5. BÖLÜM - TESCİLLİ ÖKÜZ

8.2K 429 38
                                    

Evt uzun bir sürenin sonunda karşınızdayım. Kısa bir bölüm oldu ama idare edin artık. Hızlıca bunu yazabildim neyse uzatmayayım herkese iyi okumalar @senidoverim mobilden yazdığım için ithaf edemiyorum ama bu bölüm sana ithafen yazıldı. Multimediadaki müziği dinleyerek okumanızı tavsiye ederim

----------^^^^^^^^------------^^^^^^^^--------------^^^^^^^^^-----------

Zil çalıp derse girmek için giderken arkamdan kolumu tutulmasıyla dengemi kaybediyordum. O tanıdık koku burnumu doldururken acaba bu sefer ne yaptım diye düşünmeye başladım bile. Her zamanki yerimiz olan okulun arkasına geldiğimizde her zamankinden daha yavaş bir şekilde kolumu bıraktı.

" Yine ne yaptım Barlas? Söylesene !" Dedim. Her ne kadar sesimi yükseltsem de her zamanki cılızlığıyla çıkmıştı ağzımdan.

" Çıkışta otoparkta bekle. Evine ben bırakacağım. Bir şey de yapmadın" diye cevap verdi.

" Ne demek bir şey yapmadın? Yapmadıysam niye her seferinde kolumu çekerek süruklüyorsun? Ben senin köle veya hizmetçin değilim Barlas . Beni istediğin gibi kullanamazsın. Bunu aklına sok. Ayrıca neden seninle geliyormuşum. Kendim giderim." Dedim. Oh be ne konuştum.

" Sen istesen de kölem ya da hizmetçim olamazsın. Kolunu çekme konusuna gelince o benim klasik alışkanlık yaptığım bir hareket. Sen diyorsun diye de vazgeçecek değilim. Ve son konu eve burakacam dedim izin istediğimi hatırlamıyorum. Ben burakacam " Dediğinde sinirle ayağımı yer vurdum.

O ise sırıtıp devam etti.

"Fazla bekletilmeyi sevmem. Çabuk geleceksin " diyerek yanımdan ayrıldı. Sınırlı bir şekilde arkasından söylendim.

ÖKÜZ değil mi ne olacak? Öküz, Öküz, Öküz...

Hayır anlamadığım şu : Her istediği zaman kolumdan çekip sürükleme iznini ona kim veriyor? Neymiş efendim alışkanlık yaptığı bir hareketmiş. Ben sana da yaptığın harekete de. Tövbe Allah ' ım çok tövbe.

Ben bu yaşıma kadar hiç kimsenin dediklerini yapmazken şimdi yeni tanıdığım ( gerçi ona da tanımak denirse) çocuğun dediklerini yapıyorum. Zorla olsa bile. Saate baktığımda dersin yarısı geçmişti bile. Şimdi de girilmez ki. Bahçedeki kamelyalardan birine oturdum. Bir süre sonra yanıma birinin oturduğu hissettim. Oturan kişiye baktığımda ilk defa gördüğümü fark ettim. Ama çocuk da çok taş. Of ne diyorum ben. Şuan kızıp bağırmam gerekiyor sonuçta izinsiz oturdu. Öyle de yapacağım.

" Git başka yere otur . Sana oturabilirsin demedim. " dedim

" Ben de izin istemedim zaten " Barlas gibibir öküz daha diye geçirdim.

"Neyse hem ne kızıyorsun. Okulumuza yeni gelen kızla tanışmak istedim. Ben Savaş" diyerek elini uzattı. Ki ben tutmayinca eli havada kaldı. Bir de elimi mi uzatacaktım?

" Rüyâl" diye kısaca geçiştirdim.

" Pek sosyal değilsin sanirim" Dediğinde tek kaşımı kaldırdım.

" İyi de bundan sanane. Ve ne alaka ?" Diye sordum.

" Ne kızıyorsun dış görünüşün pek sosyal olmadığını söylüyor " dedi . Bu çocuğun özel güçleri falan mı var?

" Fazla arkadaşım olduğu söylenemez " dedim. Ama yanlış giden bir şey var sanki. Demin bağirdigim çocukla muhabbete mi başlıyorum ben ne? Onun sözleriyle düşünmeyi bıraktım.

" Niye adam mı dövüyorsun? " Dediğinde cidden bu çocuktan şüphelenmeye başladım.

" Şaka mısın sen ya? " Ağzımdan çıkan bu cümleyle bana anlamazca baktı.

" Ne alaka?" Dedi

" Sen benim buraya gelme sebebimi biliyor olamazsın. Ben birilerini dövdüğüm için okuldan atılıp buraya geldim." Deyip güldüm.

Savaş bana şaşkınca deliymişim gibi bana bakarken gözlerimi okulun bahçesinde dolaştırdım. Ama bir nokta da kenetlendi gözlerim. Karşı bankta Barlas kasları gerilmiş bir şekilde bana bakıyor. Gülümsemem bir anda doların niye kızgın bu diye düşünmekten kendimi alamadım. Hem bahçede ne işi var bunun? Of sanane Rüyal sanane ! Diyen iç sesime hak verdim. Canı istememiştir girmemiştir. O Barlas Çetiner. İstediğini yapar. Okuldan hızla çıktığında derin nefes aldım. Okul çıkışında onun yanına gitmeme gerek kalmamıştı.

.......

Sonunda şu lanet okul bitmişti oh be. Sıradan çantamı alıp hemen aşağıya indim. Okulun dışında arabasına yaslanmış Barlas'ı gördüğümde yüzümden gülümseme silinmişti. Hani gitmişti bu manyak çocuk. Beni gördüğünde dudağındaki sigarayı attı ve eliyle gelmem için işaret etti. Oflayarak yanına gittim. Beni beklemeden arabaya bindi. Öküz ya Tescilli Öküz. Arabaya bindim ve rahat koltuğa yayıldım. Barlas'a dönerek:

" Neden beni almak istedin ki?" Dedim. Bana kısa bir bakış attıktan sonra önüne döndü ve gazı kökledi.

" Canım istedi o yüzden . Şimdi çeneni kapat da rahat edeyim." Dedi.

Hah mal insan. Ya da insan dediğim için çok özür dilerim. Ofladım ve dışarıyı izlemeye başladım. Bir ağaç, iki ağaç, üç ağaç... 43 ağaç olduğunda saymayı bıraktım. Lan bu ağaçlar hiç bitmiyor ki. Evin önüne geldiğimizde şaşkınca Barlas'a döndüğüm.

" Sen evimi nerden biliyorsun? " dedim

" Bilmek istediğimi öğrenirimRüyal" deyip göz kırptı. Egoist mal.

Bir şey demeden dışarı çıkacakken Barlas kolumdan tuttu ve koltuğa geri oturttu.

" Ne var " dedim Barlas'a dönerek.

" Akşam Baron Bar 'a gel. Doğum günü var ve herkes davetli. Çok açık şeyler giyme ama en azından kıza benze " dedi küçümseyici bakışlar atarken. O gözlerin bir yerlerine girsin Barlas.

" Tamam " dedim ve arabadan indim. Hadi bakalım akşama nasıl bir bela alacağım acaba başıma. Ama sen görürsün kıza benzemeyi Barlas Öküzü!

---------^^^^^^^^------------^^^^^^^^^^-------------^^^^^^^^^^--------

VE BÖLÜM SONUUU. DIGER BÖLÜME KADAR KENDİNİZE İYİ BAKIN. VE GEÇEN BÖLÜM RİCA ETTİĞİM SORUYU CEVAPLARSANIZ MÜTÜŞ SEVİNİRİM. DESTEĞİNİZİ BEKLİYORUM. ÖPÜCÜKLENDİNİZ CANLARIM.

BELALI LİSEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin