Bölüm 1*5 HASTANE(ACİL YAYIN)

3.5K 212 16
                                    

22.06.17

VATANDAŞLARIMIZIN DİKKATİNE.

MARMARA VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGELERİ İÇİN ACİL DUYURU!

SAĞLIK BAKANLIĞININ ALDIĞI KARARLAR DOĞRULTUSUNDA CUMHURBAŞKANININ ONAYI İLE BELİRTİLEN BÖLGELERDE SÜRESİZ SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI İLAN EDİLMİŞTİR. SALGIN DURUMU GEÇENE KADAR VATANDAŞLARIN ZORUNDA KALMADIKÇA SOKAĞA ÇIKMAMASI  VE BAKANLIKTAN GELECEK YARDIMI BEKLEMELERİ GEREKMEKTEDİR. LÜTFEN UYARILARI DİKKATE ALALIM. ÇEVRENİZDE ŞÜPHELİ BİR DURUM FARKEDERSENİZ HEMEN 182 İ ARAYINIZ. YARDIM GELENE KADAR SİZE SÖYLENEN DİREKTİFLERİ YERİNE GETİRİNİZ...

...
..
.

Sakin başlayan bir Karacabey sabahı yan odadan gelen çığlık sesleriyle hareketlenmeye başladı. Seda sesi duyar duymaz hemen yataktan fırlayıp yan odaya koşmaya başladı. Ardından Emir ve diğerleride ona katıldılar. Kapının önüne geldiklerinde genç bir kadın kanlar içinde  hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Yüzündeki ve kollarındaki izlerden içerde arbede yaşandığı belliydi. Burak ve Emir hemen içeri girip bir göz atmak istediler. Ancak kadın onlara mani olarak içeri girmelerini engelledi. Birkaç dakika sonra da motele polis ve sağlık ekipleri geldi. Kapının önündeki herkes uzaklaştırılıp polis silahlarla birlikte içeri daldı. Sağlık görevlileri de yaralı kadını alıp ambulansa götürdüler.

Birkaç dakika sonra odadan silah sesleri yükselmeye başladı. 5, 6 artıştan sonra sesler kesildi ve içeriden bir polis memuru çıkıp sağlık görevlilerini odaya çağırdı. Polisin üstü başı kan damlalarıyla doluydu. Ancak kendi kanı olmadığı belliydi. Belliki içerde bir infaz söz konusuydu.
Sağlık görevlileri içerde gerekli incelemeleri yaptıktan  yaklaşık bir saat sonra ellerinde iki ceset torbasıyla odadan ayrıldılar. Onlardan sonra poliste odayı mühürleyip motelden ayrıldı.

...
..
.

Yaralı kadın sağlık ekipleri tarafından hızlı bir şekilde hastaneye ulaştırılıp tedavi altına alındı. Ancak yaraları geri dönüşü olmayacak derecede derindi. Birde kolunda ısırık olduğunu tespit ettiler. Artık tedavi etmenin bir anlamı olmadığı için infaz edilmesine karar verildi. Ancak ondan önce odada neler olduğunu öğrenmek için polis tarafından sorguya alındı. Kadın zorda olsa yaşadıklarını polise anlatabildi.
"Sabah 8 de uyandığımda kontrol etmek için oğlumun yanına gittiğimde oğlumun ağzından kan geldiğini gördüm. Hemen eşimi uyandırıp hastaneye gitmemiz gerektiğini söyledim. Eşim oğlumu kucağına aldığı sırada oğlum titremeye başladı. Daha önce hiç görmediğim bir şekilde aralıksız titriyordu. Ağzından da tekrar kan gelmeye başladımıştı. Hemen yatağa yatırıp sakinleştirmeye çalıştık. Ancak hiçbir değişiklik olmuyordu. Ağzından sonra göz ve kulaklarından da kan gelmeye başladı. Acile gidemeyeceğimizi anlayınca 182i arayıp yardım istedik. En yakın zamanda yardım geleceğini söylediler ama, ama çok geciktiler. Yaklaşık 15 dakika sonra oğlumun titremeleri durdu. Biranda kaskatı kesilip göğsünden hırıltılar gelmeye başladı. Artık ne yapacağımızı şaşırmıştık. Kısa bir süre sonra hırlama sesleride kesildi ve derin bir sessizliğe büründü. Artık kanamasıda yoktu. Kocam artık öldüğüne emin olmuştu. Hemen onu kucağıma alıp sallamaya başladım. Belki kendine gelir,uyanır belki. Ama uyanmadı, bidaha sesini duyamadım oğlumun. Daha fazla odada duramayıp tuvalete attım kendimi. Midem o kadar bulanıyorduki kusmadan duramıyordum. Tuvalette yaklaşık yarım saat geçirmişim, tam yüzümü yıkarken eşimin bana seslendiğini duydum. Odaya girer girmez oğlumun kocama.........
Yaralı kadın anlatmasını bitiremeden kalbinde bir acı hissetmeye başladı. Acıyı takiben biranda masanın üstüne midesindeki tüm kanı çıkarıverdi. Polisler artık dönüşüm evresine girdiğini anlamışlardı. Kadında artık ölmeye başladığının farkındaydı. Polislere söylediği son şey kocam ve oğlumun yanına gömün beni oldu. Başkomiser artık belindeki silahı çıkarıp kadının alnına dayadı ve gözlerini kapayıp tek atışta kadının işini bitirdi...

...
..
.

Günlerdir silah seslerine ev sahipliği yapan hastane güne sessiz başlamıştı ancak öğleden sonra tekrar yükselmeye başladı sesler.
Dünden bu yana kapalı olan hastane girişlerinde polislerden sonra askerde nöbet tutmaya başladı. Hastanenin 150 metre çapındaki alan da karantina altına alındı. Aynı saatlerde de motele sağlık ekipleri gelip ilaçlama çalışmaları yapıp yolcuları genel sağlık taramasından geçirdiler. Emir ve arkadaşlarında tarama sonunda anormal bir durum olmadığı için motelde kalmaya devam ettiler. Ancak motelde kalanlardan 4 kişi yolunda olmayan bir takım belirtiler nedeniyle motelden alınıp karantina altına alındı.

Akşam acil durum duyurusundan sonra hastaneden şimdiye kadar duymadıkları kadar şiddetli silah sesleri geliyordu. Oldukça da yakınlarından geliyordu çatışma sesleri. Çatışma devam ederken TSK ağır silahlı araçlarla hastaneye giriş yaptı. Sanki yanı başlarında iç savaş yaşanıyordu. Eldeki tüm silahlarla hastane çapraz ateşe tutuluyordu. Bir saat sonra hastanenin bir kısmının yıkılmasıyla çatışma sesleri son buldu ve hastane derin bir sessizliğe büründü.

O akşam bir daha silah sesi duyulmadı. Ama asker ve polis tedbiri elden bırakmayıp nöbet tutmaya devam ettiler.

Hastanenin yıkılması işlerin sanıldığından daha kötü olduğunun belirtisiydi. Akşam haberlerinde açıklanan bilançoda bu durumun ispatı niteliğindeydi.

...
..
.

19 hazirandan bu yana ülke çapında yaklaşık 15 milyon insanın hayatını kaybettiği ve  bir o kadar insanın da hala hastanelerde beklediği paylaşıldı.

...
..
. 

Seda artık bu ilçede kalmanın bir anlamı olmadığını böyle giderse işlerin daha da kötüleşebileceğini Arda da durum daha kötüye gitmeden buradan ayrılmaları gerektiğini söyledi. Bir süre bu konuyu tartıştıktan sonra buradan gitmenin daha mantıklı olduğuna karar verip yarın sabah erkenden motelden ayrılmaya karar verdiler.
Yeni bir yolculuğa çıkmanın vakti gelmişti. Ama bu sefer tatile değil, eve yani Görükleye. Hayat normale dönene kadar kendi evlerinde beklemek en iyi fikirdi......

...
..
.

Hastaneler salgının en rahat yayılma alanları olduğu için ülke genelinde bütün hastaneler karantina altına alınıp kapatıldı. Bazı hastanelerde salgın kontrol altına alınabilirken birçok hastane kontrol edilemez duruma gelmişti. Hastalık hızla yayılıyor ölümler durdurulamıyordu. Bu durumu kontrol altına almak içinde en iyi yolun hastanelerin devre dışı bırakılması olduğuna karar verildi. Ülke genelinde o gün yüzlerce hastane uygun bir anda içi boşaltılmadan yerle bir edildi içindeki hastalarla. Hastalık kontrol merkezleri ise acillerden sağlık ocaklarına alındı.

ÖLÜ DÜNYA: BAŞLANGIÇHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin