Bölüm 5 : "Endişe"

29.4K 217 18
                                    

Yüreğime dolan sızıyla derin bir nefes aldım ilk defa bu kadar zorlamıyordum nefes almakta bu sanki kaybetme korkusu gibiydi garip olan kimsesizsin ama kaybetmekten korkuyorsun kaybedicek kimsenin olmayışı bile içimi burkarken

Arslan amca ben yiğenini koruyacağım" dedi ne saçmalıyor bu derken duygularımı tercüman olan amcam "biraz daha açık konuşursan anlıyacağım ama bak Buğra seni severim biliyorsun burda söz konusu benim yiğenim en değerli varlığım onun adının çıkmasını istemiyorum biliyorsun babanla bir iş ortaklığımız var ve bunu batırmak istemem üzgünüm ama seni bile kırarım onun için" kömür göz kafasını sallayıp önce bana sonra amcama baktı "Arslan amca bırakta benim en değerli varlığım olsun onun adını çıkaracak birşey yapmam bırak onu ben koruyayım izin ver" susmuş utanmış bir şekilde yere bakıyordum kan şekerim düşerken amcamın sesiyle irkildim " Birsu" kafamı kaldırıp ona baktım bana sen ne diyorsun dercesine baktı "b-ben neyden bahsediyor cidden bilmiyorum amca gerçekten" kömür gözlere dönerken kırılmış gibi bakıyordu " onu sormuyorum Buğra'dan rahatsız oluyor musun" kafamı hayır anlamda salladım kafamı kaldırırken amcam "seni öldürürüm Buğra yiğenimin gözünden inen tek damla yaşa seni gebertirim " dedi ne yaani beni ona mı emanet ediyordu bu muydu "a-ama amca " eliyle konuşmamı böldü "istemediğin zaman bana söylemen yeter istemediğin hiç birşeyi yapmak zorunda değilsin ama ben burda yokken sana iyi bakıcağına adım kadar eminim "dedi kafamı salladım o onca fedakarlık yapmışken benim onun için bunu yapmam pekte zor değildi "tamam amca aklın kalmasın ben gayet iyi olucam" en azından bunu ona borçluydum kömür gözlere diktim gözlerimi bana şevkatle bakıyordu ama o silikon kızı unutmamıştım değerlisi olucakmışım pıh Allah biliri bunu kaç kıza söyledi " Ben onbir uçağıyla ingiltereye geri dönüyorum Buğra sen kızıma iyi bakıyor ona şirkette yardım ediyorsun cezanıda babanla ben konuşucam ama sakın onu kırma incittme ona sahip çık " kömür göz ayağa kalkıp amcama yöneldi ona sarılıp sırtına vurdu "aklın kalmasın saçının tek teline zarar gelmesini bile engelleyeceğim" amcam onu kendinden ayırıp bana ve ona baktı mutlu görünüyordu olması gerekende buydu o mutlu olmayı hak ediyordu amacam kasadaki pasaport ve belgeleri çıkartırken kömür gözle birbirimizi izliyorduk öksürük sesiyle amcama yöneldim ona koşarak sarıldım " dikkat et kendine yengeme çabuk dön beni burda yalnız bırakma" boğuk çıkan sesimle sırtımı okşadı "benim esmer güzelim biz iyi olucaz sen asıl sen dikkat et kendine seni burda bırakmak benim için oldukça zor ama seni emanet ettiğim kişiye sonsuz güveniyorum" ondan ayrılıp onu öptüm ayağa kalkan kömür gözle vedalaşıp odadan çıktı ağlamaya başladığımda kendimi evsiz gibi hissettim önüme atılan bir kutu peçeteyle geldiği yere baktım "sil şu burnunu sümüklü " göz devirip peçeteyi elimle ittim "sanane benim sümüğümden karışma bana" ne iğrenç bir konuydu bu "sabah" dedi ona döndüm ve yutkunup " sabah aramızda geçen olayda ki bana hesap verecek olan kişi Selin mi ondan mı bahsediyordun" kafamı çevirdim kaşımı kaldırıp ona baktım "neyse ne beni ilgilendirmiyor" elini masaya vurup " beni ilgilendiriyor unutma sen benim en değerlimsin artık" yarım gülüş attım " bu sözü milyon kıza söylemişsindir ama biliyor musun zerre umrumda değil" hızla ayağa kalkıp " bana bak gözlerimim içine o sikik sarışın beni ilgilendirmiyor beni tek ilgilendiren sensin" gözlerimi gözlerine kitledim ayağı kalkıp kapıya yöneldim arkamdan hızlıca gelip kapıyı kitledi beni kapıyla arasına aldı bu yakınlık çok fazlaydı sessizce" kömür göz" diye fısıldadım bacaklarım tutmuyordu biraz daha ilerisi beni bayıltabilirdi "b-bu çok yakın uzak dur" dedim açık olan sırtıma nefesi değerken armızdaki boy farkını anlamıştım "ben gayet memnunum halimden esmer" sıcak nefesi bedenimi eritirken sesindeki tokluk bedenimi titretti "lütfen"dedim yalvarır dille "uzak dur benden" korktuğumu zannetmişti ki iki üç adım geriledi "sen benden korkuyor musun" olumsuz anlamda kafamı salladım "hayır sa-sadece bu yakınlık fazla sen kucağında insan oturtmaya alışkın olabilirsin ama ben daha önce kimseyle bu derece yakın olmadım" kafasını sallayıp "aferin sana esmer" ellerimden çekip koltuğa oturttu "o gördüğün videoda zil zurna sarhoştum ne olduğunun farkında bile değilim bu arada bu sana ilk ve son açıklamam bir daha benden hesap sorma" göz devirip "umrumda değil" karşı koltuğa oturup çalan telefonla dikeldim ayağa kalkıp "alo"
-
-ah bende seni çok özledim yavrum
-
-saçmalama ne unutması seni nasıl unuturum aynı yatağı paylaştığım 13 seneyi nasıl silerim
Telefonun tuz buz olmasıyla şok oldum onu itip " ne halt ediyorsun gerizekalı" eğilip telefonuma baktım açılan eteğimi farketmemiş olmalıyım ikazıyla "eteğini düzelt göz zevkim bozuluyor" ayağı kalıp burnun dibine girdim "bakma o zaman " dudaklarıma bakan bakışları kesinleşince geri adım attım " hangi siktiğimin orosbu çocuğu o 13 yılıymış ben varım artık bitti unut herşeyi herşeyin benim artık" elini duvara vura vura konuşuyordu "arkadaşımdı aptal herif en yakın arkadaşım kız kardeşim salak seni ayrıca ne bu 2 günde aşık mı oldun sana inanmıyorum tek derdi değişik kızlarla yatağını süslemek olan insanlarla işim olmaz benim" diyip onu ittirdim

ZİFİRİ KARANLIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin