DUYGUSUZ

BENİ ONA ANLATMA!!

CEM'İN NOTLARI- 16:

İlker bir zamanlar onla ilgilendiğimi az daha söyliyecekmiş. Aman ya kesin felaketim olurdu.Berra benim için çok farklı nasıl denir bilmiyorum.
Şırnak 'ta babası babamla birlikte çalışırken bana ağlaması, telefondan ayrılmayışı bana "yardım et"demesi aklıma geldikçe tuhaf oluyorum.Babalarımız izine geleceği zaman sevinçden çığlık atması.Beni çok etkilemişdi.Sırf babasının çektiği açıları çekmek için asker olmak istiyor.Bunu her dile getirmesinde aşırı etkiliyorum.Sonuç olarak benim babamda orda çalıştı.Ama onun kadar güçlü olamadım.Ne biliyim babam geldiği zaman onun gibi sevinemedim de gözüm doldu sadece...Her babamın ünüformalı güldüğünü gördüğümde askerlerin bana bisiklet sürmeyi öğretirken çamura düşdüğümde babamın bana bakarak gülmesi aklıma geliyor.Huzursuz oluyorum...Berra ise çok farklı ilerde çocuklarıma yaşadığım duyguları yaşatmak istiyorum. Servisten inen askerler arasında babamı bulmak hoşuma gidiyor. Benim ailemde bunu yaşasın istiyorum diyor.Ama babası doktor olmasını istiyor. Geçen babası yüzbaşının kızını tıp kazanmış diye överken gözü dolmaya başladı.Zaten akşam odasından da hıçkırık sesi eksik olmadı.Babasını sevsemde biraz nefret ediyorum.Berra küçükken yaptığı her hatada ceza ve dayak yiyordu.Annesi iyi birisi ama pek Berra'ya sözü geçmiyor.Sadece bana içini döküyor.Aynı benim gibi içini...Eğer İlker onla bi aralar ilgilendiğimi hoş bulduğumu söyleseydi. Ki o erkek olarak sadece bizimle konuşuyor. Bana olan güveni sarsılırdı ve hayallerinden vazgeçerdi. Hayallerine göre biz de asker olucaz .Ama benim için bu meslek çok geri planda.Benim 1 yıl çektiğim baba hasretini kimseye çektirmeye hakkım yok.Tek isteğim o istediğini olsun.Benim içinde kafasını yormasın. O kadar bu mesleği istiyor ki bazen bana anlatırken hayrete düşüyorum. Gözlerimin her anlatışında dolmasına hakim olamıyorum.Hele babasına olan sevgisi övünerek anlatması, her benim babam dediğinde iri ve hafif çekik gözleri uzun ok gibi kirpikleriyle havaya bakıyor ve hafifce kafasını sallıyor.Sanki oyun oynar gibi sallaması ve sonra benimle gözgöze geldiğinde hafifçe gözyaşının gözünden akması ve mor renge çalan dudaklarıyla kocaman gülümsemesi ve "Burada çok tozlu"demesi. Sonra da kalkıp koşarak gitmesi. Babasına olan bağlılığını anlatıyor bana.Hava da her askeri helikopter gördüğünde parmağı ile gösterip bir gözünü kısarak"Bunun içinde ben olsam keşke." Demesi.İşte böyle bir insana ben birşey hissetsemde ancak içimde yaşarım.Bu hedeflerini asla benim yüzümden bitirmesine sebep olamam...Bazı hareketlerini aklımdan silemiyorum.Babası jiple okula geldiğine ne kadar sevinmişti.Ama o üniformali kişi benim babamdı.Babalarımız devre olduğu için rütbeleri de aynı.Babası sandı ve sarıldı.Benim babam olduğunu görünce uzaktan bana bakarak özür diledi.Herkes lanet olsun ki acınası gözlerle Berra'ya bakıyordu. Çünkü tek hayali babasının babam gibi ünüformalı yani jilet gibi havalı şekilde jipleriyle okula onu görmeye gelmesiydi. Ona göre benim babam çok havalıymış.O yüzden bana durmadan "yalvarıyorum sana baban gibi ol.Boyun 1.85 olsun zayıf ol.Bi de çetin bak ve çok karizmatik dur" diyor. Ben bu kıza ne diyim şimdi? Tanıdığım bütün insanlardan farklı.Zalim değil.Acimasiz hiç değil.Ne soğuk ne de katı huyları var.İnsanlara karşı kavga edelim sözünü ağzından bir kere bile duymadım.Kimseye bulaşmaz sadece işine bakardı.Tek derdi vardı "babama yakışır bir evlat oliyim be Cem."Her bunu dediğinde bulunduğum ortamı terk ediyorum.Çünkü hiçbir zaman yanında ağlamak istemiyorum.Tek dileğim bu kız istediğini olsun be abi! Ben o yüzden İlker'e beni ona anlatma diyorum.Onun için yaptığım şeyleri duyarsa duyguları karışır.Aşık olup hedeflerini unutabilir.Bunu yapsın istemiyorum.Her askeri helikopter gördüğümde içinde o varmış gibi mutlu oliyim. Bir gözümü kısarak ve onun gibi işaret ederek "Ait olduğun yerdesin"diyebiliyim ve babana duyduğum o tükenmez gururu senin için ben duyuyim.

Medyadaki asteğmenin her evlilik teklifini izlediğimde hoşuma gidiyor.Yok böyle teklif!

-BİR OTURUŞTA 4.BÖLÜM YAZDIM.HELAL BE!!