Bölüm 16-Huzur

45 5 0
                                    

Merhaba arkadaşlar.Yeni bir bölümle karşınızdayım.Bu bölümde pek büyük olaylar yok.Bu sefer durgun bir bölüm yazmak istedim.Ve biraz kısa olmuş olabilir ama Eskişehir'e gideceğim ve bir süre orada kalacağım.Orada bölüm yazamayacağım için kısa da olsa gitmeden bölüm yazmak istedim.Umarım beğenirsiniz:))

Oy verip yorum yaparsanız çok çok mutlu olurum:))


***

Hayat o kadar da eğlenceli değilmiş.Bunu küçük yaşlarda öğrenmiştim.Mümkün olsa 3-4 yaşımdaki zamanı hatırlamak isterdim.Belki o zamanlar eğlenceliydi benim için.Küçük bir bebeğin en ufak şeye attığı kahkahaları,bir şeyleri düşünmemesi,herhangi bir derdi olmaması,düşündüğü tek şeyin karnının doyması ve anne baba sevgisi olması.Bu zamanları hatırlamayı çok isterdim.O zaman hayat bana da toz pembe gözükürdü belki.

Şu an baktığımda gördüğüm tek şey karanlık.Dibi olmayan bir kuyudan düşüyorum.Gittikçe daha çok çekiyor içine beni.Tek bir ışık göremiyorum.Oysa ki buna çok ihtiyacım var.Tutunabileceğim hiçbir dal yok.Öylece ilerliyorum boşlukta.

İçimdeki çocukta küstü bana.Ona bir umut vermediğim için.Bir kaç yıl önce belki düzelir,her şey yoluna girer diye ona umut verirdim hep.Bende olmasa da o küçük çocukta vardı küçükte olsa bir ışık.Ama şimdi o da döndü sırtını bana.Zaten ruhen ölmüşken,tükenen umutlarla her gün tekrar öldüm.

Kocaman bir karmaşanın içindeyim.Neyin ne olduğu hakkında en ufak bir fikrim yok.Anlamaya çalışıyorum.Her şeyin bir açıklaması olduğunu düşünmek istiyorum.Bekliyorum, sadece birinin gelip beni bu dipsiz kuyudan çekip kurtarmasını bekliyorum.

Belki de o beklediğim an gelmiştir.Babam beni bu karanlıktan kurtarabilir belki de.Ama ona yapabilecek bir açıklamam yok.Bu olanları anlatabilecek bir cümlem yok.Karşısına geçip tüm olanları anlatmaya gücüm yok.Babamın o anki yaşadığı hüznü,yıkılmayı ve gözündeki acıma hissini görmeye gücüm yok.

Şu anda bir hastane odasındayım.Burada olmak beni her ne kadar korkutsa da yine buradayım.Banyodaki aynanın yansımasından babamın korku dolu ifadesini görüp,zaten yıkılmaya meyilli olan bedenimi daha fazla ayakta tutamayarak bayılışımdan sonra olan şeyleri hatırlamıyorum.Gözlerimi açtığımda burada buldum kendimi.Yanımda hiç kimse yoktu.Saat başı bir hemşire gelip sırtıma pansuman yapıyordu.Sırtıma bir sürü dikiş atmışlar.Aras'ın attıkları pek işe yaramamış sanırım.

Hemşireye her seferinde babam nerede diye sorduğumda bir kaç işi olduğunu ama en kısa sürede geleceğini söyledi.Tam 8 saattir bu oda da babamın gelmesini bekliyorum.Acaba bırakıp gitti mi beni diye düşünmedim değil ama öyle bir şey olması neredeyse imkansız.Babam asla beni bırakıp gitmez.Ama şu an burada olup bana ne olduğunu sorması,benim yanımda olması gerekiyordu.Ama yoktu.

Merak içinde beklerken odanın kapısı açıldı.Gelen kişinin babam olduğunu görünce hem rahatladım hem de hiç olmadığım kadar gerildim.Şimdi bana sorduğunda ne diyecektim.Annem bana 7 yaşımdan beri işkence ediyor.Ben onun yüzünden intahar ettim ama beceremedim.En son olanlarda annemin bana ettiği işkenceydi ve hastaneye gidemeyeceğimden Aras'a sırtımdaki yaraları diktiyordum mu??

Eğer bunları dersem sanırım babam kalpten giderdi.Ya bir yalan bulmak zorundaydım ya da en üzücü olmayan şekilde olanları babama anlatmak.Bunun kararını veremezken her şeyi oluruna bıraktım ve yattığım yataktan doğrulmaya çalışıp

''B-baba'' dedim.Hızlıca yanıma gelip kalkmama yardımcı oldu ve

''Yavaş bebeğim yorma kendini.Dikkatli hareket et dikişlerin patlayabilir''deyip saçımı öptü.

Başka Dünyalar(Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin