Bu bölüme 18.12.2017 tarihinde güncelleme yapılmıştır. Bu tarihten önce okuyanların yeniden okumalarını tavsiye ederim.
E.
---
Demirkapı Plaza'nın yeni güvenlik görevlisi, iş merkezinin lobisine girenleri dikkatle izliyordu. Lobinin gerisindeki güvenlik kulübesi, yere konmuş küçük bir elektrik sobasıyla sıcacık olmuştu. Masanın üzerine dizilmiş ekranlarda güvenlik kameralarının aktardığı görüntüler, beşer saniyelik aralıklarla gösteriliyordu. Masanın altına gizlenmiş küçük ekran televizyonda ise futbol maçı vardı. Güvenlik kulübesinin bir duvarı camdandı ve içerideki görevlilere, lobiyi kendi gözleriyle izleme imkânı veriyordu. Erdem kollarını göğsünde birleştirmiş, sandalyesinde geriye yaslanmış, plazanın kapısından girip çıkanları şüpheli gözlerle inceliyordu.
Ortağı ona çok fazla casus filmi izlediğini söylerdi. Kendisi on yıldır bu plazada çalışıyordu Bülent ve yolunu kaybetmiş birkaç tinerciden büyük bir problemle uğraşmamıştı. Fakat Erdem, ülkenin genelinde artan terör olaylarının farkındaydı ve Demirkapı Plaza, her gün binlerce ziyaretçisi olan, büyük bir iş merkeziydi. Sırtında siyah bir sırt çantasıyla lobiye giren genç kızı gördüğünde, geçenlerde gazetelerde okuduğu canlı bomba olayını düşünüyordu.
İş merkezinin lobi alanı halka açıktı, fakat üst katlardaki ofislere çıkan asansörlere ulaşmak için, güvenlik kartı gerektiren turnikelerden geçilmesi gerekiyordu. Ziyaretçiler, önceden randevuları varsa, kimliklerini lobideki resepsiyona bırakıp ziyaretçi kartı alabiliyorlardı. Erdem'in dikkatini çeken genç kız, resepsiyona gözünün ucuyla bile bakmadan doğrudan güvenlik turnikelerine yürüdü. Erdem güvenlik kartı olan ofis çalışanlarının çoğunu sima olarak biliyordu, fakat bu genç kızı hiç görmemişti. Kahverengi saçlı, on sekiz yaşlarındaki kızın üzerinde, birkaç gündür yıkanmadığı belli bir bluz, kot pantolon ve uzun bir ceket vardı. Elini ceketinin cebine atan kız, bir güvenlik kartı çıkarıp turnikelerden birindeki okuyucuya uzattı.
"Yardımcı olabilir miyim, hanımefendi?" Erdem göz açıp kapayana kadar güvenlik kulübesinden fırlamış, turnikeden geçen genç kızın karşısına dikilmişti. Kız, güvenlik görevlisine göz ucuyla umursamaz bir bakış atıp, elindeki güvenlik kartını adamın yüzüne tuttu. Kartın üzerindeki isim, kızın parmaklarının altında kalmıştı, fakat Erdem logoyu görebildi. G.M. Elektronik, iş merkezinin on altıncı katındaydı. Genç kız, sabırsızca Erdem'in etrafından dolanmaya yeltendi, fakat güvenlik görevlisi çevik bir adımla kızın yolunu kesti. "Kimlik görebilir miyim?"
Genç kız alev saçan gözlerini Erdem'e dikti. Bakışlarında bir doz şaşkınlık da vardı. Dudaklarını birbirine bastırmış, gözlerini kırpıştırarak, ciddi olup olmadığını anlamaya çalışırcasına güvenlik görevlisine bakıyordu. "Sen benim kim olduğumu biliyor musun?"
"Bilmiyorum, işte sorun bu. Kimlik lütfen."
Genç kız, elindeki güvenlik kartını yeniden Erdem'e doğru kaldırdı. Erdem bu kez parmaklarının kasıtlı olarak kartın üzerindeki ismi gizlediğini fark etti. "Güvenlik kartım var."
"Yakından bakabilir miyim?"
Genç kız kartı hızla geri çekti. Bir kez daha Erdem'in etrafından dolanmaya çalıştı, fakat adam izin vermedi. "Çekil yolumdan," diye burnundan soludu kız.
"Bu güvenlik kartını nereden buldunuz?"
"Sana ne?"
Güvenlik görevlisiyle genç kızın arasındaki diyalog, etraftaki insanların dikkatini çekmeye başlamıştı. Saat sekize yaklaşıyordu, lobide pek kimse kalmamıştı ve resepsiyon da kapanmaya hazırlanıyordu, fakat geç paydos etmiş birkaç ofis çalışanı, turnikelerden geçerken meraklı gözlerle onlara baktı. Genç kızın duruşu, büyük bir sahne yaratmaya hazırlandığını söylüyordu. Lobinin ortasında bağırış çağırışlar hiç hoş olmazdı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kusursuz Deneyim (Kitap Oluyor)
Teen FictionKatillerle dolu bir ormanda hayatta kalmanın tek yolu bir katile güvenmek olsa... İngilizce yaz kampının sonundaki sürpriz hazine avına katılırken, G.M. Elektronik'in yirmi iki yaşındaki varisi Öykü Meşe'nin tek endişesi, üniversitenin İngilizce sın...