Erken de olsa final geldi. Teşekkür Bölümü'nü yarın yayınlayacağım şimdilik kütüphaneden çıkarmayın...
*
Multi okurken dinleyebileceğiniz bir şarkı :) Ben bölümü o şarkı ile yazmıştım...
Çağatay'dan
5 gün geçmişti. Hala uyanamamıştı. Artık uyanması lazımdı. Bu kadar uzun süre boyunca uyumamalıydı.
Hastane odasından doktor çıktı ve uyandığını söyledi. Sonunda!
Ilk önce hayati tehlikeyi atlatmıştı, sonra da doktor onu görebileceğimi ancak daha uyanmadığını söylemişti. Şimdi ise uyandı. Cidden ucuz atlattın Doğa!
Odasına girdim.
"Doğa."
"Çağatay? Çağatay özür di..."
"Önemli değil Doğa."
"Seni çok seviyorum Çağatay."
"Ben de seni Doğa."
Birazcık durdum ve devam ettim.
"Seni çok seviyorum ama seninle çıkamam. Çıkarsak sen sadece zarar göreceksin. Benim yüzümden ölüyordun ya!"
"Çağatay, lütfen. Benimle ol. Çağatay, yalvarırım. Ben zaten 1 senedir ölüydüm. Ama seninle konuşmaya başladığım andan itibaren yaşama döndüm. Şimdi tam yeniden doğmuşken beni tekrar mı öldüreceksin? Ben bunu hak edecek ne yaptım?"
"Hiç bir şey ama..."
"Sadece sevdim..."
Onu böyle bırakıp gitmek benim de canımı yakıyordu. Ama her şeyi daha fazla zorlaştırmamalıydı.
"Gel, çıkış işlemlerini halledelim."
"Peki."
*
Hastaneden çıkınca tum yol boyunca hiç konuşmadık. Ben sahil kenarına park edip arabadan indiğimde o da benim peşimden geldi. Ben bu kızı nasıl bırakacağım ya?
"Doğa."
"Efendim."
"Ben gidiyorum."
Birden telaşla kafasını bana çevirdi.
"Ç- Çağatay! Ne diyorsun? Izin vereceğimi mi sanıyorsun?"
"Izin almayacak kadar kararlıyım."
"Ben peşinden gelmediğim sürece gidişinin bir faydası olmayacak!"
"Seni rahat bırakmak için gidiyorum."
"Rahat olmak isteyen kim?"
Nilay'dan
Çağatay çok yakında gidecekti, Doğa'yı bırakıp. Eğer Doğa'yı terk etmezse Doğa'yı öldürteceğimi söylemiştim çünkü. Doğa 5 gün önce benim en iyi arkadaşımdı ama artık değil, olmayacak da!
Çağatay'ın kalbinin Doğa için attığını öğrendiğimde benimki durmuştu. Şimdi acısını Doğa çeksin bakalım! Benim Çağatay'ı sevdiğimi bile bile ona yanaşmak ne demekmiş görsün cadı!
Doğa'dan
"Doğa, mecburum."
"Hayır."
"Doğa, zorlaştırma. Ben üzülmüyor muyum sanıyorsun?"
"Üzülsen gitmezdin."
"1 yıldır sevdiğim kızla tam çıkmaya başlayacakken gitmek çok kötü."
"Gitme o zaman."
"Doğa, lütfen... Ikimiz için de bu kadar zorlaştırma herşeyi."
"Kararlısın yani?"
"Evet. Bunu senin için yapıyorum."
Biraz sadece yüzüne baktım. Bu onu son görüşümdü. Keşke bir belki olsaydı ortada. O zaman belki de benimle olması ya da en azından gittiği gibi dönmesi için bir umudum olurdu...
"Çağatay. 15 dakika. 15 dakikayı sevgili gibi geçirelim."
"Yeter ki sen iste."
Alnımdan öptü. Varlığını daha yeni hissetmişken nasıl alışacağım yokluğuna Çağatay?
*
Sahil boyunca yürüyüş yaptık. Hiç konuşmadık. Sadece sevgili gibi yürüyüp birbirimizi hissettik. Sessizliğimiz ile konuştuk. Kalplerimiz ile birbirimize bağlandık. Ancak en sonunda Çağatay saatine baktı.
"Maalesef zaman doldu prenses."
"Çağatay."
"Efendim."
"Beni son bir kez öper misin?"
Bana yaklaştı ve öptü. Bu benim için çok acıydı. Ona son kez dokunduğumu biliyordum. Onu son kez öptüğümü biliyordum. Onunla son kez birlikte vakit geçirdiğimi de biliyordum.
En sonunda benden ayrılınca alınlarımız birleşti.
"Seni çok seviyorum. Ama gitmem lazım."
Fısıltıyla bunları söyleyip benden uzaklaşmıştı. Biraz öyle kalıp yere çöktüm. Gitmişti ve geri dönmeyecekti. Bunu biliyordum. Peki ben ne kadar dayanabilecektim onun yokluğuna?
XXX
Herkes Doğa'ya "Zamanla geçecek, zaman ilaçtır." diyordu. Doğa inanmıyordu. Çünkü biliyordu. Dönmeyecekti. Ve o dönmeden geçmeyecekti...
3 gün geçti- yok
1 hafta geçti- yok
2 hafta geçti- yok
3 hafta...
Yok...
1 ay geçti...
Ama malesef hala yok...
Doğa ümidi kesip çevresindekilere hak verdi.
Doğru söylüyorlardı; Zaman ilaçtı...
Ancak;
Zaman ilaçtı, fazlası intihara gitti...

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Benimle Ol
Cerita Pendek1 yıldır sevdiğiniz çocuk ile en yakın arkadaşınız sevgili olsa ne yaparsınız? Gidip ona "Benimle Ol." der misiniz? Yoksa arkadaşınız için her şeyden vazgeçip pes mi edersiniz? Pes etmiş bir kızın tüm çabalarına yeniden başlama hikayesi... ** Bölüml...