ZİFİRİ KARANLIK

Bölüm 8: "Toplantı"

Ya onunla ya onsuz dediğiniz insan var mı hiç hayatınızda böyle canınızı bile tereddütsüz vermek istediğiniz biriyle karşılaştınız mı içinizi titreten onunleyken mutlu huzurlu onsuzken kederli ve hüzünlü ben galiba öyle birini buldum...

Zar zor da olsa hazırladığım kahvaltıyı sorunsuz mutlu bir şekilde bitirmiş ben eve gelip hazırlanmaya başlamıştım iş yerinden aldığım bir telefonda toplantının başka güne aktarıldığını onun yerine Terin Holding ile şirketler arası toplantımızın olduğu söylendi.

Yani kömür gözle amcamın şirket toplantısı vardı hoş görünmek ve kömür gözü etkilemek istiyordum bunun için düşük askılı bir beyaz tulum giymeyi düşünüyordum, boynuma taktığım ince kolye göğüslerimden aşşağı süzülürken saçlarımı dağınık bir şekilde topladım ayağıma geçirdiğim bej rengi ayakkabılar tulumumu süslerken kömür gözün beni oyucağından adım kadar emimdim işlerimi bitirip sonunda kendimi odadan dışarı atabilmişken Efe'nin sesi kulaklarımı tırmaladı " şirkete git artıkk!" Odasında göt büyüten salak kuzenime saçma sapan bir bakış attım giriş kapısının yanında duran kocaman boy aynasında kendimi süzdükten sonra kapının önünde beklemekten ağaç olmuş taksiye bindim " kusura bakmayın YAĞIN HOLDİNG lütfen" adam gözleriyle beni yerken tedirgin olmamam imkansızdı mesaj gelen telefonu çantadan çıkardım ve mesajı okudum " gecikme seni götürmek istediğim bir yer var" kömür gözden gelen mesajı cevapladım " yoldayım." İçimi kemiren huzursuzlukla kömür göze mesaj attım

"Beni Holdingin kapısından alabilir misin taksici biraz rahatsız edici"son söylediğim ne kadar doğruydu ya da şöyle demeliydim kömür göze bunu söylemek ne kadar doğru " nerdesin Birsu sen! in arabadan ben alırım seni hangi cehennemdeysen siktiğimin abazalarının taksilerin de ne işin var " gelen mesajı okuduktan sonra kafamı kaldırıp taksiciye baktım kesişen gözlerimiz midemi kaldırırken " neredeyiz " diye soru yönelttim " az kaldı" göz devirdim " çek sağa inicem" anlamaz gözlerle bakarken "gelmiştik ama 3 sokak kaldı" bunu duymamla kömür göze mesaj attım " 3 sokak aşşağıdayım tedirgin oldum gel" anında gelen cevapla biraz olsun rahatladım " sakin ol geliyorum tedirgin olduğunu hissettirme " telefonu kitleyip çantama fırlattım camdan Buğra'nın arabasını gözlüyordum ama hiç bir yerde yoktu ta ki parçalanan camdan yüzümü saklamak istercesine kolumu siper etmeden önce " Birsu in arabadan" tanıdık ses cama demir saplamıştı dediğini ikiletmeden aşşağı indim ve arabaya koştum kopacak olan kıyametin kokusunu alabiliyorken adama savurduğu yumruk cam kesikleriyle buluştu içim yanerken gözlerimi kaçırdım " sen daha dur orospu evladı bekle " arabaya hızlı adımlarla geldi ağzından çıkan bir kaç kelime içime çiçek motifleri işledi " seni çok merak ettim iyi misin?" Elimle yanağını yavaşca okşadım " iyiyim,sayende " kapattığı göz kapaklarını süsleyen kirpikleri titredi yanağında ki elime öpücük kondurdu "geç kalıyoruz" sesinin verdiği huzuru içime çekerek arkama yaslandım ama o huzur pek sürmemişti " lan!"

Diye bağıran kömür göze bir şey olduğunu sanıp onun gibi "noldu! " diye bağırdım elini yüzünü yoklarken " bu halin ne lan senin o nasıl kıyafet sarkmadığına dua et" koluna indirdiğim elim acımıştı " düzgün konuş " beni süzmeye devam ederken eliyle tulumu işaret edip " düzgün giyin o zaman " kafamı iki yana sallayıp dışarı izlemeye başladım " eve gidiyoruz ve sen üstünü değiştiriyorsun seni o kadar abazanın içine bu kılıkta sokmam" şaşkınlıktan ayrılan gözlerim o kadar açılmıştı ki yerinden fırlayacaktı " hayır değiştirmiycem ayrıca geç kalıyoruz Holdingin varisi değilmisin orada olman gerekiyor" çalan telefonu çantanın içindeb zar zor çıkardım " efendim Burcu.... tamam geliyoruz içeri alın...ne yapayım füze mi takıyım kendime...kapat ya kapat" kömür gözün bacağına koyduğum el onu titretmişti ki direksiyon hakimiyetini azda olsa kaybetmişti.