İNTİKAM VAKTİ

İç ses

Veee işteeee!!! Artık bizimde bir Jhon umuz vaaar! SERGİO CARVAJAL!!  Taş gibi adam internette bi ton fotosu var. İsteyen bakabilir iyi okumalaaaar!!!

O da"Benim görevim seni korumak Victoria. Eğer bu çocuk yüzünden hamile falan kalırsan suç bana patlayacak" dediğinde gözlerimi fal taşı gibi açıp ona baktım.

"Oradan bakınca öyle biri gibimi gözüküyorum? Yada sen körsün! Bak biz Black ile iki senedir sevgiliyiz öyle şeyler yapsaydık neden iki sene bekleyelim?" dedim

"Bilmem. Mesela Black seni, benden kıskandığı için olabilirmi? "

"Ne alaka ya? Off Jhon. Seninle napcam ben? Off baba off" dedim. Sonra aklıma geldi. Ve"telefonum " dedim. Sessizce. Etrafta telefonumu aramaya başladım.

"Kimi arayacaksın?"

"Babamı". Ceketimin cebinden telefonumu çıkardım. Ve hemen babamı aradım.

"Alo?"

"Alo baba?"

"Victoria. Ne oldu kızım? Birşey mi var?"

"Hayır. E.. Evet. Baba sen neden bana koruma gönderdin? İki senedir hiç bir şey olmadı. Bu senemi olacak?!"

"Bak kızım. Bu soruların cevabını daha sonra öğreneceksin. Eğer başak bir şey yoksa görüşürüz. Banka hesabına her zamanki gibi 5 milyar yatırdım. Eksiklerini giderirsin."

"Ne? Baba ne sonrası. Ben-"

Ve telefonun o iğrenç kapandı sesi.

Sokranarak babamı tekrar aradım. Cevap yok.

Telefonu kanepeye fırlatarak homurdanmaya başladım.

"Daha sonraymış mış. Para yatırmış mış. Başka bi şey yoksaymış mış. Uffff!"

Derin bir nefes aldım. Saat. 6:00 dı. Takvime baktığımda okulların kapanmasına bir hafta kaldığını gördüm. Yaz tatili gelmişmiydi?

Aslında bilmem yani yazın şöyle bi tatile çıksam. Daha doğrusu çıksak! Korumamla! Hem kafam dağılır Sakinleşirim.

Jhona baktım ve

"Okullar kapanınca tatile çıkalım." dedim.

"Tamam. Sen nereye ben oraya " dedi ve göz kırptı. Göz devirdim.

Ceketimi telefonumu ve anahtarını aldım.

"Hadi" dedim.

"Şimdimi gitcez?" deyince güldüm. Ve

"Hayır tabiki. Şimdi bankaya gitcez. Babamın yatırdığı parayı alcam." dedim.

Jhon ise"Haaa." dedi. Bende küçük bi kahkaha attım. O da güldü.

"Yalnız otobüse binmemiz lazım. En iyisi babam bi daha aradığında bi de araba isteyim". Dedim. Apartmanın merdivenlerinden inerken.

O da" İyi olur. " dedi.

Dışarı çıktık. Ve durağa doğru yürümeye başladık.

Durağa gelince otobüsü bekledik. Otobüs gelince bindik.

İkimizde yan yana oturduk. Onunla bu kadar yakın olmak beni rahatsız ediyordu. Ne!? Hayır tabiki de aşk falan değil. İki sene boyu evimde yalnız olduğum için pat diye hayatınız boyunca sizi takip edecek biri gelince böyle oluyor.

....

Geleceğimiz durağa vardık. İndik. Biraz yürümemiz gerekiyordu.
Banka yerine ulaşınca bankanın yanına geldim. Ve kartını çıkardım. Şifreyi falan girdim işte. Sıkıcı işler. Parayı alınca Jhon a döndüm ve

"Şurdaki parkta biraz oturalım mı?"

"Hay hay. " dedi.

Oraya geçtik ve gölgelik bir yere oturduk.

Orda biraz çay içtik.

"Nerelisin?"

"Paris." deyince heyecanla gözlerimi açıp.

"İnanmıyorum. Bende tatil için Parise gidelim diyecektim. Paris e bayılırım." dedim.

O da güldü

"Daha önce gittinmi?"

"Gittim ama fazla gezmedim. E sen beni gezdirirsin artık?"

Güldü ve

"Gezdiririm."

"Ayy. Çok güzel. "

Dedim ve aklıma bi şey geldi. Black. Jhon, Black ten hoşlanmıyor. Desene Paris gezisi berbat olucak.  
Peki Black gelmezse?

İç sesimle kavga etmeye başladım.

Ne demek Black gelmezse?!

Gelmesin işte. Jhonla beraber güzle bi tatile çık.

Hey! Black benim sevgilim!

Sevgilin diye her yere peşindenmi götüreceksin?

Ahh çok haklı konuşuyordu. Yani iç sesim.

Uffff evet ya! Haklı sevgilim diye her yere peşimden mi  götürcem Allah Allah!

Ne hayır tabiki götürcem iç sesim sende bana yardımcı olsana!

Malım yaa. Vallaha malım. İç sesimle kavga ediyom aferin bana!!.

"Peki ya Black? O da gelicek mi? "

İşteee. Jhon bomba soruyu sordu. Ne diycem şimdi? Hay senin gibi iç sesin...

"Bilmiyorum. Ve sana sormuycam. Çünki vereceğin cevap hayır. Şimdi Black gelirse sen ve o tatili berbat edeceksiniz. Ama Black gelmesse bi de tatile gidip onu çağırmadığımı görürse işim biter. "

Onun cevap vermesine fırsat vermeden. Ayağa kalkıp
"Hadi gidelim " dedim. O da biraz düşünüp ayağa kalktı. Ve yola çıktık.