Sabah gözlerim şiş uyandım .Önce bir kendime gelmem gerekiyor .Kahvemi içer içmez kahvaltı hazırlamaya koyuldum.Eksikleri marketten aldım. Çok güzel bu masa hazırladım.Kapı çaldı.
Kapıyı açtığımda karşımda beliren Duygu ve onun duygusuz çirkin bakışları merhaba dedi bana .Anıl bunun neresine aşık olmuştu .Gülümsedim.Gülmeyi okadar seven bir insana ,eziyet gibi gelen bir gülümseme ile.
" Hoş geldin canım buyur geç içeri"
" Günaydın Su hoşbulduk "dedi sarılıp öptük birbirimiz ve içeri doğru geçti.hemen arkasından Anıl. O güzel gözleri ile "Merhaba " dedi . insan bir ömür baksa doyamaz .İçinde erir gider.
" Günaydın Anıl sende hoşgeldin "
sonra sarılıp öptü beni.Sıcak dudakları yanağıma değdi.Onun ılıklığı bedenimi ateşe boğdu.Biraz çevirsem başımı dudaklarında buluşsak öylece takılıp kalsak.Ben haykırsam ne der .Çekip gider.Korkmasam .Ama ne fayda .Aşık bir adam karşımda duran.Ne fayda.Kendimi rezil etmeden başka neye yarar.
Geç kalırız bazen hayata, yada hep geçizdir.Yada geçer gideriz.Hayat bakar öylece bize.Sen bende özel kalırsın, ben se hiç özelin olamam .Ama biter bu gün bende ki sen.Aşk bitmez saplanır kalır hep sol yanıma.Ne faydan var AŞK . O yoksa .
Artık benim yapacağım tek şey saygı duymak Anıl için ve onu unutmak kendim için.
"Böyle geç Anıl kahvaltı hazır siz geçin ben çayları getiriyorum "
çayları doldurdum ve kahvaltıya başladık .Deryan ın şüpheli bakışları beni rahatsız ediyordu .Zeki kız kimbilir anlamıştır. Aslında çok alımlı ve güzel bir kız ama neden se bana dünyanın en suratsızı gibi geliyor şu anda.Onun da suçu yok .Ama gerçekten sinsi ruhunun o kadar güzel olduğunu sanmıyorum .Zaten hiç samimi olamamıştım. Hissediyor insan .
" Dün için özür dilerim , babamın rahatsızlığı da beni germişti yol yorgunluğu size biraz kötü davrandım kusura bakmayın"
" evet ya anlayamadım "
sen konuşmasan olmuyor sanki.
"Hiç önemli değil Su sen iyi ol bana yeter"
Derya sinsi sinsi baktı Anıl a
"Çok sağol Anıl "
"Önemli değil"
"Neyse kahvaltımızı yapalım dimi Anıl daha gezeceğiz"
"Tamam " dedi Anıl mutlu bir gülüş attı Derya ya.Derya ise bakışlarını bana çevirdi manalı manalı baktı.Belli ki nispet yapıyordu.
Kahvaltı bitti Anıl ve Derya gitti. Onlardan geriye koskoca bir hayal kırıklığı ve darmadağınık bir sofra kaldı.Tıpkı kalbim gibi .Ne nerede belli değil.Nereden toplamaya başlayacağımı bilemedim.
BEN SU
O ANIL
VE BİZ YOKUZ ARTIK
ONLAR VAR VE YIKINTILARINDAN KALAN BEN
BİR KİŞİ EKLERİZ HİKAYEYE BAŞLAMADAN
BENİ ÇIKARIRIZ BİTMEDEN
VE BİZİ BİTİRİRİZ
BİR SİZ BİTİRİR , YILLARIN BİZİNİ
VE SADECE BEN KALIRIM BU HİKAYEDE
AŞKA AÇ
AŞKA SU'SUZ...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEN SENİ YAZDIM SEN BENİ OKUDUN...
Roman d'amourO kadar uzun değildir hayat Hızlıca biter ve yetmez hiç kimseye Herkes yarıda gider ve yarım bırakır giderken Ama yarım geldik diyemeyiz Bekleriz , Erteleriz, Gereklileri gereksiz, gereksizleri gereklileştiririz Cesaret edemeyiz. Eksik kalır duygul...
