28.Bölüm "Küçük hatalar ve büyük insanlar."

454 65 33
                                    

Bazı anlar nefes almakta güçlük çekersin, bu güçlük bazen heyecandan bazen de acıdan olur. Genellikle bendeki bu güçlüğün sebebinin acı olduğunu farkettim. Aslında o kadar da acıtmaması gereken şeyler canımı çok acıtıyordu ve bunun sebebi de kafamda kurduğum hayallerdi. Bir kişiyi hayatımda öylesine çok istiyordum ki, onun dışındaki her şeyi tek kalemde silip atıyordun. O kişiyi ilk başta isteme sebebim sevgi ise bir süre sonra -ulaşamadıkça- o kişi benim için hedef halini alıyordu.

Aynı şuan gibi.

Hedefim olmuştu o benim.

Onu en son bir ay önce görmüştüm.

Yokluğu artık eskisi kadar acı vermiyordu, zaten hiç tam anlamıyla var olmamıştı o ayrı konu.

İlk haftalarda ardı ardına onlarca mesaj atmıştı, konuşmamız gerektiğini söyleyen saçma mesajlar.

Birkaç kez de evime gelmiş ama açmamıştım.

Yarın yeni albümü çıkıyordu, yeniden doğuşunu anlatan o albüm "Purpose". O manzarayı görmemiş olsaydım büyük ihtimalle şuan kollarının arasında olurdum ve yarının iyi geçeceği hakkında onu avutmaya çalışırdım. Bu düşünceyle midem bulandı, onun o pis elleri arasında hiçbir şey bilmeden bulunma fikri çok iğrenç geldi. Ya o anı görmeseydim beni salak yerine koymaya devam edicekti büyük ihtimalle.

Ben düşüncelerimle boğuşurken kapı çalındı. Hala yaşadığımı bilen iki üç insan vardı ama hala kapımı çalan tek bir insan vardı. Kapıcım. Açmamaya karar vererek yatmaya devam etmeye karar vermiştim ki kapı ısrarla çalmaya devam etti.

Sinirle yattığım yerden kalktım ve sabahlığımı üzerime geçirdim. Evim sanki ısınmıyordu, ben de hastalıktan çıkamıyordum.

Kapıyı açtığımda bir insanla karşılaşmayı beklerken kocaman bir kutu beni karşıladı. Üstünde büyük harflerle "Beni açmaya ne dersin?" Yazıyordu. Çarpık bir el yazısıyla yazılan bu satır beni birkaç saniyeliğine şoka uğrattı. Hangi tür bir salak "beni açmaya ne dersin?" yazan bir kutuyu açardı? Benim gibi bir salak. Evet doğru tahmin.

Kocaman kutuyu salonumun ortasına koydum ve heyecanla yanına oturdum. Kapağını kaldırdım ve içinden başka bir dikdörtgen kutu çıktı bu sefer onun üstünde "Küçük hatalar hayatımızdan büyük insanları alıp götürebiliyormuş. Herkes ikinci şansı hak etmez mi? Bana katılıyorsan bu kapağı açmalısın. Bana katılmıyorsan da bu kapağı açmalısın." Kendimi gülümsemekten alıkoyamamıştım.

Ve kapağı açtım içinden başka bir kutu daha çıktı, bu şey daha ne kadar böyle devam edicekti? Bu sefer kutunun üstünde "Pizza sever misin? -Justin" yazıyordu. Böyle romantik başlayan bir hediyeyi bu kadar salak bir noktaya getirebilen tek kişi o olabilirdi zaten.

Last Chance/JBHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin