işimi bitirip Mert hocanın odasına gittim.
" Müsaitmisiniz Mert hocam"
"ee ama yalnızken bana hocam deme hoşlanmıyorum"
" tamam unutuyorum"
"bitti mi işin "
" evet "
" iyi bari "
" Evet adam kendini kesmiş , faça atmış sanki birazda tuhaf bakıyordu anlamadım hiç konuşmadı "
" O hasta artık senin iyi anlaşma ya bak"
" Neden benim taburcu olur bir kaç saate "
" Evet ama o gider onun gibi gergün bir kaçtane gelir "
"Neden ben hep alkolik madde bağımlılarına mı bakacağım"
" Üzgünüm ama evet"
" neden peki "
" Çünkü Turgay hoca belli ki sana taktı"
" Tamam anladım da mantığını çözemedim"
" Anlayacağım aramız da kalacak hastanede eskiler bilir sadece ve hiç kimse konuşmaz kimseye bahsetmezler"
Birden bir sırrı öğrenmenin heyecanı sardı beni.Neydi acaba çok merak ettim
" Emin ol anlatmam hadi anlat"
"Tamam ama bak sakın "
" bana güven "
Anlatmaya başladı Mert önce çok sıradan bir hikayeyi dinlemenin sıkılganlığı sardı ruhumu en en son anlattıkları bittiğinde öylece dondum kaldım .İçim yandı .Ürperdim .O an gözlerinde ki o acımasızlığın aslında çektiği acının ızdırabı olduğunu anladım. Üzüldüm , çok acı.Mert anlattıkça benim gözlerim doldu.
"Yıllarca aynı hastanede çalıştılar.Turgay hoca kendisi gibi meslektaşı olan Doktor Elife aşıktı. Herkes bilirdi bunu . Birbirlerine çok yakıştırırlardı. Ama bir gün Dr Elif hanım bir adamla nişanlandı ve işini bıraktı çünkü adam çok zengindi .Çalışmasını istemiyordu. Turgay hoca yıkıldı .O gülen yüzü gülmez oldu .Kimse ile konuşmaz oldu.Sadece nefes alıyordu.Öyle yıllarca yaşadı kimse ile çok samimi olmadan.Kendi içine kapandı. Artık herkes onun yokluğunu kabullenmişti.Ama çok üzülüyorlardı bu haline .Hiç gülmez. Ama hiç vazgeçmez Elif hanımı düşünmekten.Yokluğunu kabul edemez.
Sonra bir gün Elif hanım çıkar gelir ansızın.Ayrılır eşinden .Hayatına önce işine dönerek kaldığı yerden devam eder. Onun o gelişi Turgay hocaya yeniden yaşama şansı verir. Ama hiç birşey diyemez .Öylece izler bekler.Nihayet kadın anlar , ondan sonra hiç kimseyle olmaması içine kapanması , onu unutmaması etkilenir belkide. Ve yıllarca Turgay hocanın beklediği kadın ona evet der. Öyle bir aşk başlar ki aralarında , herkesin dilin de övülerek anlatılır.Herkes en az onlar kadar mutlu olur. Böylece devam ederler kaybettikleri yılların telafisini doya doya yaşarlar.Ve Turgay hoca bir gün çIkar kadını karşısına onunla evlenmesini ister .Kadın mutsuz bir evlilik yaşadığı için önce biraz tedirgin olur Ama adam hiç pes etmez. Bu hikaye de aşk kazanır.Kadın , adama sonsuza kadar evet der.
Çok güzel bir düğünleri olur.Balayı için düğün bitiminde salonu terkeder ve arabalarına binerler. Turgay hoca arabayı kullanırken eşide yanına oturur.Gecenin karanlığında ilerlerken birden arabanın önüne bir sarhoş fırlar vurmamak için arabaya manevra yapar ama adama çarpar sonrada çok sert bir şekilde duvara . Hemen kanlar içinde iner adama yaklaşmadan ambulansı arar.Sonra gider eğilir adamın üstüne soluk almadığını farkeder hemen parmaklarını boynuna , karotisine koyar ve adam cansızdır.O an o yaralı haliyle adama kalp masajı yapmaya başlar. Yanın gelen hapçı bir genç adama ısrarla
" gelin , gelin "
diye bağırır tepesinden ayrılamaz. Ama Turgay hoca o an hapçının kimi çağırdığını anlamaz.Zaten karanlık sokakta onlardan başla kimse yoktur. Çarptığı adam ise araçtan, bayağı uzak alana savrulmuştur.Tüm çabası ile adamı kurtarmaya çalışır.
Tepesinde ki hapçı
" gelin , gelin " diye çığlık atar omuzundan dürterek
" defol git şuradan " diyerek azarlar. Ambulans geldiğinden adam hayata dönmüştür. Derin bir nefes çeker.Gelen sağlıkçıları bilgilendirir.Sağlıkçı ona
" Siz nasılsınız başka yaralı varmı , sizde ambulansa geçin sizi de muayene edelim"
o ana aklına eşi gelir birden fırlar arabanın yanına gider. Gördüğü manzara karşısında şok olur.Arabanın ön camı kırılmış ve karısı içeride yoktur .Tepesinde dikilen adamı görür ve onun önündeki beyaz gelinliği ile kan gölünde ki kadın ve onun karısıdır..Koşarak yanlarına gider. Ve kanlar içindeki karısını .Haykırarak başlar kalp masajına bayılana kadar devam adar ağlaya ağlaya yalvarır dön diye sonra bayılır kalır kadının üstünde ama kadın çoktan ölmüştür . Ve kurtardığı adamın eşini öldürüp polisten kaçtığını öğrenir .Mahvolur ,biter .
Ve hap alan genç öylece ona bakıyordur.
"gelin dedim gelin dinlemedin "
o günden sonra onun mutsuzluğuna birde vicdan azabı eklenir."
" tam 2 yıl oldu.O günden sonra hayat onun için sadece yaşamak. Bütün hırçınlığı kendisine . Hem özel ilgilendirir bu tarz hastaları . Ve özellikle ona ters düşenleri seçer "
"herkes kaldıramaz bu kadar ağır bir yükü "
"Çok üzüldüm "
O an ona ters davrandığım için vicdan azabı çektim .İçin yandı .Allahım ne büyük acıdır. Nasıl dayanabiliyor.Dinlerken dayanamıyor insan ya o anı yaşamak . Çok zor.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BEN SENİ YAZDIM SEN BENİ OKUDUN...
RomanceO kadar uzun değildir hayat Hızlıca biter ve yetmez hiç kimseye Herkes yarıda gider ve yarım bırakır giderken Ama yarım geldik diyemeyiz Bekleriz , Erteleriz, Gereklileri gereksiz, gereksizleri gereklileştiririz Cesaret edemeyiz. Eksik kalır duygul...