Okul Belam

24!

Mirayla devam ediyoruz.
Partinin adresini link olarak atmışlardı  türklere özel parti ayarlamışlar hâla kararsızım gitsem mi gitmesem mi? Ama çok ısrar ettiler gitmezsem kırılabilirler yarım saatim kaldı gitsem iyi olur belki kafa dağıtırım.

Saçlarım düz olduğu için sadece tarayıp şekil verdim dolabımın önüne geçip elbiselerimi bakındım aralarında beyaz çiçekli mini elbisemi alıp üzerime geçirdim ayakkabı olarak çiçeğin renginde pembe giydim pembe rujla eyeliner çekip aynadan kendime baktım gözlerim yine doldu of gitmesem mi bir damla yaş süzüldü yanağımdan
Sakın! Ağlamicaksın artık savaş yüzünden o yok artık biz diye birşey yok! Odadan çıkıp süslünün mamasını koyup kapıyı açıp evden çıktım arabamı garajdan çıkartıp partinin olduğu eve sürdüm.

Kırmızı ışıklarda durunca yaya geçidinden iki genç gözüme çarptı ne kadar mutlular bizde böyleydik mutlu arada kavga eden sonra bir öpücükle barışan çiftlerdik biz. Korna sesi gelince düşünceleri kovup sürmeye devam ettim. Arabayı park edip eve doğru yürüdüm zili çalıp beklemeye başladım 20 saniye sonra kapı açıldı evet saydım ilginç değil tamam mı .s
"Hoşgeldin tatlım"
"Hoşbulduk" içeri davet edince şoka girdim aşırı kalabalık ve ses çok yüksek
"Gel seni bizimkilerle tanıştıralım"
"Peki" dedim mervenin peşinden ilerledim. Koltuklara yayılmış içki içen gençlerim hepsi birden bana döndü
"Mira"  sesi tanıdıktı döndüm
"Ahmet" dedim gülümsedim
"siz tanışıyormusunuz" dedi emir
"Uçakta tanışmıştık" dedik aynı anda. Hepimiz gülmeye başladık
"Hoşgeldin gel otur" dedi oturdum sohbet etmeye başladık.

Son bira bardağım kafayı iyi bulmuştum bulmuştuk
"Dans edelim"diyen merveye bakıp gülümsedim herkez ayağa kalktı ahmet de kalkıca elini uzattı
"Kalk dans edelim" kalkıp elini tuttum dans eden kalabalığon içine girip deli gibi dans etmeye başladık.

Parti bitince eve gitmeki çin ayağa kalktım
"Nereye" diye ahmete döndüm
"Ben kaçar hepinize teşekkürler"
"Ben bırakim mi"
"Gerek yok arabam var" dedim evden çıkıp arabaya bindim allahtan evime yakındı yoksa çok tehlikeli olurdu aslında ölmek kimin umrunda ki ben zaten öldüm.

Eve gelince kapıyı açtım ben kitlememişmiydim ya? Demek ki kitlememişim ışıkları açmadan koltuğa oturdum başımı koltuğun baş kısmına yasladım gözlerimi kapattım kaç bardak içmiştim saymadım bile özlemiştim savaşı acaba şimdi napıyor napıcak kesin bir kızın evindedir pislik yapıyordur. Biraz daha oturup odama girdim üstümdekileri çıkartıp şortlu pijamalarımı giyip yatağa girdim ilginç gelebilir fakat ev savaş kokuyordu hayal görüyorum ya hem savaşı unuttum ben. Gözlerimi kapatıp uykuya daldım.

Savaş Ateş

Uçaktan inince direk evime gittim biraz dinlendikten sonra miranın evine girdim evde yoktu biliyordum emirle konuşmuştum arkadaş olmuşlar onu partiye çağırmıştı. Emir benim sayılı dostlarımdan biridir amerikaya geldiğimi öğrenince benide partiye çağırdı fakat miranın kafasını dağıtmasi için gitmedim şimdide miranın uyuyuşunu izliyorum yavaş adımlarla yanına yatıp ellerimi beline sardım çok özledim onu çok.
"Savaş" diyince ona baktım gözleri kapalıydı içki içmişti çilek kokan saçları içkiyle karışmıştı gözlerinin altı şişmiş morarmıştı benim yüzümden olmuştu ben kendimi affedemezken onun beni affetmesini istiyordum. Kımıldayınca anlına uzun bir öpücük bırakıp
"Sana aşığım" diyip yataktan kalktım odadan çıkınca yerde hareketlilik görünce elimi belimdeki silaha attım
"Kim var orda"
"Hav hav"
"Amını sikim köpeğe bile tetik çekicektim" kendime sövüp evden çıktım.

Mira aksoy

Sabah uyandığımda geceye dağir hiçbirşey hatırlamıyordum fakat savaşın kokusunu hâla hissediyordum ayağa kalkınca başıma keskin bir ağrı girdi oturup ovmaya başladım. Tekrar ayağa kalkıp banyoya girdim. Ilık bir duş alıp banyodan çıktım. İç çamaşırlarımı giyip dolabımın karşısına geçip beyaz ultra mini şort alıp giydim üstünede beyaz göbeği açık buliz giyip beyaz siyah adidas ayakkabılarımı giydim kırmızı ruj sürüp eyeliner çektim saçıma elimle şekil verip açık bıraktım süslüye beyaz tasmasını takıp kırmızı beyaz kıyafet giydirdim. Beyaz rayban gözlüklerimi takıp evden çıktım buralarda minik bir kafe vardı orada kahvaltımı yapabilirim hem yürüyüş de olur telefonum göt cebimde titreyince irkildim alıp arayana baktım merve hemen açıp
"Efendim mervecim"
"Günaydın şekerim"
"Günaydın canım"
"Kahvaltıya dışarı çıkalım mı"
"Olur bende bildiğim bir kafeye gidiyordum adresini atim"
"Olur at geliyorum by ha bir dakika! Emir ve ahmet gelse sorun olur mu"
"Tabikide olmaz gelsinler"
"Tamam by"
"By"

Kafeye gelince  4 kişilik bir yere oturdum. 5 dk sonrada merveler geldi günaydın faslını geçtikten sonra kahvaltılıklarımızı istedik
"Ee naber" diyen yanımdaki ahmete döndüm
"İyi " berbat! "Senden"
"İyi seni gördüm daha iyi oldum"
Gülümsedim. İyi çocuktu sevecen bir huyu vardı.
Kahvaltılıklar gelince yemeye başladık arada sohbet edip gülüşüyorduk telefonum titreyince hepsine baktım tek ahmet bakıyordu mesaj savaştandı numarasını silmiştim fakat nerde görsem bu numarayı tanırdım. Nesajı açmasam mı diye düşüdüm ama sonra onu özleyen tarafım aç diye ısrar etti hızla açıp mesaja baktım
Bensiz gülmek nasıl bir duygu?
Çok geçmeden bir mesaj daha geldi
Yanındaki piç kim?
Etrafıma bakınmaya başladım yoktu hiçbiryerde yok tam tekrar telefona bakıcakken gözüm iki çift kahveringi gözle buluştu özlediğim iki çift gözle.

Vote ve yorumlar bekleniyor.
Yb geç geldi özür dilerim dedem hastaneye yattı üzgündüm yazmaya çalıştım olmadı bugünde dedem hastaneden çıkınca arabaya biner binmez ybyi yazdım lütfen vote verin.