"Neden böyle birşey yaptın? Dur dediğimde durmalıydın!!! Öğğğğhhh.... Öğğğğhhh..."
Yağız az önce yuttuklarından sonra dakikalardır kusuyordu. Midesi artık tamamen boşalmış olmasına rağmen kendini durduramıyordu. Ağzında hala bombok bir tat vardı. Tarifsiz bir acı yer edindi. Artık kusacak birşey kalmadığından mide yerinden çıktı çıkacaktı."Özür dilerim. Çok çok özür dilerim. Böyle birşey olabileceği aklıma gelmemişti. O adam o adam bana saldırdı. Öldürmeme rağmen hemen geri döndü ne olduğunu anlayamadım. Çok korkmuştum özür dilerim..."
"Git temiz su falan getir bari. Bişeyler bul bana. Öğğjjjhh"
.
..
...
"İyi misin? Lan Ferit iyi misin?""Ne oldu lan öyle? Bir şeye mi çarptık biz?"
"Galiba? Ama neye çarptığımızı göremedim..... Amk şuranın haline bak cam kırılmış heryer zombi pisliği olmuş."
"Murat!"
"Sana yapma demiştim dimi? Niye beni dinlemiyorsun?"
"Muratt?"
"Ne yapacağız şimdi? Ya üzerimize gelirlerse?"
"Murat?"
"Ne Murat Murat Murat? Ne oldu?"
Ferit gözlerini aşağıya çevirip dikkati karnına çekti. Eliyle kapattığı karnı elini kaldırınca ortaya çıktı. Orta büyüklükte bir cam parçası Ferit'in karnına saplanmıştı.
"Hasssikti hassiktirr? İyi misin? Olm kanaman var lan. Hemen burdan çıkmalıyız!"
Murat hemen kemerini bıçakla kesip kurtulduktan sonra Ferit'in de emniyet kemerini kesti. Ancak araba takla attığı için ön taraf biraz sıkışmıştı. Ferit direksiyonda olduğu için bacakları direksiyonun altında kalmıştı. Murat böyle içerden yardım edemeyeceğini anlayınca dışarı çıkıp kapısının ordan denemeye karar verdi. Belki koltuğunu geriye alıp bacaklarını kurtarabilirdi.
Tam araçtan çıkacakken cama insanmı zombi mi olduğu anlaşılamayan bir şey yaklaştı. Murat çıkmaktan vazgeçip kapıyı sıkıca tutup açmalarını engellemek istedi. Her ne kadar kapıyı korumak istesede ön camın büyük bir kısmının kırık olması çabalarını boşa çıkardı. Kapıdan umudunu kesen yabancı zombi olmadığını belli ederek elindeki silahla ön cama yöneldi.
"İnsansın sen! Lütfen yardım et arkadaşım yaralı." Murat silüetin zombi değil de insan olmasına çok sevinmişti. Ancak sevinci uzun sürmeyecekti. O kişi arabalarına çarptıkları adamdı. Çarpmayla beraber iki tarafında arabası hurda olmuştu artık. Adam camın karşısına geçip silahını Murat'a doğrulttu bir anda. Murat ne olduğunu anlayamadan refleksif olarak hemen silahına sarıldı.
"Tek başına arkadaşını koruyabileceğini sanmıyorum çocuk. Şimdi silahını indir yardım etmemizi istiyorsan."
Murat başka çaresi olmadığı için silahını indirmek zorunda kaldı. Akabinde silahı adama atarak tamamen teslim durumuna düştüler."Lütfen yardım et! Arkadaşım yaralı. Kaza geçirdik gördüğün gibi. Lütfen yardım!!!"
Adam Murat'ın silahını aldıktan sonra arka tarafa işaret edip yanına başkalarını çağırdı. Birkaç saniye sonra 4 kişi daha öne gelip içeriyi incelemeye başladılar. Hepsi de ağır silahlı iri yarı adamlardı.
Adamlardan biri Murat'ın diğeri ise Ferit'in kapısını zorlaya zorlaya açıp dikkatli bir şekilde önce Murat'ı sonra Ferit'i dışarı çıkardılar. Ferit'i çıkarmak biraz zaman almıştı ama sonunda zarar görmeden çıkmıştı.
"Ateş sen hemen ilk yardım malzemelerini getir. Sağdıç sende araçta önemli malzeme falan var mı kontrol et. Torpido gözüne kadar kontrol et."
"Kimsiniz siz?"
"Öğreneceksin genç adam öğreneceksin!"
Ateş denilen adam Ferit'e müdahale ederken bir anda bağırmaya başladı Ferit.
"Napıyorsun lan? Dikkat etsene."
Ancak adam bağrışları dikkate almıyordu. Sanki sağırmış gibi, Ferit çığlıklar içinde kalmasına rağmen karnına saplanmış camı zorlaya zorlaya çıkarmaya çalışıyordu.
Bir süre sonra Ferit ağrıya daha fazla dayanamayıp kendinden geçti. Adamın işi kolaylaşmıştı artık. Bir kaç saniye sonra tek hamlede tüm camı karnından çıkarıverdi. Hemen camın çıktığı yeri steril bir bezle kapatıp üzerine alkol dökerek pansumanı da yapmış oldu. Ancak Ferit hala kendinde değildi. Yarasına alkol basılmış olmasına rağmen uyanamamıştı. O acıya rağmen.
"Pansuman tamamdır Teğmen. Ancak onu hemen güvenli bir yere götürmemiz lazım. Yokuşun yukarısından buraya zombiler geliyor kaya kaya. Bu çocuklar sanırım sürüye dalıp kontrolü kaybetmişler."
Liderleri olduğunu düşündüğü adama teğmen diye hitap etmesi Murat'ı bunların asker olduğunu düşünmeye itmişti. Asker olduklarını destekler nitelikte kanıtlar da az değildi. Hepsi kaslı iri yarı heriflerdi. Ellerindeki silahlar ise kolay bulunan cinsten değildi. Ayaklarında ise asker polis karışımı bir botları vardı. Araçları ise tam olarak askeri bir araç olmasa bile bir pikaptı. Belkide resmi araç olarak kullanılmıyordur.
"Sizi bu gecelik güvenli bir yere götüreceğiz. Arkadaşının durumu ciddi olabilir. Bu gece bizimle kalın yarın sizi ne yapacağımıza bakarız."
"Güvenli yer nere? Siz bizi dediğim yere bırakın biz gerisini hallederiz."
"Olmaz bizimle geleceksiniz!"
Murat bu nerden çıktıkları belli olmayan asker kılıklı adamlara zerre güvenmiyordu. Asker olsalar devletin kurtarma kamplarında olmaları gerekmiyormuydu? Ona göre ne üdüğü belirsiz birkaç adamdı. Kesinlikle onlara güvenilmezdi. Belki de araçlarına çarptıkları için kendilerini soyacakalardı. Evlerinin yerini kesinlikle söylememelilerdi. Ferit için bir süre oyalamalıydı adamları...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜ DÜNYA: BAŞLANGIÇ
Science FictionBu kurgu 2015 yılında yazılmıştır. Geri kalan tüm hikayelerden farklı konseptiyle yeni nesil hikayeye odaklanın! Salgının ilk zamanlarında salgının sebebi bilinmediği için ne gibi önlemler alınacağı hakkında bilim insanları dahil kimse ne yapılaca...