Berbat mı? Hayır Hayır!.. // Oh Sehun

4

Eğer yapabilirseniz medyadaki şarkıyla dinleyin lütfen.

EXO-Heart Attack

İyi okumalar... =)
Birden onu tuttum ve beraber yere düştük. Düşmemizin etkisiyle dudaklarımız birbirine deydi. Kısa bir süre bana baktı ve hemen kalktı. Ardından bende kalktım.

"Min Jee ben gerçekten özür dilerim"

MİN JEE'NİN AĞZINDAN

"Hunnie özür dilemene gerek yok! Zaten her sevgili öpüşür! Bunda ne var?"

Afallamış bir halde bana bakıyordu. Evet! Artık o benim sevgilim. Bunu kimse değiştiremez!

"Sevgili?"
"Evet! Artık benimsin!"
"Çok sevindim! Seni başkasıyla paylaşamazdım"

***

Sabah uyandığımda yanımda Sehun yoktu! Birden kapı açıldı. Çantam ve kıyafetlerim! Daha da önemlisi Sehun!
Hemen ona sarıldım

"Ah! Dün olanlar... "
"Evet hepsi gerçek güzelim"
"Bu okula el ele gideceğimiz anlamına mı geliyor?"
"Doğru! Üzerini giyin çıkarız birazdan."
"Tamam!" dedim çoktan hazırlanmış olan sevgilime. Ah! Düşüncesi bile harika!

***

Çantamı aldım ve bir bardak su için mutfağa doğru ilerledim. Bu sırada Sehun'da geldi.

"Bu senin için" dedi ve tamda sevdiğim gibi olan kıpkırmızı elmayı bana uzattı

"Teşekkür ederim!" dedim. O da kendine bir elma almış beraber yemeye başladık.

***

Okula vardığımızda hala el eleydik. Geçen herkes bize bakıp hayretle yanındakilere birşeyler fısılsıyordu. Öğretmenlerin bazıları bile!

***

Matematik sınıfına çıktık. Bu okula asansör gerek! 5. katta da matematik sınıfının ne işi var?

SEHUN'UN AĞZINDAN

Sınıfa girdik. Min Jee başını eymişti.
Sıramıza oturduğumuzda ona sarıldım.

Omzumun ıslandığını hissettim.

"Jee?"
"Jee deme bana! Çok özledim onu!"
"Güzelim! Sana söylemem gereken birşey var"
"Ne?"
"Özlemene gerek yok. Hem istediğin zaman ona sarılabilirsin hatta öpebilirsin de!"
"Demek benden sakladığın şey buydu! Seni ne kadar sevdiğimi biliyorsun!"
"Evet ama bana kızgın olmandan korktum! Söyliyemedim!"

Bir anda dudaklarımdaki sıcaklık ile afalladım. Beni öpüyordu! Ne kadar utansada!..
Karşılık verdim. Bize bakanlara aldırmadan öpüyorduk birbirimizi!

MİN JEE'NİN AĞZINDAN
Sehun'u öpüyorum! O da beni!

Bir süre sonra ayrıldık. Anlımı onun anlına yasladım. İlk konuşan o oldu.

"Eskisi gibi beraberiz ve bunu kimse bozamaz! Merak etme, eskidende duyguların katşılıksız değildi."

Sarıldık uzunca. Bizi izleyenlere aldırmadan. Artık o benim!

Oh Sehun artık benden başkasının değil! Olamaz da!

***

Son derse giriyorduk. Yanıma bir kız geldi. Yanlış hatırlamıyorsam adı Choo Hee'ydi.

"Min Jee? Merhaba! Benim adım Choo He! Sana göstermem gereken birşey var da!"

Sehun gelmeden göstermesini istedim.

Bizim sınıfın bir grubu varmış! NE? En başta Sehun'la öpüşmemiz var!

"Choo Hee bunu kaldırmanın bir yolu var mı?"
"Evet bir virüs bulaştırım bunu her yerden silebilirim"

Bu sırada Sehun geldi.

"Jee?"
"Hunnie'm bende şimdi geliyorum. Bu arada Choo Hee, Sehun"

Ah! Sehun da yanımıza geliyor.

"Choo Hee çabuk yap şunu!" dedim gergince.

"Üzgünüm Choo He! Biraz sevgilime ihtiyacım var!" dedi Sehun ve beni götürdü.

"Haberin var mı?"
"Evet. Choo He silmeye çalışıyor. Yarına hiçbir yerde kalmazmış!"
"Sevgilim bir Einstein!"
"Yah! Sen bana inek mi demeye çalışıyorsun!"
"Hayır sadece çok akıllısın diyorum."
"Hun-ah, seni seviyorum"
"Bende seni!"

***

SEHUN'UN AĞZINDAN

Eve vardığımızda ommam kapıyı açtı.
Min Jee ile birbirimize sırıtarak baktık ve,

"Merhaba omma!" dedi.

Afallamışça bize bakan bir omma var karşımızda.

***

Jee dünkü elbisesini bende takım elbisemi gidik.

"Ommam saloda değil mi?"
"Bakıyorum da hemen kabullendin."
"Yah! Şarkı tamam mı?"
"Evet hazırsan başlayalım" dedim ve elimi ona uzattım. Elimi tuttu ve salona doğru ilerledik. Yaklaşınca şarkıyı başlattık ve dans ederek salona girdik.
"Bir baloda prensiyle dans eden prenses gibisin"
"Çünkü öyleyim Hun-ah. Ya da beyaz atlı prensim"

Bu sırada ommamız bizi alkışlamakla meşguldü. Selam verdik. Elimi uzattım ve Jee tuttu ve yürüyerek odama gittik.