Cam kenarında duvara yaslanmış bir yatakta sırt üstü yaslanmış tavanı izliyordum.
Tamtamına 10 gün geçmişti. Yurda yerleşip şu lanet hayatı yaşamaya çalıştığım , geceleri uykusuz geçtiği ,sessizce göz yaşı döktüğüm 10 koca gün geçmişti.
Yurtta çoğu kişi bana şuanlık sataşmıyordu . Sadece bazı kızların ölümcül bakışlarına maruz kalıyordum.
Ama onlar bilmiyor ki ölü bir insanı tekrardan öldürmek imkansızdır.
Sırf Batu bana iyi davranıyor, benimle konuşuyor diye kıskanıyorlardı.
Batu yurtta konuştuğum nadir insanlardandı. Birde Deniz ve Mısra vardı. Benimle ilgilenen ...
Kapının açılma sesiyle yine başlıyoruz diye düşündüm.
Mısra yanıma gelerek " Hadi bakalım Doğu hanım yemek zamanı " dedi gülen bir yüzle
Tam itiraz etmek için ağzımı açıcaktım ki " İtiraz etmeyi aklına bile getirme Doğu. İlaçlarını içmen için yemek yemen gerekiyor" dedi.
Annem gibi davranması, beni düşünmesi iyi bir arkadaş olduğunu gösteriyordu.
Yatakta oturur pozisyon alırken yanıma giren ağrı inlememe neden oldu. Dudaklarımdan kaçan inilti yüzünden Mısra endişe ile yanımda çömeldi.
Hemen"İyi misin?" diye sordu.
Benim için benden çok endişeleniyordu.Onu daha fazla endişelendirmemek için " İyim , korkucak bişe yok" dedim.
"Emin misin?" diye sordu bu sefer. Bende konuşmak yerine kafamla onayladım." O zaman hadi gidelim" diyerek kalkmama yardım etti ve koluma girdi.
Yemekhaneye girdiğimizde fazla sıra olduğu için yüzümü buruşturdum. Ayakta zor duruyorken sıranın bize gelmesini beklemek işgence olacaktı.
Ben bunları düşünürken arkadan iki el belime sarıldı. İlk başta irkilsemde Batu olduğunu anlamıştım.
Batu'nun bana sarılmasını seviyordum. Tıpkı abim gibi sarılıyordu ve kendimi güvende hissetmemi sağlıyordu.
Batu bana sarılmasını sevdiğimi biliyordu. Bu yüzden her fırsatta bana sarılıyordu.
" Eee Doğum nasılsın bugün" diye sordu.
Ellerini belimden çekmiş önüme geçmişti ve cevabımı bekliyordu.
Daha fazla bekletmeyerek" İyim Batu. Sen?" dedim.
" Bende iyim ufaklık. Şimdi ben sırada bekliyicem. Sana ve kendime yemek alıcam sende boş bir masada beni bekleyeceksin. Sonra birlikte kahvaltı yapıcaz" dedi ve Mısra' ya dönerek " Sanada almak isterdim. Ama ne yazık ki iki elim var güzelim. Bu yüzden sen benimle sırada bekliyorsun" dedi göz kırparak.
Mısra göz devirmeyi ihmal etmeden" Tamam Batu " dedi.
Batu bana döndü ve " Hani gitsen ve boş bir masaya otursan diyorum" dedi.
Bende onu dinleyerek boş bir masaya doğru yol aldım.
Allahtan yakınımda boş bir masa vardıda fazla yürümedim.
Hemen oturup onları beklemeye başladım.
Bu bizim için rutin bir şey olmuştu.Yanındaki sandalyenin çekilmesiyle yanıma oturana bakmak için başımı kaldırdım.
Esma hanım bana gülümseyerek bakıyordu. " Nasılsın Doğucum?" diye sordu.
"İyim" diye cevapladım. Esma hanım " Doğu okulların açılmasına iki gün kaldı. Seni odama kadar yormak istemediğim için burda konuşayım dedim" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YETİM
Teen FictionAilenizi bir trafik kazasında kaybedip cenazesine katılamamak nasıl bir duygu ? ------ Akrabalarınız sizi kabul etmeyip yetimhaneye gönderseyldiler ne hissederdiniz ? ------ Yada ünlü bir kolejde herkes size YETİM diye seslenseydiler ne yapardınız...