" adlı hikayemin yeni bölümünü yazmaya başladım. O da en yakın zamanda gelecek. :) O da şimdiden okunmaya başladı. Bunlar sizin sayenizde.. :) İyiki yanımızdasınız.
SİZİ ÇOK SEVİYORUZ. :)
İyi okumalar.. :)Kerem'den..
Telefonum çalmaya başladı. Can arıyordu. Telefonu açtım."Hayırlı olsun abi."
"Ne hayırlı olsunu can? Salak salak konuşma."
"Hazırlan. Zeynep'lerde kalacaksın."
"NE! Lan kız benim yüzüme bakmaz. Öptüm Zeynep'i Can sen farkında mısın?"
"Kerem.. Abicim.. Delirtme.. Şuan kalacak evin yok farkında mısın? Sen Zeynep bana bakmaz diyorsun!
Haklıydı.. Şuan beş parasız sokakta kalmıştım...
"Can kapat hadi.."
"önemli değil abicim.. Sana da iyi günler."
"Can saçmalama ve kapat şu telefonu!"
Telefonu kapatmıştım.. Mecbur Zeynep'ler de kalacaktım.. Param olmadığı için taksiye binemeyecek ve 1 saatlik yolu yürüyecektim...
Zeynep'ten...
Kerem geliyordu! Hâlâ şoktaydım..
Acaba ne oldu da evini aldı babası ya kıyamam...Ya sanane Zeynep! O seni öptü. İlk öpücüğünü çaldı kendine gel! diyerek iç sesimi susturdum.Telefonumu aldım ve oyun indirdim. Evet Zeynep Yılmaz şuan oyun oynuyordu!
Demekki aşk insana.. Ne aşk'ı ya! Kendine gel Zeynep!
Sinirle yeni başladığım oyunu kapatarak, telefonumu komidinin üstüne bıraktım ve yatağa uzandım...
5 dakika sonra kapı çaldı açmak için aşağı indim. Kapıyı açtım.. Kerem?! Geleceğini o kadar düşüncemin arasında unutmuştum.."Şey.. Gelsene." dedim ve kapının önünden çekildim. İçeri girdi ve kapıyı kapattım. Yüzüne baktığımda o gün aklıma geliyordu ve utanıyordum.. Evet ona göre çok masum bir öpücük olabilirdi fakat ben tahmin edemeyeceğiniz kadar utanıyordum..
Salona geçtim. Koltuğa oturmuştu ve moralsiz gözüküyordu. İçimdeki meraklı Zeynep'i susturamadım.
"Noldu?" diye sordum.
Ardından bende tekli koltuğa oturdum.
"Jane ile ayrıldık ve babam bana rest çekti. Yani anlayacagin beş parasız sokakta kaldım.." dedi.
Bir baba nasıl bu kadar vicdansız olabilirdi?"Jane'in babası, babamın ortağı. Anlayacağın ondan ayrılırsam anlaşmayı fes ederlermiş.. Zeynep benim mutlu olmaya hakkım yok mu hiç?" dedi ve duraksadı. Konuşmasına devam etti..