7

80 4 0
                                    

Ommam Sehun her hasta olduğunda aynı soruyu sorar oldu.

"Yine nasıl başardın hasta olmayı?"
"Omma! Bilerek mi hasta oluyorum?"
"Bu kadar çok hasta olursan tabii denir!"
"Yah! Bana Jee gayet iyi bakıyor. Hem o benimle ilgilenmekten bıkmaz!"
"Aferin benim güzel kızıma. Zaten biliyordum bu kadar yetenekli olduğunu." dedi ve gitti.

"Yah! Sana aferin bana hayırsız evlat!"
"Hunnie'm boşver sen. Hem gerçekten de ben seninle ilgilenmekten bıkmam."
"Bende. Bir gün çocuğumuz olucağı zaman sana çok iyi bakıcağıma söz veriyorum."
"Sehun! Çocuk deme! Hem olcaksa bile daha çok var!"
"Ama olucağını kabul ediyosun."
"Ah! İyi tamam. Yanlız adını ben koyarım."
"Peki."

***

Ertesi sabah fazla erken uyanmışım. Bende kitaplığımdan bir kitap aldım ve okumaya başladım.

Birden bir tıkırtı duydum. Kalktım ve sesin geldiği yere yani mutfağa doğru ilerledim. Sehun birşeyler yapıyordu. Acaba ne?

***

Okul çıkışında Sehun hiçbirşey söylemeden elimi tuttu ve beni ormanlık bir alana götürdü.

"Sehun nereye gidiyoruz?"
"Bilirsin, süprizleri söylemeyi sevmem"

Etrafa boş gözlerle bakarak ilerledim.
Birkaç dakika daha yürüdükten sonra nir piknik örtüsü ve piknik sepeti gördüm.

"Bunlar da ne? Sehun, ne oluyor?"
"Birlikte zaman geçirmek için." dedi ve bana döndü.

Gerçekten de bunu yapıcağını sanmıyordum.

"Evet. Hala hatırlıyorum Jee. Asla unutmam. Özellikle de herşeyi yaparsak."
"Yah! Sehun! Bu anı mahfetme! Benim aklımdan geçenler. Tabii ki de hepsini yapıcaz" dedim ve daha fazla tutamayacağımı bildiğim gözyaşlarını serbest bıraktım.

^^
Sehun bana "Min Jee, sence ilerde en sevdiğim kişiye nasıl bir süpriz yapmalıyım?" diye sormuştu.
"Bence güller ve papatyalar olan bir ormanda piknik güzel olurdu"
"Nasıl bir piknik?"
"Çimenlerin üzerinde bir örtü üzerinde bir piknik sepeti olmalı ve tabii ki bir de yastık. Mükemmelliği tamamlamak içinde tatlı bir öpücük."
^^

Küçük tuzlu tanecikler suratımı ıslatmaya devam ederken bir yandan da gülüyordum.

***

SEHUN'UN AĞZINDAN

Biraz atıştırdıktan sonra yattık ve bulutları izlemeye başladık.

Birden bana döndü. Ani hareketlerde bende korkarım. (İnsan olamayacak kadar yakışıklı olsada ^-^)

"Min Jee! Ani hareketlerde bende senin gibi korkarım!"
"Um.. Üzgünüm." dedi ve bana bakmadan devam etti.
"Şey.. Ben düşündüm de. Bence iki."
"İki olan ne?"
"Çocuk. Bence biri kız biri erkek iki çocuğumuz olsun. Erkek olan sana benzesin ve kız kardeşini korusun. Çünkü o da benim gibi düşünmeden hareket ediyor olucak." dedi ve yüzüne tatlı bir gülümseme yerleştirdi.

"Ama sende işimi zorlaştırıyorsun Min Jee!"
"Na-" sözünü bitirmesine izin vermeden onu öpmeye başladım. Hemen bana karşılık verdi.
Dudaklarımız ayrıldığımda biraz şişmiş ve daha koyu bir pembe haline geldiğine emindim.

"Sehun b-bence gidelim."
"Hayır en azından şimdi değil. Bize bakanar ne yaptığımızı anlar"
"Ne? O kadar mı belli oluyor?"
"Üzgünüm ama evet"
"O zaman biraz uyusak?"
"Elbette"

Berbat bir bölüm oldu. Siz vurmayın. Apocuk bana okulda vurabilir sizin yerinize. Adı geçmişken de çok teşekkür ederim exowarer bu bölüm de senin için olsun. İyi beklemeler tatlı okurlar. ^-^

Berbat mı? Hayır Hayır!.. // Oh SehunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin