"doğum günü"

253 59 26
                                    

Arkadaşlar medyada doğa var sizi seviyorum vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin !!

Geldiğimiz yer yılanlar doluydu cam kafeslerin içinde ki yılanları görünce tam kapıya koşuyordum ki belimden birinin tutmasıyla havalandım tabiki bu kişi deniz idi "bırak beni" deyip debelenip çığlık atsam da kollarımı tuttu ve beni bir sandalyeye oturttu "bıraksana beni piç" diye bağırsam da "a yeni arkadaşlar edineceğiz " diyerek dalga geçti şuan elimde olsa suratına yumruğumu geçirmek isterdim. Ama maalesef hayaller hayatlar "murat"diye seslendiğinde içeriden yirmili yaşlarda bir çocuk çıktı üstelik elindeki yılanla birlikte bana doğru gelince. Çığlık atmaya başlamıştım ikisi de gülerken üstüme yılanı koyduklarında nefesim kesilmişti benim gözümden yaş gelmişti yılanlardan çok korkardım gerçi kim korkmazdı hıçkırarak ağlarken deniz"bu kadar yeter " dediğinde hala ağlıyordum ve bildiğim bütün küfürleri denize saydırıyorum.Sonunda kollarımı bıraktığında "senden nefret ediyorum"dedim ve yüzüne son kez iğrenerek baktıktan sonra koşarak o yerden çıktım ve taksi durdurmak için elimi kullanarak işaret yapmaya başladım. Sonunda taksi durduğunda hala ağlıyordum taksiye bindiğim gibi adresi verdim ve camdan dışarısını izlemeye başladım. Hala ellerim titriyordu ve sakinleşememiş tim. Sonunda evin önüne geldiğimizde taksicinin parasını ödedim ve indim. Çantamdan anahtarı çıkarttım ve kapıyı açtım onur diye seslendiğimde kimsenin olmaması işime yaramıştı çünkü onurun beni bu halde görmesine istemezdim. Odama çıktım ve duşa girdim çilekli duş jelimi iyice vücuduma yaydırdım ve saçımı da yıkadıktan sonra durulanıp vücudumu havluya sardım ve dişlerimi fırçaladım midem guruldasa da canım bir şey istemiyordu aynamın önüne oturdum ve saçımı kurutup iç çamaşırlarımı giydim ve gecelikler imi giyip yatağımın içine girdim. Of bir türlü uyku tutmuyordu ve yatakta dönüp duruyordum oflayıp yataktan kalktım ve mutfağa indiğimde onur mutfakta iştahla yemek yiyordu tabağındaki yarım hamburgeri aldım ve yemeye başladım "ne haber güzellik" "iyidir kuzenlerin en yakışıklısı" "dökül bakalım " dediğinde dudağımın kenarını ısırdım ve "kuzen be uyku tutmadı" "tamam anlaşıldı hırka al üstüne yürüyüşe çıkalım" dediğinde koşarak mutfaktan çıktım ve askılıktan hırkamı alıp giydiğimde onurda paltosunu ve ayakkabılarını giydiğinde ben gerek duymadığım için ayağıma terliklerimi giydim ve evden çıktık. "nasıl geçti günün" "iyiydi güzelim senin" biraz duraksadıktan sonra "iyi" tek kaşını kaldırdı ve şüpheli bakışlar atmaya başladı. Tipine baktıkça gülesim geliyordu. Onur halimi anlamış olacak ki üstelemedi ve park banklarından birine oturduk. Öylece boşluğa bakıyordu. "ne düşünüyorsun" "yarın akşam damlanın yani demirin kızının doğum günü" dedi ve güldü "iyi ya işte süper bir hediye alabiliriz ve tanışırsın"dediğimde "benimle hediye seçmeye gelir misin" dediğinde kıyamadım ve olumlu anlamda kafamı salladım kalktığında koluna girdim ve beraber eve doğru yürümeye başladık eve girdiğimizde onura söyleyip direkt odama çıktım ve sıcacık yatağıma girdim ve uykuya daldım.

Denizden devam

Bu gün kardeşimin doğum günü olduğu için akşam yapılacakların listesini çıkartmıştım. Zaten hediyesini bir hafta önce almıştım. Yataktan kalktım ve banyoya ilerledim yüzümü yıkadıktan sonra altıma kot pantolonla salaş bir gömlek giydim. Telefonumu elime aldım ve muratı aradım ona satın aldığım salonu süslemesini ve hazırlamasını istedim aşağı indiğimde babam koltuğa yayılmış spor maçlarını izliyordu. Mutfağa girdiğimde annemle damla konuşuyorlardı yanlarına gittim ve kolumu damlanın omzuna attım "haber fıstık" "iyidir abi senden" iyi dedim ve annemin yanağından makas aldım ve "ben şirkete gidiyorum" dedim ve babam ada selam verip evden çıktım. Arabama atladım ve şirkete sürdüm şirkete geldiğimde arabanın anahtarını oradaki korumalardan birine bıraktım. Şirkete girdim ve direkt asansöre bindim ve on ikinci kata bastım ve odama doğru giderken sekreterim aslı direkt yanıma geldi ve bu gün yapılacakların listesini okudu birkaç evraka bakmam ve iki toplantıya girmem gerekiyormuş. Tamam dedim ve odamdan gönderdim. Bir saatte evrakları halletmiştim ve yemek yiyordum on beş dakika sonra ardı ardına iki toplantıya birden girecektim.

~ ~ ~
Sonunda iki toplantıda bitmişti ve arabama binip damlanın doğum günü yerine sürdüm içeri girdiğimde her şey hazırdı ve gerçekten güzel olmuştu. murat direkt yanıma geldi ve "nasıl olmuş kardeşim" "çok iyi kardeşim sağ ol" dedim ve çağrılacak kişilerin listesine baktım ve murattan hepsine mesaj göndermesinin istedim gerçekten güzel olacak

DOĞANIN AĞZINDAN DEVAM

Akşama kadar onurla film izlemiş ve barda vakit geçirmiştik. onur "hadi artık giyinelim güzelim bir saat kaldı" dedi ve odasına doğru ilerledi bende odama geçtim ve dolabımın kapaklarını açıp bakınmaya başladım. beyaz tülden mini bir etek ve siyah yarım bir body de karar kılıp üstüme onları geçirdim ayakkabı olarak siyah bilekten bağlamalı bir topuklu ayakkabı alıp ayağıma giydim ardından aynanın karşısına geçtim ve saçımı ikiye ayırıp dağınık iki tane balık sırtı ördüm hafif bir makyaj yaptım ve tatlı olmuştum. onurun aşağıdan çağırmasıyla siyah küçük bir çanta aldım ve hemen aşağı indim onur ise hem spor hemde şıktı altına siyah kot bir pantolon giymiş üstüne ise beyaz bir t-şört ve onun üstüne siyah ince bir ceket giymişti. askıdan deri ceketimi aldım ve onurun koluna girdim beraber gülüşerek arabaya bindik. o salağın yüzünün görmek istemiyorum yani "deniz =piç kurusu " neyse dedim çünkü herkesin içinde bir şey yapamazdı. daha fazla korkutmak istemedim kendimi ve camdan insanları izlemeye başladım insanları izlemeyi seviyordum bilmiyorum ama hoşuma gidiyordu işte araba durduğunda geldiğimizi anladım ve arabadan indim. onur un önde ilerlediğini görünce hızlıca arkasından gittim ve yan yana yürümeye başladık onur denizi gördüğü gibi yanına gitti denizin yanında kısa boylu kahverengi saçlı bir kız oturuyordu gerçekten güzeldi. onur denizin elini sıktığında bende sıktım bide sırıtıyor piç nolucak sinirle yerime oturduğumda gözüme onur çarptı denizin yanındaki kıza bakıp duruyordu kulağına eğildim ve " ne ayak " oda eğildi ve " doğum günü kızımız damla" dedi ve gülümsedi şimdi anlamıştım. damlaya bir hediye alamadığımdan şarkı söyleyecektim . onur ise hem hediye almış gerçekten güzel bir elbiseydi hemde gitar çalacaktı. parti kalabalıklaştığından çok gürültü olmuştu boş verip onura ben içecek bir şeyler alacağım dedim ve bar taburelerinin oraya oturdum ve kırmızı bir şarap alıp masaya geri döndüm. dayanamadım ve damlanın yanına oturup " merhaba ben doğa" dedim ve kendimi tanıttım oda sevecenlikle "deniz" dedi ve kendini tanıttı damlayla iki saate yakın konuşuyorduk ve denizle onur sürekli üfleyip püflüyorlardı hediyemi verme zamanı dediğimde damla şaşırdı ve " çok heyecanlandım şimdi " dedi ve el çırptı ben ise yanaklarından öptüm ve sahneye çıktım.

Belki de olamadın iyi bir sevgili

Ama hiç eksilmedi aşkının bendeki değeri
Dinleme sen onu şunu bunu dinle kendini
En iyi sen bilirsin senin bendeki yerini
Kurtaralım biz bizi bize bizden fayda var
Zorlayalım en iyisi savaş dövüş bunlar
Hep bize zarar
Kurtaralım biz bizi bize bizden fayda var
Zorlayalım en iyisi savaş dövüş bunlar
Hep bize zarar
Dene yine alev alsın dudağım öperken
Seni seni seni seni
Dene mutlu görelim uzaktan bakınca
Bizi bizi bizi bizi
Dene yine alev alsın dudağım öperken
Seni seni seni seni
Dene mutlu görelim uzaktan bakınca
Bizi bizi bizi bizi
Kurtaralım biz bizi bize bizden fayda var
Zorlayalım en iyisi savaş dövüş bunlar
Hep bize zarar
Kurtaralım biz bizi bize bizden fayda var
Zorlayalım en iyisi savaş dövüş bunlar
Hep bize zarar
Dene yine alev alsın dudağım öperken
Seni seni seni seni
Dene mutlu görelim uzaktan bakınca
Bizi bizi bizi bizi
Dene yine alev alsın dudağım öperken
Seni seni seni seni
Dene mutlu görelim uzaktan bakınca
Bizi bizi bizi bizi
Dene yine alev alsın dudağım öperken
Seni seni seni seni
Dene mutlu görelim uzaktan bakınca
Bizi bizi bizi bizi
Dene yine alev alsın dudağım öperken
Seni seni seni seni

şarkımı söylerken damlayla onurun dans ettiğinin gördüm ve gülümsedim. sonunda şarkım bitmişti ve cidden şarkı söylemek bana iyi gelmişti sahneden inerken her kez alkışlıyordu denizin beni dikkatle izlediğini gördüm umursamadım çünkü en sevdiğim şarkı how deep is your love çalıyodu dans eden kalabalığın arasına daldım ve kıvrak hareketlerle dans etmeye başladım denize baktığımda gözleri koyulaşmış bir şekilde beni izlediğini gördüm. yanıma yirmili yaşlarda bir çocuk geldi." ne haber " dediğinde duymamazlıktan geldim. belimden tuttuğunda ittirmeye çalıştım ama daha çok belime yapıştı ve beni kendine bastırdığında donup kaldım ve çığlık atmaya başladım birden belimdeki eller gittiğinde adamın yerde ve onun üstünde adamı deli gibi yumruklayan bir deniz görmek beni şaşırtmıştı.



İÇİMDEKİ SENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin