Yeni okul ve işe başlayalı 3 haftayı geçkin bir süre olmuştu. Ve ben herkesle iyi anlaşıyordum. Hatta içimdeki çatlak kızı bile ortaya çıkarmıştım. Bu akşam da bizim evde film gecesi yapacaktık. Annemgil 1 haftalığına tatile gitmişlerdi. Abim de.. onu sevgilisinin yanına postalamıştım. Yani bu gün ev tamamen bendeydi.
Markete gidip bi dünya abur cubur ve bir kaç da korku filmi almıştım. Her ne kadar korkarak izleyeceğimi bilsem de ...
Şimdi ise odamda rahat birşeyler arıyordum giymek için. En sonunda siyah tayt ve abimden çaldığım artctic monkeys başkılı siyah tshirtte karar kıldım. Seçtiklerimi hemen üzerime geçirdim ve şaçımı sıkıca at kuyruğu yapıp salona ilerlemeye başladım. Tam o sırada kapı çalınca yönümü değiştirdim ve kapıya yöneldim. Kapıyı açınca Mert ve Tuğçe nin geldiğini gördüm. Kenara çekildim içeri geçebilmeleri için.
"Hoşgeldiniz gençler."
"Hoşbulduk canım." Diyip bana sarıldı Tuğçe. Ben de onun sarılışına karşılık verdim.
"Naber fıstık?" Dedi Mert ve beni kendine çekip sarıldı. Şu 3hafta içinde hepsiyle gerçekten çok yakınlaşmıştım. Dudaklarını alnıma bastırdı ve geri çekildi. Elindeki poşeti bana uzatınca soru sorar bir biçimde tek kaşımı kaldırdım. Ve evet tek kaşımı kaldırabiliyorum, ayık olun.
"Biralar." Diye açıklamada bulununca yüzümü ekşittim.
"Daha önce içmedim hiç."
"Harbi mi?"Diye şaşkınca sorunca başımla onayladım.
"Bu ilk olacak ozaman."
"İçebileceğimden emin değilim."
"Denersin güzelim." Diyip göz kırptı.
"Herneyse hadi içeri gidelim. Diğerleri de birazdan gelir." diyip onları salona yönlendirdim. Ben içeri gireceğim sırada kapı çalınca hızlı adımlatla kapıya ilerledim. Gelenler Barış, Tankurt ve Aslı idi. Geçen sürede Tankurt ve Aslı ile cidden samimileşmiştik. Tankurt'u abim Aslı' yı ise kız kardeşim gibi görüyordum. Ama Barış hala aynıydı. Arada sırada samimi çıkışlarıyla hepimizi şaşırtıyordu.
Geçebilmeleri için kapıyı araladım. En son Barış girmişti ve bana göz kırpmıştı. Yuh!
Dönüp Tankurt ve Mert ile kucaklaştım. Ama Barış ile kucaklaşmadım ve açıkçası çekiniyordum. Gülümseyerek salonu iiaret ettim.
"Siz geçin, ben içecekleri ve atıştırmalıkları hazırlayıp geleyim."
"Ben de sana yardım edeyim." Deyip ayaklandı Tuğçe ve onunlar birlikte Damla da.
"Siz oturun, filmi seçin ben beş dakikaya hallederim."
"Peki madem." Gülümseyerek mutfağa geçtim. Cipsleri büyük kaselere poşaltıp diğer abur cuburları da kaplara boşaltıp tepsiye koydum. Bira sayısına baktığımda herkese birer şişe düştüğünü görüp bardak almaktan vazgeçtim. Poşedi bir elime alıp tepsiyi de dengeledim ve mutfaktan çıktım.
"Seçebildiniz mi filmi?"
"Yeap!" Diye beni cevaplayınca Tuğçe
"Gavur musun kızım sen? Düzgün cevap versene." Dediğime herkes gülerken Tuğçe somurtmuştu. Alışmışlardı artık bu hallerime.
"Ee hangi filmi izliyoruz?"
"Dappenin son filmi."
"Hassiktir." Diye mırıldandım. Anlaşılan bu gece abimle uyuyacaktım.
"Anlaşılan korkuyorsun, ha?" Tankurt'un nefesini kulağımda hissedince irkilmiştim.Belli etmemeye çalışarak;
"Yok canım." Diyip gergince gülümsedim.
