Yarın umuttur..

10 2 0
                                    

Yarım saat boyunca yüreğim ağzımda gezdim. Evin odalarında volta atıyordum.
Birkaç saate geleceğini varsayarak açabildiğim en kafa patlatıcı müziği son ses açtım. Yani diğer insanların tabiriyle metal müzik kafa patlatıcı müzikti. Saçma düşünüyorlardı ben her metal bir parça dinlediğimde içimdeki öfkeyi açığa çıkarıyordum. Bu etrafı dağıtmak civciv ezmek gibi birşey değil tabii ki. Ve çoğunuzun bilmediği birşey metalciler asla civciv ezmezdi. Metal müziğin ilk açığa çıktığı zamanlarda bir grup sadece bunu yapmıştı. Ve ondan sonra cağnıım müziğin adı lekelendi. Saçma düşünceler curcunasından zil sesiyle ayıldım. Bir kaç saate gelir diye tahmin etmistim oysa ki.

-Bu ne ses böyle aman Allah'ım. Nisa sen insanları delirtmeye mi çalışıyorsun? Ne berbat bi müzik bu böyle!

Az önce kendi kendime anlattığım metal müzik hakkında herşeyi saniyeler içinde anlattım. Ilgisizligini fark ettiğimde "Buraya müziğimi sorgulamaya mı geldin başımızda ki belaya bir çözüm bulmaya mı? " diyerek kendimi kenara attım. Aynı zamanda müziğin sesini kısıyordum .

"Ben tek sorunumuz var zannederken iki sorunla karşı karşıyaymışım. Seni bu iğrenç müziktenden de sogutmak lazım! "

"Lafı uzatma müziğime karışamazsın! Esas soruna dönsen?"

"Aah tabii nisacım kesinlikle."

Bu çocuk benimle dalga geçiyordu resmen. Psikoloğum aynı durumda olduğumuzu söylemişti. Yani aynıysak eğer onunda sessiz sakin olması ya da en azından benim gibi sinirli olması gerekmez miydi? Üstelik dışarıdan bir buzul etkisi yaratırken bu şakalar da neyin nesiydi?

"Değerli zamanımızı kirletmeden konuya dönüyorum. Şeyy. Ya ismin ne senin? "

"Yenem. Ismim yenem."

"Oldukça değişik bir ismin var anlamı ne?"

"Buraya ismimi tartışmak için de gelmemiştim ben. Ama madem cici kız merak ediyor saçma bir işte de beraberiz söylemeliyim değil mi?"

Aahhhhh. Bu çocuk beni zıvanadan çıkarır. Laf sokmamıştım ben müziğime dil uzatırken. Oysa o laf soktuğumu zannedip bana laf yapıştırmıştı. Inanmıyorum. Başımı bence de derecesine salladim.

"Yenem çerkes kökenli bir isim. Anlamı kahraman korkusuz gibi birşey ama bende tam bilmiyorum. Bu isimi nerden aldığımı merak ediyorsun. Hikayesi oldukça eski bir maziye dayanıyor. Çerkes değilim. Ama annem genç kızken bir çerkes oğluna tutuluyor. Çocuklarının ismini bile buluyorlar. Adam oğlunun adının nart ya da yenem olmasını istiyor annem de kızlarının adının yade olmasını ıstiyor. Kiz kardeşimin adı da yade. O türkçe bir isim. Yad etmek yani anımsamak adını anmaktan geliyor. Neyse Birbirlerini çok sevmelerine rağmen bir araya gelemiyorlar zaten adam da sonra başka bir kadına gidiyor. Annem bi süre intikam ateşiyle yanıyor ama sonra değmeyeceğini anlıyor. Annm sözlerine sadık biridir Nisa. Adama söz verdiği için isimlermiz böyle yani. Uzun anlattım biraz ama aklında daha fazla soru kalmasını istemem. Çok soru demek benim delirmem demek!"

"Anladım yenem. Neyse esas sorun notlar. Ikimizin birbiriyle ne bağlantısı var ki?"

"Nisa olay basit. Bunların kim olduğu hakkında en ufak bir.bilgimiz yok. Ne yapmaya çalıştıklarını da bilemiyoruz. Benim aklımdan geçen oldukça sağlam ama.bi varsayımdan ibaret tespitler var."

"Anlat dinliyorum"

"Bak ben temiz bi çocuk değilim. Cok fazla hatta kendi boyumu aşan birçok pislik işe bulaştım. Ve bi süre önce psikolojik rahatsızlıklarım gün yüzüne çıkmaya başladı. Hayalle gerçeği karıştırmam. Geçmişimde yaşadığım olaylar. Dert falan filan anlatamamam ve bir kaç kez kalkıştığım intiharlar. Yani senin sorunlarınla aynı. Ikimiz ayniyiz. Güçsüz gibi duruyoruz ama acılarımız bizi.güçlü yapıyor. O adamların yani benimle derdi olan adamların notları bunlar",

"Anlamıyorum seninle benim ne ilgim var? Tamam sen pislik işlere bulaştın ama benim alakam bile yok bunu açıkla? "

" Oda şöyle birşey Nisa, ben oldukça büyük işler başardım. Yani karanlık işler dediğiniz olaylarla. Daha sonra aralarından çıkıp temiz bir sayfaya adım atmak istedim. Çünkü orası bir bataklık. Ve bataklilari bilirsin. Debelendikce seni ve çevrendekileri içine çeker. Buda böyle birşey önüme seni yem koyacaklar. Yani eğer istediklerimizi yapmazsan kız ölür gibi. Tabi böyle olacak demiyorum bu bi varsayım. Diğer varsayım ise; seni ve beni birbirimize yaklaştıran acılarımız var öyle değil mi? Ikimizde güçlüyüz yani ruhani açıdan psikoloji bakımından. Sorun sandığımız şeyler bizi farklı ve güçlü kılıyor. Ikimizin aklını kurcalayarak farklı hedefler göstererek işlerine alet edecekler bizi!"

"Ne gibi işler?"

"Uyuşturucu kaçakçılığı, kadın pazarlama çalıntı mal mülk araba ve aklına daha nasıl kötü şeyler geliyorsa!"

"Ama bana gelen notta ben canını en çok yaktığın kişiyim falan zırvalıyordu. Hemde parkta. Öyle birşey olduğunu sanmıyorum park diyordu bide notta. O parkta en çok canını yaktığın kişi? Bu kişi beni.uzun süredir takip ediyor olmalı çünkü saçma kavgalar dramatik ayrılıklar ve daha nicelerini yaptım o parkta. Sen bunları demedeb daha doğrusu sen işin içine girmeden ben eski sevgililerimden birinin olduğunu sanıyordum."

"Nisa bana da aynı not geldi! Ama sadece evinin arkasında ki barakada canını en çok yaktığın kişi diyordu! "

"O zaman varsayımların çöpten ibaret."

"Sanırım öyle. Emanet dedigi zımbırtıyı ve not ya da notlar kac tane varsa işte getirir misin?"

Yerimden aklımda birçok soru işaretiyle kalktım. Onun barakada ve benimde parkta en çok canını yaktığım kişi kimdi?
Bazayı kaldırıp dikkatli bir şekilde bıçağı ve notları aldım. Onları yenemin önünde ki masaya bıraktığım da yüzü bembeyaz olmuştu. Işte şimdi birşeyler açığa çıkıyor gibiydi!

Oyun Yeni Başlıyor (Acılar Sonsuz Denklem)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin