Issız Güverte 35. bölüm

1K 34 1
                                    

Bölüm 35:

Bedenimdeki sızlama gittikçe hissedilir olduğundan huzursuz bir şekilde uyandım. Pencereden içeri süzülen güneş ışığı keskin bir şekilde gözlerime çarpınca yüzümü buruşturarak başımı diğer tarafa çevirdim. Uykunun sisi hala beynimde olduğu için bir an nerede olduğumu kavrayamadım. Yattığım yumuşak yatağa bakılırsa Ulaş’ın beni kaçırması tamamen bilinçaltımın bana oynadığı bir oyundu. Rahat bir nefes vererek bir kolumla gözlerimi kapattım. Ulaş denen şu çocuğu çok fazla kafama takıyordum.

“Uyuyan güzel uyanmış.”

Ulaş’ın sesi kulaklarımı doldurduğunda bedenim kaskatı kesildi ama aynı anda doğrulmam bir oldu. Ağzımda uykudan yeni uyanmanın getirdiği o metalik tat vardı, kabaran saçlarım gözlerimin önüne düşmüştü.

“Ulaş?” Sesimdeki şaşkınlık onu eğlendirmişe benziyordu. Bir pansiyon odasına benzeyen küçük odanın en ucundaki tekli koltuğa oturmuş, gözlerine ulaşmayan alaycı bir gülümsemeyle bana bakıyordu.

“Tünaydın,” dedi aynı alaycı sesle. Hızla üstümdeki örtüyü bir kenara iterek ayağa kalktım, o da beni takip ederek ayağa kalkmıştı. Hala uyuşuk olan bedenime rağmen irileşmiş gözlerimle üstüne doğru yürümeye başladım. Çıplak ayaklarımın altındaki sert halıyı hissedebiliyordum.

“Sen ne yaptığını sanıyorsun?” diye bağırdım düşünmeden üstüne saldırırken. Tokadımı rahatlıkla savuşturarak bileğimi kerpeten gibi kavradı, öfkeyle boşta olan elimle saldırdım. Kıvrak bir hareketle onu da havada yakaladı ve iki elimi arkamda birleştirerek ifadesiz gözlerle yüzüme baktı.

“Bu ne şiddet, bu celal?” dedi alayla.

“Bırak beni!” diye bağırdım. “Sende bir anormallik olduğunu biliyordum. Bırak beni!” Çabasız çırpınmalarım arasında hayalarına bir tekme savurmaya çalıştım ama bunlarda boşa gitti. Allah’ın cezası vahşi bir hayvan kadar güçlüydü.

“Rahat dur,” diye tısladı.

“Başka emrin?” diye bağırmaya devam ettim. “Beni kaçırdın!”

“Biliyorum,” dedi tekrar alayla gülerken. “Ben de oradaydım.” Uykum git gide dağılırken aklıma ilk gelen şey Adrian’la yattığım gerçeği oldu. Bu düşüncenin yüzümü kızartacağını bildiğimden dolayı hızla aklımdan uzaklaştırdım. Sıradaki düşünce Kevin’dı. Kevin’a bir şeyler oluyordu ve ben öğrenememiştim. Dizlerim dehşet içinde titredi.

“Kevin!” diye bağırdım. “Ona ne yaptın?” Boşa enerji harcadığım çırpınmalarıma gözlerini devirdi. Ne kadar süredir buradaydım? Bunu ona yapmasını kim söylemişti? Taylan mı? Bedenim ikinci dehşetle sarsılırken daha şiddettli çırpındım.

“Rahat dur, kızım!” diye bağırdı sinirlenerek.

“Taylan söyledi, değil mi?” diye bağırarak karşılık verdim. “Taylan böyle yapmanı söyledi! Onu da seni öldüreceğim! Duydun mu? Bırak beni!”

Arkamda iki elimi zapt eden ellerinden biri çekildi ama tek eli de beni tutmaya yetiyordu. Beni birden çevirerek arkasındaki duvara sertçe itti ve bedenimi bedeniyle duvar arasında esir aldı. Boşta kalan eli boğazımı sardı ama sıkmadı. Bu hareketinden tehdit cümleleri akıyordu, rahat durmadığım takdirde imiğimi sıkacaktı. Açıkçası umurumda değildi.

“Taylan niye böyle bir şey istesin seni aptal?” diye öfkeyle soludu. “Böyle bir şey yaptığım için eminim beni öldürmek isteyenler sırasının başını çekecektir.”

Issız Güverte ( 25. bölüm ve sonrası ) finale kadarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin