Kim Bilir?

*yine, yeni, yeniden*

"Kızlar, biraz dinlenmeye ne dersiniz."

"Hahh bende abim nerede kaldı diyordum. Balcım, sevgili kıskanç abim bizi oturtmadan dönmez şimdi hadi biraz söz dinleyelim de kaçarız yine."

Sude fısıldayarak konuşurken Bora gözlerini dikmiş ikimize sinirle bakıyordu. Başımla Sude ye onay verdim ve masamıza doğru ilerlemeye devam ettik. Sedat ve Haluk bir köşede sohbet ediyorlardı. Masaya döndüğümüz de telefonu çalan Sude konuşmak için bizden uzaklaştığında Bora ile ilk kez yalnız kalmıştık.

"Evet Bal, sanırım şu an başbaşa kaldık. Bu tesadüf bize bir işaret olabilir mi? Hem Sude ile kolay kolay kimse anlasamaz, o fazlaca başına buyruk umursamazdir. Ama siz epey samimi görünüyorsunuz."

"İşaret falan mı bilmem ama Sude yi fazlaca sevdim ben. Kanımız ısınmış olamaz mı?"

"O kanın bana da ısınır mı?"

"Bilmem ısınmalı mı?"

"Bal..."

"Efendim Bora.?"

"Bu gün için özür dilerim. Ben öyle birden gitmemeliydim. Seni dinleyebilirdim. Kabalık ettim."

"Mühim değil. Senden sonra Mehmet abiyle bir güzel yediğimiz yemeklerin hatrına unutabilirim."

"Gerçekten mi? Yani?"

"Yanisini falan bilmem ben. Ama birbirimizi tanımıyoruz ve insanların iyi olmadığı zamanlar olabilir. Sorun yok ."

"Peki bana yeniden sans verebilir misin?"

"Öyle süslü cümleler kurmasak. Zamanla tanırız birbirimizi olmaz mı? İlla bir kalıba sokmak zorunda mıyız?"

"Haklısın. Teşekkür ederim Bal."

"Teşekkür edilecek bir şey yok ki. Hadi dans edelim."

Son kurduğum cümle bünyemin alışık olmadığı alkolün etkisi oluyor. Rahatlık ve kelimelere özgürlük verdiğim doğrudur.

Boranın yüzündeki şaşkınlık son sözümü duyan Sudeninde yüzünde vardı. Bir an tereddüt ettikten sonra elimden tutarak beni kalabalığın arasına götürdüğünde arkamızdakiler şaşkınlıkla bize bakmaya devam ediyorlardı.

"Bunu bana yaptıran ilk kişisin Bal. Sana hayır demek istemiyorum. Beni ellerinde heder etme olur mu?"

"Sende beni kırma, incitme olur mu? Sadece dinle beni. Önyargılardan birlikte kurtulalım."

"Bunu yapabilirim."

"Sanırım destek olabilirim."

"Uzun bir sohbete ihtiyacımız var. Seni tanımak istiyorum."

"Bu gece olmasın. Hadi sadece dans edelim."

Cümlem bittiğinde tek elini belime atmış ve bana ayak uydurmaya başlamıştı. Bir süre sonra iyi bir ikili olduğumuzu fark ettim. Güzel dans ediyor, beni koruyarak , çevreyi kontrol ederek merkezinde beni tutuyor, önceliğinin ben olduğunu hissettiriyordu. Mutlu oldum inkar etmiyorum. Bir yanım acaba desede diğer yanım çoktan kabullenmiş gibiydi.

"Yoruldum sanırım."

"Hadi gidelim."

Masaya gittiğimizde Sude tualete diyerek beni cekistirerek ilerlemişti.

"Evet Bal. Ben sormadan dökül bence."

"Tamam ya. Zaten öyle cok uzun bir şey değil."

"Bal , abimi ilk kez dans ederken gördüm. Bunun ne kadar değişik bir durum olduğunu anlarsın umarım."